Gidenlerin ardından kalanlar

Tanımadığım Bir Şaire
Şair aşıktır...
Kaleme kağıda söze dile...
Vermiştir yüreğini uzak diyarlardaki sevgiliye...
Vurulmuştur yüreğinin en suskun yerinden...
Acı çekmiştir yüzyıllar boyu tarifsiz...
Acıyı da sevda bilmiştir umudu da...
Özlemenin tutkusu başkadır onun için...
Ağlarken göremezsiniz onu...
Gözyaşlarını kağıda akıtır
Yalnızca okursunuz...

Şair zengindir...
Çözemezsiniz onu bin bir türlü duyguya sahiptir...
Gökyüzü kadar aşkdenizler kadar tutku...
Kimsenin bilmediği şehirlerde gezer...
Caddelersokaklar onundur.
Dilediğince özgür...
düşünemeyeceği kadar tutsak..!

Ölüm kadar ölümsüzdür...
Keşfeder kendini yazmaktan başka çaresi yoktur...
Bazen bir uçurtmaya takıp uçurur düşlerini...
Bezen de kelimelerle savurur duygularını delice...
Duygusuzca yaşamak en kötü ölümdür onun için...
Kendini ifade edebilmek hayatı anlayabilmek
Anlatabilmek yaşamaktır onun için...
En büyük korkusu unutulmaktır ki:
O asla unutmaz
Güzeli de çirkini de...
 
Kimi sevsem sensin / hayret
Sevgi hepsini nasıl değiştiriyor
Gözleri maviyken yaprak yeşili
Senin sesinle konuşuyor elbet
Yarım bakışları o kadar tehlikeli
Senin sigaranı senin gibi içiyor
Kimi sevsem sensin / hayret
Senden nedense vazgeçilemiyor

Her şeyi terk ettim / ne aşk ne şehvet
Sarışın başladığım esmer bitiyor
Anlaşılmaz yüzü koyu gölgeli
Dudakları keskin kırmızı jilet
Bir belaya çattık / nasıl bitirmeli
Gitar kımıldadı mı zaman deliniyor
Kimi sevsem sensin / hayret
Kapıların kapalı girilemiyor

Kimi sevsem sensin / senden ibaret
Hepsini senin adınla çağırıyorum
Arkamdan şımarık gülüşüyorlar
Getirdikleri yağmur / sende unuttuğum
Hani o sımsıcak iri çekirdekli
Senin gibi vahşi öpüşüyorlar
Kimi sevsem sensin / hayret
İn misin cin misin anlamıyorum
 
Günlerden kahrolası bir pazar
İçimde dün gecenin ıstırap şarkıları."


Elimde fitili ateşlenecek bir sevda
Gönlümde aşkın hazirun cetvelleri.

Nedir ulan senden çektiğim?
Krizantemler gibi işliyorsun benliğime.
Ben kurtarmaya çalıştıkça kendimi
Daha da giriyorum köklerine hazanın.

Günlerden yine kahrolası bir pazar...

Söz vermiştin
Ay yıkanmayacaktı batarken sularımda
Patlamayacaktı maytapların her kahkahanda.

Ne oldu şimdi!!!

Geride bıraktığım sürtük gecenin
Kalıntılarında perişanlığım
Ve zifiri karanlık gecenin tek ışığı olan
Safran sarısı saçların refakatındayım.

Bir de;
Bir de tabii ki
Yaşam boyunca

Peşimde yalnızlığımın...
 
Gözden uzak ol(s)an gönülden de uzak olur(dun)!
Seni bu yüzden kovdum.
Hayat sandığım boşluğumdun.
Yokluğun dokunduğu herşeyi kuruttu!
 
Sakın kafanı kaldırma
Anılarımıza çarpmasın başın.
Tavan arası burası
Kiremitler soğuk ve kırık.
Gökyüzü aşagısı.
 
Bu gece sağanak var
Fırtına var
Sandığın kadar dar evet
Belki dünya sandığından daha da dar.
Yatağım fazla geniş.
 
Anıları giyin
Acıları soyun.
Bak içimizde dönen oyun
Geldi dolandı küçük dilimize
Elimizde İsa' nın asası yo
 
Gözden uzak ol diye
Sevmediğim bi' şehri terk ettim gizlice.
İçine mayın ektim
Her attığın adım göğsünde patlasın diye.
 
Önemli bi sebebim yok
Sırf sen uzak ol diye
Bu cinnete gebe gece...
 
Alışkanlığım devamlı sana çekiyor beni
Durup durup dudaklarını öpmek geliyor içimden
Saçlarını okşamak geliyor ellerini tutmak geliyor
Kokunun tenime sindiğini hissediyorum geceleri
Teninin dudaklarımda eridiğini hissediyorum
Boynunun en güzel yerini benden başkası bilemez artık

Seni kimse benim kadar benimle bir bütün olduğuna inandıramaz
Gitgide bu alışkanlığın içinde kaybolduğumu hissediyorum
Beni yaşadığım zamanın dışına çıkarıyorsun
Bir gün tarih öncesinde yaşıyoruz bir gün bulutların üstünde
Uzun süren bir baygınlık sonrasının
o anlatılmaz baş dönmesi içindeyim
Bütün merdivenler birbirine eklendiği zaman
seninle vardığım yüksekliğe erişemez ~
 
Açılmış bütün kuyuların derinliği
içimde seni bulduğum yer kadar derin değil
Alışkanlık kozasını ören bir ipekböceği gibi gitgide tamamlıyor bizi
Emsalsiz bir oluşun içinde yuvarlanıyoruz
Korkunç bir yangın başladı yüreklerimizde
Özlem kıskançlık arzu ne varsa içimizde hepsi birdenbire tutuştu
Alev almayan bir yerimiz kalmadı
Alevlerimiz muhteşem bir kızıllığın içinde yıldızlara kadar uzanıyor
Hiç bir su bu ateşi söndüremez artık
Nehirle denizler boşalsa üstümüze hiç sönmeyeceğimizi biliyorum
Bu yangın biz birer kor haline gelinceye kadar sürecek
Önce bakışlarımız alıştı birbirine sonra parmak uçlarımız
Bu oluş tamamlandığı anda yeryüzünde
bizden güçlüsü olmayacak!
En mutlu olduğumuz yerde en güçlü de olacağız seninle
Bu bir sonun değil bir varoluşun başlangıcıdır
Geçmişteki tüm alışkanlıkların bana alışmanı önleyemez artık ~
 
Suratıma çektiğim yorganı kaldırıyor kader bir an
Ağladığımı görüyor
Anlıyor o da yaşlarımdan okunuyor adın
Uzaklardan da belli oluyor
Meleklerde soruyor yaşlarımda ki adın ne anlama geldiğini
Söyleyemiyorum kader ayırdı bizi diye
Kader'de ağlar diye

Bir gerçek düşlüyorum sonu hayalime dayanan
Hayalim gülüyor
Bu nasıl bir düş diye
Sonra hayalim kaderime bakıyor
Kaderim ağlıyor bu sefer
Kaderime bakıyorum o da bana aynen bakıyor
Güldür beni diyorum güldüremem ki diyor
Ağlatmayı başarıyorum kaderimi
Bir an olsun silinmiyor adın
Bir an olsun dinmiyor kaderimde ki o tatlı sancın
Bu gece anlıyor bana ait olan herşey senin aslında hayal olduğunu
Sen hep gülüyorsun
Bende kaderimden istiyorum ki
Hep gülesin
Bembeyaz dişlerini gösteresin herkese
O tatlı gözlerini
O hırcın kaşlarını
Ve sana anlam katan yüreğimi de
Ama yüreğim bir adım geri gitti bu gece
Kahrolası gece ~
 
Suratıma çektiğim yorganı kaldırıyor kader bir an
Ağladığımı görüyor
Anlıyor o da yaşlarımdan okunuyor adın
Uzaklardan da belli oluyor
Meleklerde soruyor yaşlarımda ki adın ne anlama geldiğini
Söyleyemiyorum kader ayırdı bizi diye
Kader'de ağlar diye

Bir gerçek düşlüyorum sonu hayalime dayanan
Hayalim gülüyor
Bu nasıl bir düş diye
Sonra hayalim kaderime bakıyor
Kaderim ağlıyor bu sefer
Kaderime bakıyorum o da bana aynen bakıyor
Güldür beni diyorum güldüremem ki diyor
Ağlatmayı başarıyorum kaderimi
Bir an olsun silinmiyor adın
Bir an olsun dinmiyor kaderimde ki o tatlı sancın
Bu gece anlıyor bana ait olan herşey senin aslında hayal olduğunu
Sen hep gülüyorsun
Bende kaderimden istiyorum ki
Hep gülesin
Bembeyaz dişlerini gösteresin herkese
O tatlı gözlerini
O hırcın kaşlarını
Ve sana anlam katan yüreğimi de
Ama yüreğim bir adım geri gitti bu gece
Kahrolası gece ~
 
Bir günah işledim bin af diledim
Üstünde durmasan ne kaybederdin?
Hemen her fırsatta bir tokat gibi
Yüzüme vurmasan ne kaybederdin?
 
Neyin eksilirdi beni affetsen ?
Ne vardı kalbimi tekrar fethetsen !
Ne olur birazda bizden bahsetsen
Hep onu sormasan ne kaybederdin?
 
Evli olmasakta keyfe kederdi
Gönül nikahımız bize yeterdi
Şeytana uyupta bu kadar derdi
Başına sarmasan ne kaybederdin?
 
Yakamı tutmasan yargılar gibi
Ahiret gününde sorgular gibi
Her yerde hatamı sergiler gibi
Önüme sermesen ne kaybederdin?
 
Üstüme gelmesen sıkana kadar
Üzmesen canımdan bıkana kadar
Dağ gibi sabrımı yıkana kadar
Dilini yormasan ne kaybederdin?
 
Kanattın yaramı gün be gün deşip
Paramparça oldun gözümden düşüp
Çılgın seller gibi haddini aşıp
Üstüme varmasan ne kaybederdin?
 
Hiç şansın kalmadı dönsende geri
Yitirdin verdiğim bütün değeri
Aşkına emanet ettiğim yeri
Bu kadar kırmasan ne kaybederdin?
 
Geri
Üst