Komik Fıkra Arşivi

  • Konbuyu başlatan Konbuyu başlatan juani-
  • Başlangıç tarihi Başlangıç tarihi
Delikanlı olgunca bir arkadaşına yalvarıyor - abi nolursun zamparalık nasıl yapılır bana da öğret. Bak oğlum diyor diğeri. Akşam en son kalkan ada vapuruna bineceksin heybeliada da ineceksin orada eşini bekleyen birçok kadın görürsün kocası gelenler birlikte giderler kocası vapurdan çıkmayan birini gözüne kestirir beraber yemeğe gitmeyi teklif edersin. Eh ondan sonrası sana kalmış.
Delikanlı o gün son ada vapuruna binmiş vapurdaki sallantıdan uyuya kalmış birde gözlerini açmış ki heybeliadayı geçip büyükadaya gelmişler. Olsun ada değilmi birşey farketmez deyip vapurdan inmiş. Gerçekten birkaç kadının kocası gelmemiş. bizimki yaradana sığınıp birine yemeğe beraber çıkmalarını teklif etmiş. Kadın da
-Burası küçük bir yerdir herkes birbirini tanır buyüzden evime gidelim demiş. Bunlar yemekten sonra gerekli işleme başlamışlar on dakika sonra kapı paldır küldür açılmış ve kadının kocası girmiş.
- Karıcım geç kalınca bir motor tuttum geldim ve ben gelmeyince bana yapacağın bumuydu.
Bu arada bizimkine dönmüş
- Ulan sana Heybeliada dedik hergele Büyükada değil.
 
Bir gün adamın biri tele kızın birisi ile beş yüz dolara anlaşırlar. Ve geceyi beraber geçirirler. Ancak sabah olup sıra parayı ödemeye gelince adam cebinde yeteri kadar para olmadığını anlar. Tele kıza parası olmadığını işyerine vardıktan sonra parayı zarfla göndereceğini söyler. Kız da kabul eder. Adam zarfın üzerine daire kirası yazacağını söyler. Adam işyerine vardıktan sonra parayı hazırlarken aslında gecenin o kadar da iyi geçmediğini beklediği kadarda eğlenmediğini düşünür. Ve kadına beşyüz dolar yerine ikiyüzelli dolar göndermeye karar verir. Zarfın üzerine daire kirası olduğunu belirttikten sonra içine de şöyle bir not iliştirir.
-Hanımefendi size beşyüz yerine ikiyüzelli dolar yolluyorum. Çünkü ben; Dairenizin daha önce hiç kullanılmamış oldugunu düşünmüştüm ve dairenizin daha küçük olduğunu sanıyordum... Ayrıca dairenizin ısıtma sistemini de hiç beğenmedim. Daha sıcak olmasını bekliyordum" der. Ve zarfı kurye ile yollar. Kadın zarfı açtığında paranın eksik olduğunu ve yanına bir not iliştirilmiş olduğunu görür. Notu okuduğunda hemen cevap olarak şunu yazar.
-Beyefendi böylesi güzel bir dairenin daha önce kullanılmamış olabileceğini nasil düşünürsünüz
-Aslında daire hiç de büyük değil. Sizin dairenin içini dolduracak kadar eşyanız olmadığı için size büyük gözükmüş olabilir. Ayrıca ısıtma sistemi de iyidir ancak siz ateşlemeyi beceremediyseniz ben ne yapabilirim.
 
Bir adamla karısı hayvanat bahçesini gezerken çiftlik hayvanlarının bulunduğu bölüme gelmişler ve bir çitin önünde durmuşlar. Çitin üstündeyse "Bu boğa geçen sene tam 50 kez çiftleşti." yazıyormuş. Kadın bunu okuduktan sonra kocasına dönerek "Bu boğadan öğrenecek şeylerin olmalı" demiş. Adamın siniri bozulmuş ama ses çıkarmamış. Bir başka çite gelmişler ve "Bu boğa geçen sene 100 kez çiftleşti!". Kadın kocasına dönerek "Deminkini boşver asıl bunu örnek almalısın kendine" demiş. Adam yine sesini çıkarmamış. Bir sonraki çitte ise "Bu boğa geçen sene tam 365 kere çiftleşti !!!". Kadın kocasına dönerek "Çüşş!!! Bir yıl boyunca hergün çiftleşmiş. Asıl bu boğayı kendine idol olarak seçmelisin!" demiş. Adam artık dayanamamış ve "Peki karıcım ama bi sor bakalım arkadaş hep aynı inekle mi çiftleşmiş?"
 
8 - 9 yaşlarında bir çocuk var bu çocuğun en sevdiği şey yatak odasındaki dolaba girip oyuncak beyaz ayısı ile oynamak.
Yalnız bu duruma annesi cok kızıyormuş çünkü kocası yokken sevgilisini eve getiriyormuş.
Yine bir gün annesi sevgilisi ile dışarıda iş üzerindeyken çocuk dolapta beyaz ayısı ile oynuyormuş... Bu sırada kadının kocası gelmiş kapı çalınmış kadın panik ile adamı dolaba sokmuş..
Bu sefer kocasıyla dışarda sevişmeye başlamışlar.
Bu sırada içerde çocuk ve adam karşı karşıya oturuyorlar.. bir süre sonra
* Amca
* Efendim? * Benim bi beyaz ayım var..
* Eee.?
* Sen onu alıcaksın
* çocuğum ben koca adamım ne yapıyım ayıyı?
* yok yok alıcaksın.. * Almıcam ulan
* Alıcaksın yoksa çıkar babama söylerim
* Peki peki sus... ne kadar ?
* $50
* Hadi lan .. ben $50 vermem ona
* Peki bende çıkar babama söylerim...
* peki peki ... al şunu ..
aradan bi süre geçmiş..
* Amca
* ne var?
* ayımı geri ver..
* hadi lan ben ona $50 saydım..
* vericeksin yoksa çıkar babama söylerim..
* peki lan velet al sus şunu..
biraz sonra
* Amca..
* ne var
* benim beyaz ayı varya...
* eee ..?
* sen onu geri alıcaksın $100
* Hmmppf !
Bu böyle sabaha kadar devam etmiş.. çocuk adamın cebindeki tüm parayı almış. Ertesi gün gitmiş... Paralarla kendisine bir bisiklet almış.. Eve dönmüş annesi bisikleti görmüş *bunu nerden buldun? demiş O da
*yerde para buldum onunla aldim demiş..
Annesi
*Olmaz çocuğum sen günah işlemişsin git bisikleti geri ver parayı geri al .. sonra o parayı kiliseye bağşsla.. gitmişkende parayy nasyl bulduğunu anlat ve günah çıkar demiş...
Çocuk istemeye istemeye gitmiş bisikleti geri vermiş parayı almış.. sonra parayı kiliseye bağışlamış ve günah çıkarma odasına girmiş...
Rahip kabinin diğer tarafından seslenmiş *Buyur çocuğum
* Rahip amca benim bi beyaz ayım var
Rahipten gelen cevap:
*..... gitt laaaaaaaaaaaaaaaaaaaaan..!
 
Yetmişlerinde bir çift.. Doktora gelmişler..
"Doktor" demişler.. "Sevişirken bizi izler misiniz?" Doktor şaşkın bakmış.. Demek bir sorunları var. Tıp adamı olarak yardım etmek zorunda..
"Peki" demiş.. Çift yatağa uzanmış.. Doktor izlemiş ve teşhisini bildirmiş:
"İkiniz de gayet sağlıklısınız. Sevişmeniz fevkalade.. Merak edecek birşey yok.. Viziteniz 32 dolar. Bu da faturanız.."
Ertesi hafta çift gene gelmiş doktora.. "Sevişirken bizi izle" diye..
Gene izlemiş doktor.. Gene sorun yok. Gene vizite 32 dolar. Her hafta çift randevu alıyor geliyor sevişiyor parayı ödüyor çıkıp gidiyor.
Bir türlü birşey bulamayan doktor sonunda dayanamamış.. "Bana biraz yardımcı olun. Sıkıntınız ne söyleyin.."
Adam cevap vermiş:
"Herhangi bir sıkıntımız yok. Birşey bulmanızı da istemiyoruz. Bu kadın evli.. Onun evine gidemiyoruz. Ben de evliyim.. Benim evime de gidemiyoruz. Hilton geceye 78 dolar istiyor.. Sheraton 82 dolar.. Buraya ise sadece 32 dolar ödüyoruz. Onun 28 dolarını da sigortamız fatura karşılığı 'Doktor muayenehanesinde ziyaret' fonundan geri ödüyor!.."
 
On yıldır evlilermiş.. Ama gerdek gecelerinden başlayarak adam hep karanlıkta sevişmek konusunda ısrar etmiş.. Kadıncağız yıllar yılı kaç kez sabahlara kadar yalvarmış bir kerecik olsunışıklari yakıp sevişmek için ama adam hep inatla "Hayır" demiş.. "Kesinlikle olmaz. İlle de karanlıkta sevişeceğiz.." O gece kadıncağız gene ışıkları yakmak için yalvaracak gibi olmuş ama hemen vazgecmiş. Kocası on yıl sonra insafa gelecek değil ya.. Vazgeçmis ama sadece yalvarmaktan.. Kafasına koymuş bu kez çünkü.. Tam sevişmenin en heyecanlı anı en doruk noktasında elini kaydırıp yatağın bas ucundaki gece lambasının düğmesine dokunuvermiş.. Bir de görsün.. Kocasının beline o yapay aletlerden biri bağlı değil mi?..
"Bunu bana nasıl yaparsın" diye haykırmış.. "Bunca yıldır bu işi sahte bir aletle yaptığını bana söylemedin bile.. Hemen açıkla bana her şeyi.. Hemen.."
Adam çok ama çok soğukkanlı yanıt vermiş..
"Tamam tamam.. Her şeyi izah edeceğim sana.. Ama önce sen bana şu üç çocuğumuzu izah et bakalım!..
 
Adamın biri bir aydır tatilde yalnız başına bıraktığı karısını hafta sonu nedeniyle ziyarete gitmişti. Karısı kendisini garda karşılayıp boynuna atladı.
- “Ah sevgilim bilsen seni ne kadar özlemişim...gelmene öyle mutlu oldum ki.”.
Akşam yemekten sonra karıkoca oteldeki odalarına çekildiler. Kapıyı kapatır kapatmaz öpüşüp koklaşmaya tatlı sözler mırıldanmaya başladılar.
Fakat tam bu sırada komsu odadan bir tekme duvara indi. Ardından öfkeli bir ses gürledi:
- “ Yeter yahu... Her geceki gibi gene başlamayın... bırakın da hiç olmazsa bu gece uyuyalım...
 
Vietnam savaşının en kritik günleriydi. Genç Amerikalı asker memleketteki eşine mektup yazarken itirafta bulunacağı tuttu: - “ sevgilim buradaki kadınlar yalnız para için yatıyorlar. Böylesine para canlısı insanlara daha önce hiç rastlamadım.” Kısa süre sonra eşinden şöyle bir cevap geldi: - “ sevgilimsakın onlara 50 dolardan fazla para vermeben burada ancak o kadar alabiliyorum.
 
Alışverişten sonra evine dönen kadın kocasını yatakta genç ve güzel bir kadınla yakalayınca dehşete düşer. Ortalığı dağıtmaya kalkışacağı sırada kocası onu durdurur.
"..Şoyle açıklayabilirim..." der..
"Eve dönerken bu zavallı kızı gördüm. Çok yorulmuştu. Onu arabama aldım. Karnı da acıkmıştı o yüzden onu eve getirdim ve senin buzdolabında unuttuğun rostoyu pişirdim. Kızın ayakkabıları delinmişti. Modası geçti diye artık giymediğin ayakkabılarından bir çift verdim ona. Üşümüştü o yüzden sana doğum gününde aldığım fakat rengini beğenmediğin için hic giymediğin süveteri ona verdim. Kızın pantolonu parça parça olmuştu artık senin kalçalarının sığmadığı bir pantolonunu da verdim. Tam çıkmak üzereyken bana
"Karınızın artık kullanmadığı başka birşey var mı bu evde?" diye sordu.. ve işte buradayız..'
 
Minik oğlan bahçede oynarken babasının arabasıyla sokaktan geçip ormana doğru gittiğini görmüş. Merak bu ya. O da arabayı izleyerek ormana gitmiş.
Bir de ne görsün. Babası ile teyzesi arabanın yanında durmuş öpüşüyorlar. Çocuk bu ya gördüğünden etkilenmiş durumda koşarak eve dönmüş nefes nefese heyecanlı bir şekilde annesine "Anne anne. Biraz önce babamı ormanda" derken annesi sözünü kesmiş ve "Dur biraz. Nefes al. Sakinleş. Öyle anlat" demiş.
Oğlan sakinleştikten sonra devam etmiş "Bahçede oynarken babamın arabasıyla ormana doğru gittiğini gördüm. Ben de ormana gittim. Orada babamı teyzemle öpüşürlerken gördüm. Bir süre sonra babam ceketini teyzemde gömleğini çıkardı. Sonra arabanın arka koltuğuna geçtiler".
Anne çocuğa dönmüş "Dur bakalım ne kadar ilginç bir öykü bu. Devamını anlatma sakla. Aksam yemeğinde babanla beraberken bitirirsin. Sen bu öyküyü bitirirken babanın suratını görmek istiyorum".
Aksam olmuş yemeğe oturmuşlar. Anne çocuga dönmüş; "Bu gün neler yaptığını bize anlatsana" demiş. Oğlan baslamış; "Bahçede oynarken babamın arabasıyla ormana doğru gittiğini gördüm. Ben de ormana gittim. Orada babamı teyzemle öpüşürlerken gördüm. Bir süre sonra babam ceketini teyzemde gömleğini çıkardı. Sonra arabanın arka koltuğuna geçtiler. Ardından geçen sene babam seyahatteyken senin Amcamla yaptığın şeyden yaptılar"
 
Bir kasabanın kilisesinde papaz vaaz vermektedir. Konu kasaba nufusunun azlığına gelir ve papaz halkı çocuk yapmak için "Eşiyle cinsel ilişkide bulunan her kimse bir tabur düşman askeri öldürmüş kadar sevap kazanır" der. Vaazdan sonra evine dönen çiftlerden birinde kadın kocasına yaklaışr ve "Hadi kocacım bir tabur asker öldürelim" der. Kocası kabul eder ve birlikte olurlar. Aradan yarım saat geçer kadın yeniden gelir "Hadi kocacım bir tabur düşman askeri daha öldürelim" der. Adam yine kabul eder ve yeniden birleşirler. Aradan bir saat geçer kadın yeniden gelir "Hadi kocacım bir tabur daha öldürelim" der adam oflaya puflaya kabul eder ve yeniden birlikte olurlar. Bunun üzerinden bir saat geçer kadın yine ister adam bir nevi çaresiz yine "hadi" der bu sırada çıkarttıkları seslerden rahatsız olan oğulları gelir odaya:
"Ya çok gürültü yapıyorsunuz uyuyamıyorum"
Babası yakınır: "Ne yapayım oğlum düşman askerleri ananin orasına karargah kurmuş öldür öldür bitmiyor
 
10 kişiyi öldürmekten ömür boyu hapis mahkumu hapisten kaçar. Kaçarken önüne çıkan bir eve girer ve yataklarında uyumakta olan bir çifti esir alır. Adamı bir sandalyeye kadını da yatağa bağlar. Bir an etrafına bakınıp kadının ustune atlar ve boynunu öpmeye başlar. Aradan bir dakika bile geçmez mahkum yeniden ayağa fırlar ve odayı terkeder. Bunun üzerine adam karısıyla konuşmaya başlar:
"Sevgilim bu adam yıllardır kadın görmemiş. Boynunu nasıl optüğünü gördüm. Sanırım geri gelince seninle birlikte olmak isteyecektir. Aman ne derse yap onu sinirlendirme sadece memnun olmasını sağla ki burdan sağ çıkabilelim. Unutma ki hayatımız buna bağlı. Dayanıklı ol ve unutma seni seviyorum!"
Kadın bu sözler üzerine gülümser ve sakince konuşur:
"Haklısın sevgilim bu adam yıllardır kadın görmemiş ama o sırada benim boynumu öpmüyor kulağıma senin çok yakışıklı olduğunu seni çok beğendiğini söylüyordu. Hemen ardından da bana vazelinin banyoda olup olmadığını sordu. Dayanıklı ol ve unutma ben de seni seviyorum!"
 
Yaşlı bir çift her yıl yılda bir gelen festivale giderlermiş. Her sene yaşlı adam gezi başına 10 dolara biletle katılınan bir uçak gezintisine katılmak ister her sene de karısı itiraz eder ve şöyle dermiş:
- 10 dolar 10 dolardır.
Üç yıl beş yıl "10 dolar 10 dolardır" derken en sonunda yaşlı adam demiş ki;"- Bak artık 71 yaşındayım bu uçağa bu sene binmezsem bir daha hiç şansım olmayabilir." Fakat karısı tınmamış ve şöyle demiş;"- 10 dolar 10 dolardır...". Ama bu sırada uçağın pilotu bunları duymuş ve ikisine bir pazarlık önermiş. İkisi de uçağa binecekler eğer uçuşun başından sonuna ses çıkarmadan dururlarsa bedava. Ama eğer çıt çıkarırlarsa 10 dolar ödeyecekler...Yaşlı çift kabul etmiş. Ve uçağa binmişler. Pilot da bahis söz konusu olunca başlamış acayip manevralar yapmaya...Taklalar atmış uçağı kendi ekseninde döndürmüş ani duruşlardönüşlerdalışlar yapmış. Ama arkadan ses yok ! En sonunda pes etmiş ve uçağı indirmiş. Yaşlı adama dönmüş;
- Bildiğim her numarayı denedim. İyi dayandınız. İkiniz de çıt çıkarmadınız...Yaşlı
 
Viagra kullanımının yasak olduğu Mısır'da bir mısırlı pazarda gezerken yanına bir yabancı kaçakçı yaklaşmış. "Beyefendi" demiş "Viagra almak istemez misiniz. Sadece 100 Mısır lirası"
- Değmez...
- 50 Mısır lirasına ne dersiniz?
- Değmez...
- Peki ya 20?
- Hayır değmez...
- Peki ya 10 Mısır Lirası?
- Değmez...
- Bakın bu hapların her bir tanesi 10 Mısır Lirasına maloluyor. Nasıl olur da "Değmez" dersiniz !
- Yo yo Haplara değer. Ama karım buna değmez.
 
Küçük çocuk annesinin kendisini yıkadığı bir anda annesinin göğüslerini göstererek sorar
"-Anne bunlar ne?" Ne diyeceğini bilemeyen annesi unutacağını düşünerek
"-Yarın kahvaltıda babana sorarsın! Diyerek geçiştirir. Ertesi gün kahvaltıda çocuk soruyu bu kez de babasına sorar. Baba
"-Oğlum onlar birer balon annen öldüğü zaman onları şişireceğiz ve annen de cennete uçacak!" diye cevap verir. Aradan uzun bir süre geçtikten sonra birgün eve erken gelen baba küçük çocuğu gözyaşları içinde bulur:
-Baba koş annem ölüyor.
-Nereden anladın yavrum?
-İçerideki amca annemin balonlarını şişiriyor ve annem de "Tanrım geliyorum" diye bağırıyor
 
Bir bayan eleman yeni bir erkek müşterinin bilgisayarlarının ayarlarını yapmasına yardım ediyormuş. Sırası gelince adama internet şifresi olarak hangi kelimeyi kullanmak istediğini sormuş. Kadını utandırmak isteyen adam "Penis !" demiş. Kadın kılını bile kıpırdatmadan dönmüş şifreyi girmiş ve bilgisayar cevap vermiş:
- Şifre reddedildi - Çok Kısa..
 
Bir kız yurdunda şöyle bir sorun yaşanmaktadır: Kızlar sabah dudaklarına ruj sürdükten sonra aynayı öperek dudak izi bırakmaktadırlar bunların temizlenmesi sorun olmaktadır. Yurdun müdürü birgün yurtta kalan kızları ve tuvaletleri temizleyen hademeyi tuvalete toplar. Kızlara yönelik şöyle bir konuşma yapar:
"Bazılarınız dudaklarına ruj sürdükten sonra aynaları öperek dudak izi bırakıyorlar. Hadememiz bunları temizlerken çok zorlanıyor. Şimdi ne kadar zorlandığını hep beraber izleyelim." Der. Bir işareti ile hademe fırçasını klozetlerden birine daldırıp aynayı temizlemeye başlar. O günden sonra aynalarda bir daha dudak izine rastlanmaz.
 
'Çok acayip bir şey oldu' diye adam arkadaşına anlatır:
'Dün gece kapıyı çaldım karanlıkta açanı hizmetçi kız zannedip öptüm.. Meğer karım değil miymiş?'
'Eee ne olmuş yani?' der beriki.
'Daha ne olsun be adam? Karımı öperken karım dikkat et sevgilim kocam aniden gelebilir diye fısıldamaz mı?
 
Hasta doktoruna dert yandı: 'Sormayın doktor bey... Gece gündüz kendimi hep kaleci olarak düşünüyorum ha bire topu tutmak için sağa sola atlıyorum. Geceleri uykum kalmadı gündüzleri iş yapamaz hale geldim.' 'Canım kaleci olduğunuzu düşünmeyi bıraksan da biraz da güzel kızları düşünsen olmuyor mu yani?' 'Ah doktor bey... bir kaç defa kızları düşünmeye çalıştım her seferinde topu elimden kaçırdım gol yedim...'
 
Hizmetçi: Aloo?
Adam: Kızım benim hanımı çağırıver sen bana
H: Bir dakika efendim
H: Alo
A: Ne oldu kızım hanım nerede?
H: Ay beyfendi nasıl söylesem hanımefendi yatak odasında biriyle beraber.
A: Ne bir adamla mı?
H: Maalesef beyfendi.
A: Ne?! hem de benim evimde ha! Bana bak kızım git benim çalışma odama aç masamın çekmecesini ordaki tabancayı al ikisini öldür emrediyorum sana!
H: Beyfendi ben nasıl yaparım öyle şeyi?
A: Yaparsın bak telefonda bekliyorum yürü haydi
İki el silah sesi duyulur..
H: Alo beyfendi
A: Ne yaptın kızım?
H: Söylediğiniz gibi silahı aldım ikisini de öldürdüm efendim. Sonra da silahı havuza attım.
A: Ne havuzu?
H: Bahçedeki yüzme havuzuna beyfendi nereye olacak?
A: Ulan bizim villada yüzme havuzu yok ki orası neresi Alooo?
 
Geri
Üst