Her Telden '' Yazarı Bilinmeyen Sözler ''

  • Konbuyu başlatan Konbuyu başlatan SpoinieN-
  • Başlangıç tarihi Başlangıç tarihi
İyilik, giymekten bıkmadığımız yegane kostümdür.
Yoksa hepimiz kötüyüz.
 
"Peynir-ekmek yersen gariban olursun.Ama peyniri,ekmeğin üzerine koyar,bir de kürdan saplarsan sosyete olursun!
 
Öyle bir yerin düşünü gördüm ki:İnsanlar, sabah uyandıklarında hala hayatta
olduklarını fark edip, günaydın demeden önce birbirlerini öpüyorlardı..
 
Yağmur sonrası karanlıkta bir şehir
İçinde ben.
Şarkılar çalıyor taksilerin teyibinden
Giderken s e n...
Tüyleri ıslak kuşlar su içiyorlar çeşmelerden
Kimsenin umrunda değiliz
N e a ş k
N e b e n...../.
 
Senin onca 'git' deyişine rağmen inadına geLirdim ya sana
Her geLdiğimde 'seviyorum' derdin ya bana
O 'seviyorum'Ların aLtında 'asla sevmeyeceğim'Lerin yattığını biLirdim de
Yine de 'sever' deyip kaLırdım ya yanında
Lanet oLsun bana da sana da aşkına da ...!
beter oLsun seni her düşündüğümde geLen şu ince sızı da . .
 
Bekledim seni rüzgarların ıslığında
Yaprakların kavurucu yalnızlığında
Gelmedin belki geldin de görmedim.
Aradım aranılmayacak yerlerde bile
Baktım yıllardır yüzüne bakılmayan gizli hislere

Yoktun
Yok olmuştun
Y o k o l m u ş t u m . . .
 
iLk yudumu gözLerinden içtim
ikincisini dudakLarından...
eLLerinden içtiğim son yudumun tadı
yıLLarca gitmedi dudakLarımdan.
. . .
Ve ben
Hiçbir zaman korkmadım
Ş a r a b ı n g a z a b ı n d a n !
 
.. . Öyle bi içten sarılırım ki selama durur tüm geçmişin . ..
Olabilirliğine şaşarsın böyle sevilmenin (!)
 
Lisanımı sürçmezdim s e n olmasaydın.
Hani elim dilim dolanmazdı birbirine.
S e n ayrılığın bedelini elime saydın. . . .
Bir sözümü geçiremedim diğer birine
 
Tene dokunan bir tümcedesin. Müntehir cümlelerine gizli özneyim.
En kestirme yoluyum l e y l-i L e y l a gözlerinin.
Bu yüzden hep sebep kalıyorsun aşka. Şimdi hangi aşk aralığında susuyorsun ben’li kaderinin?
Yüzünü saçlarının arasındaki cam kırıklarıyla tarumar edip şiir mi bekletiyorsun mısra sonlarında avazının inkarı için?
Ey Aşk! Yırtılmış yanlarına şarkı sözlerilarımdan nakaratlar giydiriyorum.
Arafta kalmışlığında kanıyor gizli yaram.
Bu yara mahrem yara.
Bu yara kurtlu yara.
Bu yara iyileşmesin dünyada. ..
 
...Öyle demiştin bana değil mi sen?
Beni sessiz sev kimse duymasın!
 
Can kırığı bir aşkın
Düşmeyecek olan yüzümde arama enkazını.
Topladım aynalara değen suretimi
Sana hiç yaşanmamış bir ben
Ve farkına bile varmayacağın bensizlik bırakıyorum.
Artık şerefle yâd edilecek bir yokluğun
Hiçliğe bulanmış kahramanıyım
 
Gönlüm dilime dargın dilim gönlüme.
Gönlüm duygularını anlatamadığı için kızarken dilime
dilim anlatamayacağı şeyleri düşündüğü için kızıyor gönlüme...
 
Hangi aydınlıktan bahsediyorsunuz allah aşkına !...
Anlatamıyorum galiba...
" O " artık yok..
Beni YOKSUN bıraktığı yetmiyormuş gibi bu şehrin duvarlarınıda siyaha boyayıp gitti.
Yüreğimin ışıklarını söndürüp beni karanlığına hapsetti..
Şimdi hangi aydınlıktan bahsediyorsunuz allah aşkına !...
 
Yalandan hayallere sığınsam
hayalerim gerçek olsa..
İki şehir bir olur mu?
Mesela birşeyi 40 kez söyle
gerçek olur derler;
40 kez hayal etsem seni...
Benim olur musun ki?
 
Duyulmamış bir duayla
Adına şiir yeşertip geldim.
Tükettim zamanın eriyen yanını
Müsveddesi bitmiş bir hayatın
İçinden seni geçirerek koydum son noktasını..
 
İnsan insana kavuşmuyor artık.
Anka kuşları dirilmiyor yeniden.
Küller bile yanmış yakılmış; ateş yeniden kendine gebe kalmıyor artık.
Hıçkırıklar yalanın harmanına karışmış;
gelmiyor gelemiyor yittiği yerden.
 
Savrulur şu tozlu saçlarımda rüzgar
Çıldırtan bir hışımla
Saklanmış bir sır gibi şiirleri ateş hattında
Dayanmaz dayanmaz bu baskıya yürürüm
Sabrımın bir anında
"Elimin hamuruyla çeker giderim
Canım burnumda"..
 
Ve bayım siz sanırım hiç ben kadar sevemeyeceksiniz...
- Evet bayım size ciddi bir aşk sunumu yapıyorum...
Belli ki zor olacak size sizi anlatmak
Beklide hiç anlatamamak…
Siz ki bayım kendiniz çok gördünüz bana.
Ben ki sizi canımın diğer tarafı yapmaya hazırdım
Gittiniz bayım!...
 
Bir mutluluk kapısı kapandığında diğeri açılır.
Ancak biz kapanan kapıya o kadar uzun bakarız ki bizim için açılmış bulunan yeni kapıyı görmeyiz.
 
Geri
Üst