∞ Aşk sevdiğin kişiyi herkesleştiriyor z α m α n l α

Mavi Mavi Sevdim Seni


Bir tek şeyi unutma!
Seni sevdim ben.
Kalbim şimdi bir sokak çocuğu
Kelebekleri göç etti gönlümün
Issızlaştı hayat sanki
Sanki, sabahı eksik şiirlerimin.
Sanki, gecesi hep kanayan bir yara
Ve sanki, artık hep kanayacak...
Ağlanacak bir aşkın kıyısına vurduysa gözlerim
Çare yok, ağlayacak.
Bir tek şeyi unutma!
Seni sevdim ben.
Kapıları kendime ben açamadım
Ya da yanlış saatlerde bekledim gelmeni
Düşünüyorum da sen gideli ne çok yalnızım..
Sarmaşık aşkın sarısında kaldım, sarılamadım.
Savunamadım seni kimselere
Anlatamadım seni kimselere
Kimsesiz kaldım,
En çok da sensiz...
Bir tek şeyi unutma!
Seni sevdim ben..
Sana uyumak,
Sana uyanmaktı hayat.
Sıratını geçtim yaşarken korkmadan
Korkumu geçtim cesaretle, ihanetle
Berduş bir yalan masumiyeti öptüm bile bile
Tek sen gitme diye
Sonbahar oldum yaprak yaprak
Ağaç oldum köklerimi unutarak
Tesellisiz bir geceye fırlatıldım
Kalbimi dar kafese kapatarak
İçimdeki bir kanarya
Hiç susmadan ağlayacak
Bir tek şeyi unutma!
Seni sevdim ben.
Yakamozlarında yıkadım sevdamı çırılçıplak
Seni sevdiğimi bağırdım mehtabına
Beyazında akladım bulutunun
Mavi mavi sevdim seni içim kan ağlayarak
Bir tek şeyi unutma!
Seni sevdim ben.
Anlattıkça kış vuruyor satırlarıma
Anlattıkça üşüyor, anlattıkça ısınıyor yüreğim.
Bugün sardunyalarım da açmadı
Belki de küskün renklere
Ellerimde günah gibi yaşayamadıklarım
Sensiz soluyorum anlayacağın
Mavi mavi ölüyorum
Duyuyor musun, orada mısın,
Var mısın, yok musun?
Bir tek şeyi unutma!
Seni sevdim ben.
Yanarak, yıkılarak
Aklıma her geldiğinde ağlayarak.
 
Aşkımdan armağan her satır sana
Maziyi yeniden yaşatsın sana
Nasıl sevdiğimi anlatsın sana
Sana bir sitem var her bir sözümde..



Bu gece dokunsalar ağlayacağım
Bu gece bağrıma taş basacağım
Bu gece sen konuş ben susacağım
Bu gece gidiyorsun çıldıracağım



Bu nasıl ayrılık, bu nasıl veda
Gözleri kal diyor dudakları git
Bakışın anahtar gözlerin kilit
Ellerin aç diyor dudakların git



Ayrılık dönüşü olmayan nehir
Yalnızlık yıkılmış bomboş bir şehir
Kaç sevda kül oldu böyle kimbilir
Gözyaşın kal diyor dudakların git



Gidersem bir daha dönmeyeceğim
Kalırsam kalbime yenilmeyeceğim
Çözemedim seni çıldıracağım
Gözlerin kal diyor dudakların git




Duvardan insin mi resimlerimiz
Yabancı olsun mu isimlerimiz
Ya o deli dolu gecelerimiz
Anılar kal diyor dudakların git





Ömrümün en güzel senelerini
Alıpta gittiniz bu şehir ve sen
Gönlümün en masum ümitlerini
Çalıpta gittiniz bu şehir ve sen




Döktüğüm yaşlara aldırmadınız
Giden gençliğime acımadınız
Düştüğüm yerlerden kaldırmadınız
Beni iyi tanır bu kaldırımlar
Bu kuytu köşeler bu taş sokaklar
Sizlerden bir ömür alacağım var




Unuttun mu diye sorma
Unutamam ceren gözlüm
Sitem edip gönül kırma
Dayanamam ceren gözlüm




Sen ufkuma doğan güneş
Sen gönlüme düşen ateş
Burcum bile burcuna eş
Bahtımdaki uğurumsun
Gönlümdeki gururumsun
Sen yarınım..umudumsun.




Seni yazdım hayatıma
Gönlümün her sayfasına
İnan senden başkasına
Sarılamam dayanamam



Islanırsa eğer gözün
Yüreğime çöker hüzün
Ne olursun gülsün yüzün
Sen gözümde tüten duman
Sen vardığım en son liman
Sen Tanrı'mdan bir armağan
Sini unutmam ceren gözlüm



Aldattılar
Ümitlerimi, hayallerimi
Özlemleri, düşlerimi
Parça parça
Kopardılar! ..
Sonra unutulduğuma inandım
Sevdiğimden ayırdılar.



Kendilerini hep "çok" bizi hep "yok" saydılar.
Ve sonra kuyruklu bir yıldız gibi kaydılar, kayboldular..



Kimbilir ne kadar güzelsin bugün
Benden uzaklarda doğum gününde
Hatırla ne kadar mutluyduk canım
Seninle geçen yıl doğum gününde



Kim derdi sonu bu öyle bir aşkın
Belki kurumuştur çoktan gözyaşın
Kutlu olsun sana bu yeni yaşın
Bana da sensizlik doğum gününde
 
AğLadım

Hüzün yıldızları parlıyor bugün gökyüzünde,
Bu gece yine için için yanıyorum,
Oturmuş seni düşünüp ağlıyorum,
Seni, gidişini, sevişini, herşeyini...
Unutamıyor işte seni şu yaralı kalbim,
Yaptıklarını hatırlayıp, pişman oluyor...
Seni düşünüyorum bu gece, karanlık gökyüzünde...
Simsiyah gökyüzünde parlayan yıldızları seyrediyorum,
Onları sana benzetiyorum,
Kararmış kalbimin bir kenarında yanan meşale misali...
Dedim ya, seni düşünüyorum bu gece,
Beni sevdiğini, bana nasıl baktığını, bana nasıl güldüğünü,
Ellerimi nasıl tuttuğunu, ellerini nasıl tuttuğumu,
Büyüyen bir ateş gibi sevgimizin nasıl çoğaldığını
Ve birgün ansızın bırakıp gidişini...
Son vedanı hatırlıyorum, gözlerime ağlarcasına baktığını,
Gözlerini kalbime gömdüğünü hatırlıyorum,
Bir daha çıkamasın diye...
Çıkamadılar zaten kalbimden gözlerin,
Ölüler dirilirler mi ki gömülenler çıksın, gitsin?
Gittin son bir veda ile gözü yaşlı,
Elimde kolyen, ardından dakikalarca baktım, ağlamaklı,
Sıkıldım, üzüldüm, perişan oldum ama ağlamadım...
Ağlayamadım, engel oldu gururum, engel oldu aşkım,
Uzaklara gittin, belki birdaha asla geri dönmemecesine,
Özledim seni deliler gibi, özlüyorum hala...
Sen bir yerde ben bir yerde, yinede sönmedi sevgimiz,
Aksine çoğaldı dağlar gibi oldu hasretimiz...
Hep seni hayal eder, hep seni düşünürdüm,
Sesini duyunca yaşar, duyamayınca ölürdüm,
Aradın beni aylarca bir sevgi uğruna,
Ne yazık ki, ihmal edildin bir hata uğruna,
Kırıldın, ağladın, affettin ama hep sevdin,
Beni sevdin gülüm beni, kalbi kırık bir vefasızı,
Yine ihmal edildin yine unutuldun bir hiç uğruna,
Yine kırıldın, yine ağladın, yine affettin...
Bir daha unutuldun, sevdanla başbaşa bırakıldın,
Yine kırıldın, yine ağladın ama bu sefer affetmedin...
Sevdiğini en mutlu gününde öldürdün,
Ve ardına bakmadan gittin...
Beni benle başbaşa bıraktın, yıkıldım, üzüldüm, kırıldım...
Senden ayrılınca kaldım çaresiz, sevgisiz ve birde sensiz,
Hep sensizdim zaten ama şimdiki kadar asla değil...
Parçalanmış bir kalbe sahip oldun mu sen hiç?
Parça parça edilmiş, yıkık ve virane,
Bir o kadarda vefasız...
Önceleri üzüldüm, yıkıldım ama asla ağlamadım...
Geldi geçti deyip senide gözlerin gibi kalbime gömdüm...
Unuttum dedim, unutacağım dedim,
Unutamıyorum dedim, unutmam dedim...
Önce gözlerin sonra sen çıktın kalbimden,
Bir vicdan azabıdır başladı ölü yüreğimde,
Hiçbir şey kalmadı, senden başka kalbimde,
Hatıraların, gözlerin ve sözlerin...
Şiirlerini getirdiler bana,
Beni öldüren şiirlerini...
Vefasız dediğini duydum, yıkıldım,
Düşündüm seni gecelerce daima tek başıma,
Şiirlerin öldürdü, hasretin yaktı yüreğimi,
Kırıldım, üzüldüm, yıkıldım ve en sonunda ağladım...
3 kişi ağladık sana; ben, kalbim ve gözlerim...
Sana yandım, seni sevdim, seni hatırladım heryerde...
Belki birgün sesini duyarım umuduyla
Telefon bekledim günlerce,
Telefon gelmeyip sesine hasret kalınca
Ağladım ağladım,
Sana yaptıklarımı ancak o zaman anladım...
Duydum ki kalbini vermemişsin kimseye,
Olurda içinde görürler beni diye...
Benim kalbimide istediler, ama vermedim kimseye,
Olurda içinde seni görürler diye...
Gökyüzü yıldızlar ile doluydu, ben hep seni düşünürken,
Hüzün yıldızları koydum adlarını, seni hatırlatıyorlar diye,
Aynı onlar gibi sende benden çok uzaklardaydın,
Hep göz kırpardın uzaktan, sessizce,
Bense hep seni bekledim kırık kalbim, yaşlı gözlerimle...
Bazen hayallere dalıyorum, seni düşünüp ağlıyorum,
Seni ve sevgini arıyorum hep kalbimde...
Düşmüyor adın hiç dilimden,
Öleceğim gülüm bir gün ben,
Senin sevginden, senin derdinden...
Bir gün göreceğim yine belki seni,
Seni, beni unutmuş, benim olmayan seni...
İşte o an aşkımın gözyaşlarını hatırlayacağım,
Ve yine bir köşeye oturup ağlayacağım...
Yemin ettim senin üstüne sevmeyim başkasını diye,
Ve heryerde, her zaman tekrarlıyorum yeminimi;
Seni unutmam için öldürseler bile,
Karşılık olarak dünyayı verseler bile,
Darağacı kurup idam etseler bile,
Senden başkasını asla sevmeyeceğim..
 
UYKUDAYKEN

Saat 05:00 Herkez Uykuda
Ben Yine Masa Basinda
Belki Ruya Goruyor Bazilari Bu Saatte
Ben Ise Seni Yaziyorum Siirlerde
Her Calan Sarkida Kendimi Buluyorum Mazide
Hele Birde Sen Yoksunya Kendimi Vuruyorum Kadehlere
Artik Siirler Bile Agliyor Senin Ardina
Kalbim Isyanlarda Kapatmis Kapilarini Cilgin Asklara

kustum bazi seylere
vurdum kendimi siirlere
Siirler Isyanim Siirler Sevdam Siirler Sirdasim Oldu
ve Bazen Siirler Yardim Etti Bana
Insanlarin Elinin Uzanamadigi Yerlerde
Aglayarak Yazdigim Butun Siirlerde
Bazi Insanlar Guldu Belkide Siir Yazarken Aglanirmi Diye
Bazen Annem Bile Teselli Edemedi Erkekler Aglamaz Diye
Iste Bende Boyle Bir Sairim Kendi Dunyamda
 
merhaba,
sıcak bir merhaba önce
geciktim
uzak yollardan geldim
bavulumda kanayan aşk yaraları
yol yorgunuyum da üstelik
kendime gelmeye çalışıyordum
bilmeden sana geldim

seni biryerlerden ısırıyor gözlerim
bu aşinalığı ruhlarımızın
miras kalmış olabilirmi
ruhlar alemindeki sevişmelerden
ellerini yadırgamadı ellerim
gözlerim kalbine değmiş sanki
biryerlerde
ellerimle koymuş gibi buldum
sıcaklığını teninin

yakınlık dediysem
çözme hemen bağcıklarını yüreğinin
oturup içelim önce
birbirimizi
bir kahve fincanında
önce bir yere yerleşmeliyim
dedim ya
yol yorgunuyum
yaralarımda bavul kanamaları

şimdi açılalım birbirimize
yüzme biliyorsan
boğulmasın biri diğerinde
kaç kulaç attığımızı hesaplamadan
bırakalım kendimizi aşk denizine

ne terazi, ne metre yaramaz burda işine
bana kaç adım geldiğini saymadan
gözlerini kapatıp yürüyeceksin
yüreğine yatırım yapacaksan
beni değil, kalbine kuleler dikeceksin

çünkü aşka hesap işlemez
bir bedene iki can sığdırma çabası bu
ben karlar aldındayken sen üşüyeceksin
bir dikene bastığında benden ah işiteceksin
köklerim sende filizlenecek
ben yanacağım, sen tüteceksin

ne diyordun
kuyumcu terazisi,
metre,
üç adım

diyorum ki,
iki okyanus gibi yürüsek birbirimize
karışsak sonra
hesapsız, kitapsız
matematige dökmeden işi
bir savaşma değil bu nihayetinde
bir sevişme
belkide bir nebze ruhları değişme
kazananı kaybedeni yok
yeneni yenileni
bir bir berabere kalacağız sonuçta
yorma kendini
çıkacak çivisi aşkın daha çakılmadan

kuyumcu terazisi,
metre,
beş adım,
diyorsun

diyorum ki,
mantığınla sevme beni
ölçülmez aşkın boyu eni,
hele kantara hiç vurma
kasap gibi
hiçbir çengele gelemem ben
kelepçelerini çöz sevmelerinin
bir eskiciye sat terazini

kuyumcu terazisi,
metre,
on adım
diyorsun


sen trende seyahatten yanasın
güzergah ve durakları belli
oysa bir deli tay koşar içimde
dörnala
tutuşmuşsam ellerine sevgilinin
her yanım yangın yeri
cehennemine ateş olurum
cennetine mavi bir deniz
uğraşma, anlayamazsın hislerimi
bir sevmelik canım kalmış zaten
bırak, harcama beni
 
Masal bu..

Seni sevmek bir masal
Bütün düşler seninle
Sebebim sensin
Ey Sevgili
Kalbim güller içinde

Saklamadım
Hiçbir zaman
Ne nefreti ne de aşkı
Böylesine bir zamanda
Sevgililer düş masalı

Bir ormanda yasaklı
Kurtlarla kuşlar yaşar
En içinde, en derinde
Küskün bir peri saklar

Güller açar ipekte
Masallarda buluşur
Yıldızlar düşer suya
Gizli bir aşk dokunur

Sana aşık olmaktır
Böyle masal anlatmak


Bu yüzdendir hem aşkı
Hem de eski masalları

Tek başına,
Yaşamaktır.
 
Böyle mi olmalıydı
Bir kez daha mı yıkılmalıydı
Dağlardan büyük hayallerim
Bu,bir sürü girişi olup
Tek bir tane çıkışı olmayan
İçine giren ümitleri
Acımasızca yağmalayan
Sevgileri hapsedip,acılar dağıtan aşk
Ölüleri bile ağlatan yangınlarda
Beni de mi yakmalıydı?

Böyle mi olmalıydı
Ölümüne sevgilerin öldüğü
Ölümsüz sevgilerin gömüldüğü
Fani sevgilerin büyütüldüğü
Ve aciz hayatımın
Zalim zamanın vicdanına kaldığı bu zamanda
Benim ölümsüz sevgim
Çürümeli miydi sevgisizlikten

Böyle mi olmalıydı
Güneşi çalınmış gecelerde
Alevi kaybolmuş ateşlerde
Ve çıkışı olmayan tünellerde
Yüreğim sizin sayenizde
Gencecik bir yaşlı
Dipdiri bir ölü
Ve simsiyah bir mavi mi olmalıydı

Sizin göremediğiniz karanlıklar
Sizin bilmediğiniz
Ve asla bilemeyeceğiniz acılar
Benim meskenim oldu
Bir gün bile hissetmedim mi
Her yerde beni ararlar
Ölmüş yüreğimi aşkla dağlarlar
Yalvarırım evet demeyin bana
Benim sonum böyle mi olmalıydı?..
 
Vakit doluyor ,gitme zamanı
Doyamadın bana , yüreğinde kalsın son kurşunum
Bir parça sevdayı sar bohçana ,
Sakla onu kızıl topraklara.
Hoşçakal gözümün nuru ,
Karacadağda yükselen çoban ateşine yazdım son mektubumu
Nameleri duman duman aksın her gece yıldızlarına.

Gidiyorum baygın gözlüm
Uzaklar beni çağırır sensizliğe
Soğuk ,sessiz bir toprak düşer üstüme
Kırılgan bir şarkının notaları zincirlemiş beni
Gözlerindeki bulutları açmaya gidiyorum
Hoşçakal nefesi şiire boğulacak adam

Yarınlarına öksüz kumrular saçtım
Cigara ziftleneceğin ,sessiz sokaklara yanlızlık bıraktım
Gidiyorum ,yanakları yağmurlara bulanacak yarim
Vakit tamam
Bir aşkın fidanından çatırdayan dal gibi
Ürkek karanlığın beşiğine düşercesine.
Mavi gecenin dalından bir yıldız kayıyor
Alacakaranlığın küskün şafağına,
Hoşçakal , mezarıma sızlanıp, ağıtlara boğulacak sevdiğim
 
Çıkmaz sokakta yol bulamadım
Gözlerim yandı ağlayamadım
Bir kara sevda vurdu başıma
Nerdesin sen, kimdesin sen
Ben soramadım

Nerde başladı nerede bitti
Kavuştum derken hasreti geldi
Bu benim değil aşkın kaderi
Ayrılıktan gözyaşından
Başka ne sanki

Sevgiden yana şansım olmadı
Kötüden başka dostum olmadı
Sen de yoksun, bilmiyorsun
Halim kalmadı
 
Yarin dudağından getirilmiş
Bir katre alevdir bu karanfil,
Ruhum acısından bunu bildi.
Düştükçe vurulmuş gibi, yer yer
Kızgın kokusundan kelebekler,
Gönlüm ona pervane kesildi.

***

Ateş gibi bir nehir akıyordu
Ruhumla o ruhun arasindan
Bahsetti derinden ona halim
Aşkın bu unutulmaz yarasından.
Vurdukça bu nehrin ona aksi
Kaçtım o bakıştan, o dudaktan
Baktım ona sesizce uzaktan
Vurdukça bu aşkın ona aşkı...
 
Sonu hep hüsran baharların mührüydü Vakitsiz sessizlikler...
Sensizlik mi idi zihnimi yorgun kılan, Yoksa, yokuşlarımıydı bu sevdanın.
Boş bir bekleme odası yalnızlığına bürünen, Fransız saatlerinde hatırlarım gülen yüzünü.
Her bir göz yarasıyla yaşattığım, Çiçekleri yaralı gizli bahçemin tohumu
Kara toprağın beyaz tarlasında ektim sensizliği Ve biçtim çaresizliği...
Evet, hiç bir zaman söyleyememiştim, ne yüreğimin sancısını
Ne de sen giderken ... Neyse,
Zaten bu saatten sonra ne fark eder... Bana kalan yine Sensiz ve sessiz geceler...
 
Kaybolmuş düşlerin ardında
Arıyordum yosun tutan gözlerini
Vuruyordum hayallerime balyozu
Kaldırımların düşmanı olan taşlarında
Ki sen buna ayrılık diyorsun hayatımda
Ama bu yalnızlığın fotoğrafı olabilir sadece
Ürperirken soğuktan o kaldırımın taşında
Sen bilmesin tren vagonu gibidir dostluklar
Peşinden gelir ardı sıra birbirine benzerler

Sanki yan oda gibisin hayatımda
Yalancı yarınların ardında
Oysa başka bir şehirde başka bir dünyada

Yabancılaşıyordu aynadaki resmin
Her geçen gün yaşlanan anılarımda
Dokunulmaz dediğimiz aşk nerde şimdi
Bir denizin karaya vurduğu sahiller demi
Yoksa o denizin üstündeki hayal gemisin demi
Hele birde demir atarsa kalbimin ortasına o gemi
İşte o zaman kalbim delinir ve boşalır
Sana ait olan duygu birikintileri, sevgim

Sanki güneşin aydınlatmadığı şehirlerdesin
Yok, oluyordu ayak izlerin her adımın ardında
Oysa sen değimliydin bana aşkı anlatan sevgimde
 
İyi günde gelmedin
Kötü günde hiç gelme
Seviyorken gelmedin
Sevilmeden hiç gelme
 
Durma Hayal Kur!
Ama Siradan Olmasin Hayallerİn
Bİraz UÇuk Olsun,zor Olsun
Ama GÜzel Olsun
Sen DÜŞÜndÜkÇe Umutlarin CoŞsun
SevİnÇlerİn ÇoĞalsin
TebessÜm Olsun....
 
Senİ GÖrmedİĞİm Sesİnİ DuymadiĞim
Zamani Zamandan Saymiyorum
İÇİmdekİ Aciyi MutsuzluĞu
Tarİf Etmek İstİyorum
Tarİfİ İmkansiz Bir Duygu Yapamiyorum

Öyle Sardinkİ BenlİĞİmİ Hayalİnden Kurtulamiyorum
KaÇip Issiz Bİr Lİmana SiĞinmak
İstİyorum Ama Nafİle Yapamiyorum

Telefonunu Beklİyorum
Saatlerce Saatlerce
Ve BekledİĞİm Şeyde Olmuyor

Gecenİn HÜzÜnlÜ KaranliĞi
ÇÖktÜĞÜ Zaman
Bİrde MÜzİk Çaliyorsa
Usuldan Usuldan
Uyuyamiyorsam Efkarimdan
Bİlkİ Bu Sana KavuŞamayacaĞimin
Korkusundan
 
Hani benim yalnız düşlerim
Karanlığa ortak ettiğim gülüşlerim
Ve sensizlik namına
Katlandığım bunca hasret
İçimde açan zehirli çiçeklere
Yükle geçmişin izlerini
Sen de kaldın kör sokaklarda
Sağır akşamlarda yandın
Vazgeçmedin sandım
Ne bilirim başka dünyalar olduğunu içinde
Sahte sevgilerde kaybolduğunu
Belki unuttuğunu...
Dönmek zor geriye
Dönmek bir o kadar ağır
Paramparça geçmişin izleri
Dönmek
Yüreğimde büyük bir kahır...
Ve solurken ılık rüzgarlarını bu şehrin
Hep bir ışık uzaklarda
Bir şarkı dilimde
Denizler ötesinde, yitik bir sevda
Yaşadığın bambaşka bir dünya...
 
Seni çok seviyorum,her zaman seveceğim
Bir kalbim olsa sana,hep seni vereceğim
Bir gün kaparsak gözlerimizi
Son hıçkırık göklerde buluşturacak bizi...


Tıpkı gözlerinin renginde mürekkebim
Satırlarım bahtımın karanlığında....
 
ArayiŞ
An Gelİr,
GÖzlerİm Takilip Kalir
YalnizliĞinin KaÇamak DÜŞlerİne
İnsanlari İzlersİn
HÜznÜne AliŞmiŞ Şehrİnİn
Çocuksu Özlemlerİ SarmiŞ Caddelerİnde...
Hepsİ Bİr ArayiŞ İÇİnde
KaybolmuŞ Hayallerİnİ Ariyor Sanirsin
Şehrİnİn Kalabalik YalnizliĞinda Sokaklarinin...
GÜn Gelİr Sende Alir BaŞini Gİdersİn
KalabaliĞina KariŞirsin Şehrİnİn
Hayallerİnİ Ararsin Sokak Sokak
Durmadan,usanmadan
Bulana Dek...
 
Nedenİnİ Bİlmelİ YaŞamanin,
DÜŞÜnÜp Sorgulanmali
TÜkenİlen Her An,
YaŞami Basİde Almamali İnsan
YaŞamak DÜŞÜnmek İster
YaŞamak Üretmek İster
Yanİ YaŞamak Emek İster

Sesİmde Tİtrİyor
İsyan Oluyor Her ÇiĞlik
Umut Olmali
YaŞatmali GÜzellİklerİ
Yİtİrmeden O Masum TebessÜmlerİ
Yalansiz,dolansiz,apaÇik Olmali
YaŞamak DedİĞİn...

Masmavİ Bİr GÖkyÜzÜ,
Berrak Duru Bİr Denİz Gİbİ Olmali Mesela
Kİrletİlmeden,
YaĞmalanmadan
TÜm GÜzellİĞİyle Kalmali,
Ve DÜŞlerİmİzde
Hep Öyle Animsanmali
 
*****hİÇ Bİr Anlami Yok YÜreĞİnde Gİzledİklerİnİn********
Hayati Ne Kadar Tutsak Edebİlİrsİn Kİ DÜŞlere
DÜŞlerİ Ne Kadar Tutsak Birakabİlİrsİn Kİ YÜreklere
Unutma!
YÜreĞİne AttiĞin Ve YaŞamaktan KorktuĞun HerŞey
GÜn Gelİr YÜreĞİnde ÇoĞalir
YÜreĞİnde ÇoĞaldikÇa AĞirlaŞir
AĞirlaŞtikÇa YÜreĞİn Onlari TaŞiyamaz Olur
YÜreĞİnİn TaŞiyamadiĞi An İse
YaŞam Sadece Bİr İsyan Olur
Unutmakİ!
HİÇbİr Anlami Yok
YÜreĞİnde Gİzledİklerİnİn
EĞer Onlari Yansitamiyorsa YÜreĞİn...
 
Geri
Üst