∞ Aşk sevdiğin kişiyi herkesleştiriyor z α m α n l α

Ne istedin benden
Seni sevmem mi suçtu?
Hep suçuma ortak olmanı istedim
Ama yoktun…
Yalan….

Yalan sensin…
Yalan tüm sözlerin…
Yalan bana bakan gözlerin…
Şimdi ben aşkın gücünü aldım..
Sen yoksun…

Varlığın ,benliğin yok bende kalmadı…
Sana yetmedim çok olduğum halde
Şimdi ellerinden tutamam
Bırakıyorum seni uçuruma…
Ve hatta itiyorum…

Hani sevgimiz bir volkandı
Hani varya lavlarıyla mutluluk saçan…
Anladım yoksun….

Beni hep mutsuz mutlu ettin…
Sensiz geçen tüm anları hesapladım…
Evet yoksun…
Söyle bana söyle….
Ben neden SENİ hak etmedim…
 
Sen yoksun
deniz yok
yıldızlar arkadaşım
ya bu gece harika bir şeyler olsun
yahut bir bomba gibi
infilak edecek başım.

Ağzımda eski mısralar uzanıp kalmışım
İstanbul minareler odamda gibi
gökyüzü temiz ve parlak
işte kol kola girmiş en mesut günlerimiz
muhalif bir rüzgâr karşı sahilden.

Fosforlu ışıklarıyla gökyüzü bir deniz
havada kanat sesleri
ve çılgın kokular.

Deniz yok
yıldızlar uzaklaşıyor
ben yine yalnız kalıyorum
İstanbul minareler kaybolmuş
SEN YOKSUN.
 
umut ikliminde karanlığın kıyısında
ben seni ararken, sen hep yan sokaklarda
bir o pencereden, bir diğer komşu pencereye
kus olup uçuyordun ansızın...
umutsuz aşkların kalleş bir düşmandan
daha tehlikeli olduğunu bildiğimden
ellerim bos dönüyorum
olmayan evimin masasının başına
kırık bir kalp yangınında
alevsin gözlerimde,
ki, konuşamam, dokunamam
tutamam seni
hayat üç bacaklı sandalye
bir yanda sen, bir yanda ben,
bir yanda ise, yasam kavgası
ve, diğer yanda da yenilgilerin
uçuruma dönüştüğü boşluk
ki, kaybolurum bulamam kendimi
ben akşamları hiç sevmem
ne zaman güneş yatak odamın
penceresine vursa,
karanlığın ihtiyar soluk yüzü
kirpiklerimde asili kalır
kapatır önümü göremem
öksüz bir çocuk edasıyla
ellerimi dizlerime kenetler
sabahın olusunu beklerim
yatağımın üstünde
ama... sen yoksun
gecenin ortasında karanlığı yırtarcasına
öfaaale yağan yağmurlar
alır ***ürür umutlarımı sevincimi
bir bilinmeze...
varlığında yokluğunu yokluğunda
hasretini yasamak ne zor şeymiş
Ey, sarışın bakışlım
yenilgilerin yüreğimde
hüzne dönüştüğü sensiz
akşamlarımı karanlıklar örter ansızın
ama, sen yine yoksun
tenha evimin sessiz kösesinde
kör saniyeler zaman parçalarım
hiç bir acının gözyaşından
daha gerçekçi olmadığını
sana nasıl anlatabilirim ?
bir dostum, gün olur
unutulur en derin aşklar demişti
gel de yasa benimle gör
unutmak nasıl bir duygu
eyy, sarışın bakışlım
ben sevgiyi ve aşkı
tüccar gözüyle değerlendirenlerden
olmadım hiçbir zaman
sevgiyi yasamak için aşkı,
aşkı yasamak için, seni bulmam gerekir.
ama, sen yoksun
 
Ağlar mı güler mi
Sevmez mi yoksa sever mi
Kalır mı bilmem ki
Yoksa kaçar gider mi
Aşk dolu gözleri
Sorsam huyu güzel mi
Doğruyu söyler mi
Melek yoksa şeytan mı, yalan mı
Rüyada aldatan mı
Çocuk mu değil mi
Çok bilmişin biri mi
Böylesi değilse
Aklım hiç ermez diye
Aldırmam kimseye
Yanılsam bile bile
Çıkar yol hangisi
Sevmek mi sevilmek mi
Sarhoşluk mu içki mi
Anlamadım gitti
Çıkar yol hangisi
Sen mi sensizlik mi
Yaşamak mı ölmek mi
 
Bir kıvılcım düşer önce,
Büyür yavaş yavaş,
Bir bakarsın volkan olmuş,yanmışsın arkadaş...
Dolduramaz boşluğunu ne ana, ne kardaş,
Bu en güzel, bu en sıcak duygudur arkadaş...
Ortak olmak her sevince, her derde kedere,
Ve yürümek ömürboyu,
Beraberce elele...
Olmasın hiç,
O ta içten gülen gözlerde yaş,
bir gün yollarımız ayrılsa bile arkadaş...
 
Bu duvarlar yetmiyor bizi ayırmaya bilesin...
Bu parmaklıklar, bu demir kapılar, bu hava, inan...
Bazen bir yumrukta yıkacak kadar güçlü,
Bazen bir serçe kadar güçsüzsem, bir nedeni vardır...
Hangi zorluğu yenmemiş insanoğlu.
Hele taşıyorsa içinde bu insanca sevgiyi.
Güzel günler zorlu duraklardan geçer sevdiğim.
Damla damla birikiyor insan.
Damla damla sevgili...
Bir gün akıp gideceğiz hayata...
Duvarlar yıkılacak, açılacak bütün kapılar bilesin.
Benim yüreğim sensin şimdi, seni vurur durur...
Ve yine damla damla çoğalıyorsun içimde.
 
NE DEDİMSE İNANMA

Ne dedimse inanma
Seni değil kendimi aldatıyorum
Sen istediğin kadar
Varlığın ta kendisi ol
Ölümsüzlüğün ta kendisi
Ben günden güne yok olmaktayım
Bütün ışıkları kaldırıp attım bir yana
Anlamıyor musun
Gökyüzü güneş olsa
Sensiz karanlıktayım
 
ÜZGÜN DEĞİLİM

Üzgün değilim kanmayı öğrendimse
Senden seni kıskanmayı öğrendimse
Gelsin beni çepeçevre kuşatsın o ateş
Yüz yıl yanarım yanmayı öğrendimse.
 
Vazgeçilmezimdin

Yakinlastikça kaybolan
bir kente dönüsürdün
Kesfedilmezim olurdun
içinde yolculuk etsem de...
Günahkar mevsimimdin.

Hiç umut yoktu sende
o yüzden vazgeçilmezdin,
vazgeçilmezimdin...
 
şk

Hayatın hızıyla yaşadık o aşkı
Her şey bir anda başladı
Yaşandı
Ve bitti...

Yan yana gidip de bir süre
Ayrı yönlerde uzaklaşan
İki tren gibi...
 
Ayrıldığımız için pişmanım demişsin,
Ne olurdu sevgilim bana geri dönseydin
Pembe anlar başladı şimdi mevsim bahar
Yanımda yoksan eğer üştüme karlar yağar

Renkmiş ışıkmış umudumda değil
Şimdi ne deniz mavi ne de yapraklar yeşil
Gökyüzüne bak sevgilim hep gökyüzüne
Ay uzansın alnından kirpiklerine

Gökyüzüne bak sevgilim hep gökyüzüne
An eski anıları ağla gönlünce
Ağla ağla ağla gönlünce
Zaman geçti sanki bir rüzgar gibi

Sana dönmez dediler sevdi mi senin gibi
Tam bulmuşken onu böyle bir aşkı
Bana sadece bak şarkısı kaldı
Renkmiş ışıkmış umurumda değil

Şimdi ne deniz mavi ne de yapraklar yeşil
Gökyüzüne bak sevgilim hep gökyüzüne
Ay uzansın alnından kirpiklerine
Gökyüzüne bak sevgilim hep gökyüzüne

Bak bizim şarkımız bu söyle gönlünce
Söyle söyle söyle gönlünce
 
o ye çiğköfte
mis kırmızı çiğköfte
hiç yedinmi sen bir çiğköfte
yemediysen gel hep
yiyelim mis bir çiğköfte
annem yapar bir güzel
üstüne döker pul biber
yanınada limon koydunmu
al sana mis bir çiğköfte
 
TAN VAKTİ
yüzünde bir gülümseme senin
benim nedenini bilemediğim.
senin bilerek gülümsediğin
bir rüzğar olup
esseydi elim....
ellerimde senin gülücüklerin.

oysa doğuşunu beklediğim
bir tan vaktiydi sesin
senin nedensiz yere
benden esirgediğin....
Muzaffer Cura
 
GEÇ KALAN YANIMIZ
en zor yarışıdır belki
bekleyen sevgiliye yetişmek.
yada yaşamın en güzel
yol telaşı!
öyle anlar vardr ki koşturursun
günbür gümbür yüreğinle..
bazen dizlerinin bağı çözülür yorulursun..
zaman la yarıştır yaşam
akıp gider ayağının altından
sen farkna varmadan..

ve geç kaldığında da
üç satırlık özür dizesi.
KUSURA BAKMA!
BEKLETTİM BİR KAÇ SAAT
GEÇ KALAN BEN DEGİLİM
GEÇ KALAN ERTELEDİĞİM HAYAT.
 
GÜZEL BİR İSTASYON MAHKUMU
yanaklarımda iki damla göz yaşı.
yitik bir sevda adına
yıkamaya kıyamadığım.
ve yüreğimde bayramlıkları,
alınmamış bir yoksul çocuğun hüznü..

kafam bir tren.
yükünü boşaltamamış,
uzun yollar yorgunu
güzel bir istasyon mahkumu!

gözlerim çakılı felaket haberlerine Tusunaminin.
dul kadınları,
yetim çocukları dünyamın.
ve onların acıları,
benim göz yaşım.
sulu mektubu yüreğimin
 
BİR KENTE KAR YAĞAR
bir kente kar yağar
kışı çetin
kışı zordur kar yağan kentlerin.
derdi tasası da öyle..
bir başka olur delikanlıları
çelikleşmiş sağlam..

bir kente kar yağar.
sevinir çocuklar.
kartopu düşlerinde
akılları kaygıların ötesi
serceler üşümüş
telaşlı şaşkın..
 
bir kente kar yağar
adam bir şiir okur
"karlı kayın ormanında yürüyorum geceleyin"
dağılmaz efkarı
karanlıkta tutacak bir el arar.
anılarında emanet bir kaban,
eylül darbesinin ağır kışları..
 
bir kente bir karar yağar
bir adam bir şarkı söyler.
"kar da zordur yürümek"
ilişir gözleri yaşlı bir çifte.
Ahmet amca-Zeynep teyzenin kolunda.
düşmeden eve vardılar mı,
şimdilik herşey yolunda.
alıştığımız hep o tedirğin-tatlı telaş!
-yere sağlam bas!
-aman dikkat et!
-aman düşeceksin yavaşşş!
 
kente bir kar yağar
bir adam gözlerini kapatır.
dumanı tütmeyen bir evin bacasına
takılır gözleri..
elleri dokunur bir okul çocuğunun
üşüyen yanaklarına..
bir kömürcü dükkanının önünde üşür.
mahale fırınına girer ısınır..
aklında,eldivensiz gecen çocukluğunun düşleri.
su alan papuçları...
ve bir ayakkabı dükkanın da,
güzel bir gülümseyiş!
her çocuk yüzne yakışan...

bir kente bir kar yağar
bir soru sorar adam.
SİZ HİÇ AYAKKABI İÇİN AĞLADINIZ MI?
 
ELLERİN
tutum ellerini
terlemiş ellerin.
yüreğin fırlamış,kopacak yerinden.

benmiyim,
uykusuz gecelerinin nedeni?

benmiyim nedeni
ellerin deki terin...

benmiyim nedeni?
yüreğindeki o korkunç depremin.
 
Geri
Üst