A'dan Z'ye Tüm Sözleri

KAPİTÜLÂSYON



« ... Kapitülâsyonların hiçbir kısmında istisnayı kabul etmiyoruz. Adlî, malî veya askerî kapitülâsyonların hiçbirini tanımıyoruz. »

....................................26. 09. 1922, Chicago Tribun’un İzmir’e Gönderdiği
Muhabirine Verilen Demeç.

« Bana Avrupalıların ve bilhassa Fransızların doğudaki yararlarından bahsediyorsunuz. Her şeyden evvel şurası bilinmek lâzımdır ki, Büyük Millet Meclisi hükümeti kapitülâsyonların devamını asla kabul etmeyecektir. Şayet yabancı uyruklular eskiden olduğu gibi, bundan sonra da kapitülâsyonlardan istifade etmeyi düşünüyorlarsa, aldanıyorlar. Kapitülâsyonlar bizim için mevcut değildir ve asla mevcut olmayacaktır. Türkiye’nin istiklâli her sahada tamamen ve eksiksiz onaylanmak şartıyla kapılarımız bütün yabancılara açık kalacaktır… »

2.11.1922, Petit Pari***n Muhabirine Bursa’da Verilen Demeç.

« … Millî hududlarımız dahilinde bulunan toprakların bize verilmesinde israr edeceyiz. Ondan sonra, bu topraklar üzerinde tamamıyla, bağımsız, yani kapitülâsyonsuz bir Türkiye yaşamasını istiyoruz. İşte bütün istediklerimiz budur… »
2.11.1922, Petit Pari***n Muhabirine Bursa’da Verilen Demeç

« … Kapitülâsyonların Türk milleti için ne derece nefret edilen birşey olduğunu size tarif edemem. Bunları diğer şekil ve namlar altında gizleyerek bize kabul ettirmeye muvafak olacaklarını planlayan ve hayal edenler bu konuda pek çok aldanıyorlar. Zira, Türkler kapitülâsyonların devamının kendilerini pek az vakitte ölüme sevkedeceğini pek iyi anlamışlardır… »

25.12.1922, Le Journal Muhabiri Paul Herriot’a
 
KIYAFET

« … Her milletin olduğu gibi bizim de millî bir kıyafetimiz varmış. Fakat inkar edilemez ki, taşıdığımız kıyafet o değildir. Hatta millî kıyafetimizin ne olduğunu bilenler içimizde azdır bile. Medeni bir insan bu tuhaf kıyafete girip dünyayı kendine güldürür mü ? »

30.08.1925, Kastamonu’da İkinci Bir Konuşma.

« Devlet memurları bütün milletin kıyafetlerini düzeltecektir. Fen, sıhhat açısından pratik olmak itibariyle, her görüş noktasından tecrübe edilmiş medeni kıyafet giyilecektir. Bunda tereddüde yer yoktur. »

30.08.1925, Kastamonu’da İkinci Bir Konuşma.

« … Tabirimi mazur görünüz. Altı kaval üstü
şişhane diye ifade olunabilecek bir kıyafet, ne millidir ve ne de uluslararasıdır. O halde kıyafetsiz bir millet olur mu arkadaşlar ?
… Medeni ve uluslararası kıyafet bizim için çok cevherli milletimiz için lâyık bir kıyafetir. Onu giyeceğiz. Ayakta iskarpin veya fotin, bacakta pantalon, yelek, gömlek, kravat, yakalık, ceket ve doğal olarak bunların tamamlayanı olmak üzere güneşten koruyan başlık… »

28.08.1925, İnebolu’da Bir Konuşma.
 
KOLORDU KUMANDANI

« … Kolordu kumandanı demek Efendiler, dünyanın her yerinde, her millete, en büyük kumandan demektir. Kolordu kumandanından sonra başka büyük kumandan yoktur… »

14.08.1920, TBMM.
 
KOMÜNİZM

« Komünizm toplumsal bir meseledir. Memleketimizin hali, memleketimizin toplumsal şartları, dinî ve millî ananelerinin kuvveti Rusya’daki komünizmin bizce tatbikine müsait olmadığı kanaatini doğrular bir mahiyettedir… »

6.02.1921, Hâkimiyet-î Milliye.
 
KÖYLÜ

« Türkiye’nin gerçek sahibi ve efendisi, ha üretici olan köylüdür. O halde, herkesten daha çok refah, mutluluk ve servete hak kazanmış olan köylüdür. »

(1922)

« Köylü hepimizin velinimetidir. Bu soylu unsurun refahını düşüneceğiz. »

20.07.1931, Eskişehir’den geçerken. « Zahire ticaretinde ziyan ettiğini » söyleyen Uluçayırlı Hasan Efendi’ye hitaben söylenmiştir.
 
KÖYLÜ KADINI

« Dünyanın hiçbir yerinde, hiçbir milletinde Anadolu köylü kadınının üstünde kadın mesaisi zikretmek imkânı yoktur. »
(1923)
 
KURAN-I KERİM

« Sonra Kur’anın tercüme edilmesini emrettim. Bu da ilk defa olarak Türkçe’ye tercüme ediliyor… »

30.11.1929, Vossische Zeitung Muhabirine Demeç.
 
KURTULUŞ

« Türk milletinin kalbinden, vicdanından sanih ve mülhem olan en esaslı, en bariz arzu ve iman malum olmuştu : Kurtuluş. »

(1927)
 
KÜLTÜR

« Türkiye Cumhuriyetinin temeli kültürdür... Kültür, okumak, anlamak, görebilmek, görebildiğinden anlam çıkarmak, uyanık davranmak düşünmek ve zekâyı eğitmektir. »

(1936)

« … Kültür zeminle orantılıdır. O zemin, milletin seciyesidir. »

16.07.1921, Ankara, Maarif Kongresini Açarken.

« Asıl uğraşmaya mecbur olduğumuz şey yüksek kültürde ve yüksek fazilette dünya birinciliğini tutmaktır.

(1932)

« Kültür, tabiatın yüksek verimleriyle mesut olmaktır. Bu ifade içinde çok şey saklıdır. Temizlik, saflık, yükseklik, insanlık vb. bunların hepsi insanlık niteliklerindendir. »

(1936)
 
LAİKLİK
« Laiklik, yalnız din ve dünya işlerinin ayrılması demek değildir. Bütün yurttaşların vicdan, ibadet ve din hürriyeti de demektir. »
(1930)

« Laiklik, asla dinsizlik olmadığı gibi, sahte dindarlık ve büyücülükle mücadele kapısını açtığı için, gerçek dindarlığın gelişmesi imkânını sağlamıştır. »
(1930)
 
LATİN HARFLERİ

« … Basit bir tecrübe Lâtin esasından Türk harflerinin, Türk diline ne kadar uygun olduğunu şehirde ve köyde yaşı ilerlemiş Türk evlâtlarının ne kadar kolay okuyup yazdıklarını güneş gibi meydana çıkarmıştır. »

1.11.1928, TBMM, 3. Dönem 2. Toplanma Yılını
Açarken.
 
LOZAN BARIŞI


« Lozan antlaşması, Türk milleti aleyhine, asırlardan beri hazırlanmış ve Sevr antlaşmasıyla tamamlandığı zannedilmiş, büyük bir suikastin yıkılışını ifade eden bir belgedir. Osmanlı devrine ait tarihe eşi geçmemiş bir siyasi zafer eseridir. »

24.07.1933, Hakimiyet-î Milliye.



« … Lozan barışı Türk tarihinde bir dönüm noktasıdır. Türk milleti için siyasi bir zafer teşkil eden bu antlaşmanın Osmanlı Tarihinde benzeri yoktur. Milletimiz bununla haklı olarak iftihar edebilir ve Türk milletin yüksek bir eseri olan bu antlaşmanın yüksek kıymetini takdir etmesi lâzım gelen gençliğin bunu mazide yapılmış antlaşmalarla kıyaslanması gerekir. »
 
MALİYE MEMURU

« … Maliye memurları da iç işleri memurları gibi halkla daimî teması olan teşkilâttır. Bunların da, halk ile temaslarında, halk için çalışan bir halk hükümetin tabii niteliği olan azami dikkat ve ihtimam göstermek ve âzami emniyet ve inan vermek özelliklerinin ortaya çıkmasına bilhassa özen göstermeleri lâzımdır. »

1.11.1937, TBMM, 5. Dönem 3. Toplanma Yılını
Açarken.
 
MECELLE

« Efendiler ! Bizim elyevm mevcut olan kanunu medenimiz mecelledir. Bu kanunu medenî takriben yarım asır evvel Cevdet Paşa merhumun taktı riyasetinde bir heyet-î ilmiye marifetiyle tertip olunmuştur… »

1.03.1922, TBMM, 3. Toplanma Yılını Açarken.
 
MEDENİ ESER

« … Dünyada her miletin varlığı, kıymeti, hürriyet ve bağımsızlık hakkı, sahip olduğu ve yapacağı medeni eserlerle orantılıdır. Medeni eser meydana getirmek kabiliyetinden mahrum olan milletler, hürriyet ve bağımsızlıklarından soyutlanmaya mahkumdurlar… »

30.08.1924, Dumlupınar’da Konuşma.
 
MEDENİYET

« … Memleketler çeşitlidir, fakat medeniyet birdir, ve bir milletin gelişmesi için bu tek medeniyete katılması lazımdır… »

29.10.1923, Fransız Muhabiri Maurice Pernot’ya Demeç.

« … Medeniyet yolunda yürümek başarılı olmak hayatın şartıdır. Bu yol üzerinde bekleyenler veyahut bu yol üzerinde ileri değil geriye bakmak bilgisizlik ve gafletinde bulunanlar, umumî medeniyetin coşkun seli altında boğulmaya mahkumdurlar. »
« … Fikrimiz, zihniyetimiz medeni olacaktır. Şunun bunun sözüne önem vermeyeceğiz. Medeni olacağız. Bununla iftihar edeceğiz. Bütün Türk ve İslâm âlemine bakınız. Zihinleri medeniyetin emrettiği şümul ve yükselmeye uyamadıklarından ne büyük felaketler, ne ıstıraplar içindedirler. Bizim de şimdiye kadar geri kalmamız ve sonuç olarak son felaket çamuruna batışımız bundandır… »

24.08.1925, Kastamonu’da Bir Konuşma.

« … Medeniyet öyle bir kuvvetli ateştir ki ona ilgisiz olanları yakar ve mahveder. »

24.08.1925, Kastamonu’da Bir Konuşma.


« … Milletimizi en kısa yoldan medeniyetin nimetlerine kavuşturmaya, mesut ve müreffeh kılmaya çalışacağız ve bunu yapmaya mecburuz. »

26.08.1925, İnebolu’da Bir Konuşma.

« Efendiler, Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran Türk halkı medenidir. Tarihte medenidir, hakikatte medenidir. Fakat ben sizin öz kardeşiniz, arkadaşınız, babanız gibi medeniyim diyen Türkiye Cumhuriyeti halkı, fikriyle, zihniyetiyle medeni olduğunu ispat ve göstermek mecburiyetindedir. Medeniyim diyen Türkiye Cumhuriyeti halkı, aile hayatıyla, yaşayış tarzıyla medeni olduğunu göstermek mecburiyetindedir. Sonuç olarak medeniyim diyen, Türkiye’nin hakikaten medeni olan halkı başından aşağıya dış görünüşüyle dahi medeni ve gelişmiş insanlar olduğunu göstermeye mecburdurlar… »

28.08.1925, İnebolu’da Bir Konuşma.

« Medenî olmayan insanlar, medenî olanların ayakları altında kalmaya maruzdurlar.

10.10.1925, Akhisar’da Bir Konuşma.

« … Fikrimiz, zihniyetimiz medeni olacaktır… »

24.08.1925, Kastamonu’da Bir Konuşma.
 
MEMLEKET

« Memleket mutlaka modern, medenî ve yepyeni olacaktır. Bizim için bu hayat davasıdır. »

(1923)
 
MESULİYET (SORUMLULUK)

« Mesuliyet yükü her şeyden, ölümden de ağırdır. »

1919, Belleten, C. VIII, s. 28.
 
MEYDAN MUHAREBESİ

« … Harb, muharebe, nihayet meydan muharebesi yalnız karşı karşıya gelen iki ordunun çarpışması değildir. Milletlerin çarpışmasıdır. Meydan muharebesi milletlerin bütün mevcudiyetleriyle, ilim ve fen sahasındaki seviyeleriyle, ahlâklarıyla, harslarıyla özet olarak bütün maddi ve mânevi kudret ve faziletleriyle ve türlü vasıtalarıyla çarpıştığı bir imtihan sahasıdır. Bu sahada, çarpışan milletlerin hakikî kuvvet ve kıymetleri ölçülür… »

30.081924, Dumlupınar’da Konuşma.
 

MİLLET


« Bugün vatanımızla bir millî kudret varsa o cereyan, felâketlerden ders alan milletin kalb ve dimağından doğmuştur. »

(1919)

« Millete efendilik yoktur; hizmet etme vardır. Bu millete hizmet eden, onun efendisi olur. »

(1921)

« … Milleti millet yapan, ilerleten ve yükselten kuvvetler vardır : fikir kuvvetleri ve sosyal kuvvetler… »
« Bilelim ki kazandığımız başarı, milletin kuvvetlerini birleştirmesinden ileri gelmiştir. Eğer aynı başarıları, zaferleri ileride de kazanmak istiyorsak, ayni esasa dayanalım, aynı yolda yürüyelim. »
(1923)




« Milletlerin siyasetinde ancak menfaatleri vardır. Kimsenin kimseye dost olmayacağını bilelim. »


(1933)



« Millet sevgisi kadar büyük mükâfat yoktur. »


(1935)


« … Kuvvet birdir ve o milletindir… »


1.11.1937, TBMM, 5. Dönem 3.Toplanma Yılını Açarken.
 
Geri
Üst