Değerli Üyelerimiz sizler için kendimizi sürekli yeniliyoruz. Lütfen 10 saniyede üye olarak bizlere destek olunuz... 😊 Tüm sorunları bize bildirebilirsiniz
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz.. Tarayıcınızı güncellemeli veya alternatif bir tarayıcı kullanmalısınız.
Karanlık düşürmüş ayını masmavi denizin üstüne...
Her yakamoz...
İçimde her geçen büyüyen inançlı sevdamın sevinçli ezgilerinde
sana dökülüyor kelimelerim...
Kalbimin çıkmaz sokaklarına düşen bir ışıksın sen sevgili...
Gece tüm karanlığıyla gelirken üstüme üstüme
bir gülüşünle aydınlanıyor siyaha kesmiş odam...
Koynuma dolduruyorum seni yıldız yıldız...
Bir sözünle duruluyor hırçın dalgalı KARADENİZ'im...
SENİ SEVİYORUM...
Özgürlük rengi gülüşler afişliyorum kentimin duvarlarına...
Soysuz vakitlerin darağacına asıp
kanlı cam kırıklarıyla dolu geçmişimi
tek hamlede infaz ediyorum ihanete yenik acılarımı..
ŞAH diyorum işte kanayan yerlerime.
umudun direnciyle ördüğüm KAlE'lerin aşılmaz yüksekliğinde
MAT ediyorum çirkinlik şahı sancılarımı..
başı dumanlı dağların sevdayla emzirdiği
cesur (b)akışlı coşkun bir nehir dökülüyor KARADENİZ'ime...
Tepeden-tırnağa AŞK kesiliyorum (b)akışının karşılığı...
Seni umudumlaseni direncimle
seni tüm kalbimle seviyorum sevgili...
Taşa değmesin diye yola çıkmış düşlerin
her gün mıntıka temizliği yapıyorum yollarına...
Düştüğün Uzlet_i sancılara koşturuyorum tüm varlığımı...
Seferberlik ilan ediyorum içimde...
Gece yarılarındakulağıma fısıldadığın AŞK kokan sözlerle
huzur dolu uykulara uyuyor ruhum...
SENİ SEVİYORUM
Sabahları açtığım gözlerime
günaydın oluyor gülümseyen yüzün...
Sularımda dürülen dalgalarım tarıyor kumral saçlarını...
AŞK (b)elâ'sıgözlerini bir dem unutmuyorum
yalnızlığımın en ağır zamanlarında bile...
Seni yüreğimleseni düşlerimle
seni dilimdeki türkülerle seviyorum sevgili...
İçtiğin sigaranın dumanındaki halkalara asıyorum özlemlerimi...
Bir uzun hava gibi soluksuz çekişini izliyorum kendimi...
ve altıgen kül tabağında sönüşümü...
Seni canımlaseni kanımla
seni tüm varlığımla seviyorum sevgili...
İhanet düşmüş düşlerimizin karanlığında;
tedirgin zamanlardan çekip çıkardık bu sevdayı...
Sen acılarına ağlıyordun
ben tenimde unutulan yangınlarda yanıyordum...
buluştuğumuz kavşakta bakınca gözlerine
yok saydım tüm acılarımı(zı)...
Şimdi bir koluma özgürlüğümü
diğerine seni takıp yürüyoruz sokaklarda...
Tanı(ya)madığımız hain yüzleri ardımızda bırakarak...
Seni bedenimleseni ruhumla
seni (c)esaretimle seviyorum sevgili...
Dilim(iz)de ıslıkla söylenen sevda türküleri :
"DEMİR KAPlARI YAKIP GElDİM...
AlEVlERİM İSYANDIR...
UMUDU KUŞANIP GElDİM...
SICAKlIĞIM SEVDAMDIR..."
Sensizliğin soğuk ve ürkütücü karanlığında
Seni bekliyorum her gece
Gelmeyeceğini bile bile
Sensiz sessiz ve soğuk
Yine de seni bekliyorum
Çaresizce...
Yıldızlara her gece seni soruyorum
Yüreğim senin adını haykırıyor
Karanlık sessiz ve çıplak gecelerde
Sensiz bilmem bu kaçıncı günüm
Yanındayken bile sensiz
Odam kapkaranlık
Gözlerine dalarken seni düşünmek
Eritiyor beni
Güneşin yakıcı sıcağında
Yüreğim buza kesmiş ısınmıyor
Aydınlığa sürüklüyor hayalin
Senin hayalini kovalıyorum
Sabahın ilk ışıklarına kadar
Şafakta seni görüyorum
Kızmıyorum gücenmiyorum
Çünkü seni şafak gibi seviyorum
Şimdi bana deseler
Nedir arzun nedir dileğin
İnan sen olurdun bebeğim
Tek arzum tek dileğim....
Bir buruk pişmanlık sarınca seni
Aldanmak ne demek anlayacaksın
Çok arayacaksın bir dost elini
Yalnızlık ne demek anlayacaksın
Yakınca içini aşkın ateşi
Sevmek ne demek anlayacaksın
Yalansız aşkımı seven kalbimi
Söylenen yalanlar yıkınca seni
Kırınca ümitlerini
Hatırlayacaksın mazide beni
Yaptıkların için AĞlAYACAKSIN...
zun bir şiir yazmak istedim
Sevgimi herkese anlatmak
Bu sevgiyi herkesle konuşmak
Yağmurla birlikte şarkı sözleri söylemek
Rüzgarla birlikte fısıldamak
Doğan güneşle aydınlatmak
Çıkan ayla tekrar doğurmak
Ve bu sevgiyi hep yaşatmak
Her yeni doğan günle onu yaşamak
Sevda değimliydi bu satırları yazdıran
Sevda değimliydi
Bana aşkımı unutturmayan
O yok olsa da
Bu dünyadan .
Bana söyledi
Her doğan günle beni baştan Yaratan
Hiç eksilmeden hep doldurarak bu sevdayı
Nesilden nesile aktaran
Bir hikayeydi bizi burada gönüllerde tutan.
Meşe ağacından da öteye taşıyan
Söylemekten korkmayın
bu efsane bizi
Hep koruyan.
İçimde bir ümit var onun için burdayim
Belki gelirsin diye senin için burdayim
Vakit çok geç olsa da gönlüm mahzun kalsa da
Yine ayni masada senin için burdayim
Burada izlerin var
Islanmis gözlerin var
Verdigin sözlerin var
Onun için burdayim
Inan ki sensiz canim mutluluga düsmanim
Affet beni pismanim demek için burdayim
Elini elime alip öylece bir an kalip
Sana son kez sarilip ölmek için burdayim
öksürerek uyanıyorum yine
ciğerlerim kopuyor sanki
alacağım nefes kayboluyoriçim daralıyor
hırıltılı bir sesle küfür ediyorum hastalığıma
doktorlar içkisigara desede
umurumda olmuyor...
yoldaşlarımı yarı yolda bırakamam
benimle birlikte son ana kadar yaşayacak onlarda
oda rütubetlitavan yarınlarım gibi simsiyah
masanın üstünde akşamdan kalma 1 duble rakı
yarım kavun ve bir parça ekmek..
hemen yanıbaşımda sigara paketi içinde 2 dal dermansız sigara
radyo akşamdan açık kalmış herhalde
Zeki Mürenden birşeyler çalıyor cızırtılı bir şekilde
seni ben ellerin olsun diyemi sevdim...
mermi gibi fırlıyorum yataktan...
sigaramı ceketimi bi çırpıda alıyorum...
ve sabah ezanıyla atıyorum kendimi istanbul'a
arkamdan ev sahibim madam Eleni sesleniyor
ceketimin yakalarını kaldırıp hızlıca devam ediyorum yoluma...
biriken kirabiriken umutlarbiriken sevdalar
hepsi kaybolduhepsi yokoldu
hatırladığım kadarıyla kira parasını meyhanede yemiştim
ya umutlarım ya sevdalarım?
onlar?
onları kim aldı benden?
adımlarımı hızlandırıyorum
hava soğuk dünden kalma yağmur birikintilerine basıyorum
her bir su damlası ayrı yere dağılıyordu
kimi ise bana tutunuyordu
paçalarımı ıslatıyordu...
dudaklarımda tuzlu bir tat belirdi
neolabilirdiki bu?
istemiyordum gözyaşlarımı
nefret ediyordum onlardan
hep boşa akıttım onları
hep gidenlerin ardısıra akııttım onları...
cebimdeki sigarayı hırsla çıkarttım
tek nefeste yarılandı sigaram
hayatım gibi erken yarılandı sigaramda
girdiğim sokaklar yabancı
etrafıma bakıyorum anlamsızca
nerdeyim acaba?
kiminleyim?
daha fazla ilerleyemezdim
oturdum bir kaldırıma
başım avuçlarımın arasında
yaşlar artık yere iniyor
biriken yağmur damlalarına eşlik ediyor yaşlarım
bu yaşta bu hastalık çok zorluyor beni
korkuyorum tanımadığım yerlerde öylece serilip gitmekten
üstüme gazetelerin örtülmesinden....
nereye kadar diyorum kendime nereye kadar?
bu korku nereye kadar
yerimden kalkacak halim yok artık
alın artık beni burdan
alın beni yanlızlıklarımdan
bu yük ağır geliyor artık bana
sensizlik ağır geliyor..
belki bir gün geleceksin
hiç ummadığım bir anda
yine başını omuzlarıma yaslayıp
seni seviyorum diyeceksin
üşüyen ellerimi
yine ısıtacaksın ellerinle
gözlerim gözlerinde buluşacak
eskisi gibi
sevgi pınarları akacak
çöl olan kalbimde
ve ben
sende unuttuğum
mutluluğu senden geri alacağım
belki hayal olacak bu satırlarım
mazime karışacaksın belkide
ama son nefesimde
şahadet gibi
dudaklarımda ismin
gözlerimde hayalin
sonsuzluğa gideceğim seninle.
Şimdi mutluysak eğer ve gülümsüyorsak her güne ve
aldırmıyorsak geçen saatlere kötülükler uçurumlar
soğuk geceler ve yalnız günler geride kaldıysa ve
kattıysak yüreğimizi yüreğimize
aynı anda nefes alıp veriyorsak
gözlerimiz yalansa günahsa başkasına
Bu bizim eserimiz..Haklı çıktı bak iç sesimiz..
Sen ' ben'im ben ' sen 'sin. İkimiz bir'iz.
ve ben çok sevdim ikimizi..
Sessiz Çırpınışlar İçimde
Dalga Dalga gelen fırtınaya inat
Denizde yol almaya çalışan bir sandal gibiyim..
Bulmak istedim yolumu
Çizmek istedim.
Hayata kafa tutmak için.
Bir çok şeyini sevmek istedim memleketimin.
Ekmeğini
Suyunu
Havasını...
Hiçbir şey yapamadım.
Çaresizdim.
Hep aklıma getirdim yeni bir yol açmalıydım.
Ya da yoldan çekilmeliydim.
İlk sevgilimdi kitaplar.
Çocukluğumun aşkıydı hatta.
Ama
büyüdükçe pislenen
ve
Cinsel Egolardan ibaret olmaya başlayan aşklar gördüm.
Aşkla ilgili soru soruyorlardı anketlerde.
"Ne tür ilişkiden hoşlanırsınız?"diye
Ve sunulan seçenekte tek gecelik ilişki....
Yaşamak istedim her şeye rağmen...
Gözlerimden yaşlar akıyordu.
Herkesin benle dalga geçmesine izin veriyordum.
Çünkü böyle bir dünyada neye kafa tutabilirdim ki?
Neyin doğruluğunu savunabilirdim daha fazla.
Aşklara ihanet karışabilirmiydi.
Bu nasıl olurdu da aşkın içinde geçerdi.
Şimdi zaman kaybını anımsatıyor bana aşk.
Kimse kimseye teslim olmuyor.
Oysa aşk sadakattir...
Suyun Üstünde Mısralar
Dün gece parçaladı bir aslan kafesini
Bir gönül sonsuz ufka yol aldı kartal gibi.
Fırtınam! Başucunda duyunca nefesini
Otuz yıllık bir ağaç eğildi bir dal gibi.
Tatmak için enginin şi'rini dalgalarla
Kalbimiz göğsümüzde ayrı bir şeydi yarda.
İki taş heykel oldu vücudumuz kenarda
Ruhumuz enginlere açıldı sandal gibi.
Sonsuzluğun sırrına ererek biz denizde
Sonsuzluğu yaşatmak istedik sevgimizde
Saçımız ağarmadan toprak olunca biz de
Gezecek maceramız dillerde masal gibi.
Yine yorgun bir gece
Uyku gözlerimden hasretine firar etti.
Güneşin doğuşunu gözlerinde izlemek için.
Ne zaman doğacaktı güneş
Ve ne zaman ufuktaki yerini alacaktın.
Uykularım firardaydı da
Özlemler çoktan voltalarda
Mahpusluğun seranatındaydı.
Yoktun! Sevgili
Vuslat prangaları
Zaten yar diye koynuna almıştı.
Bana hasretin
Bana gelmezliğin kalmıştı.
Sensiz geçen bir gece
Ve sana yazılan bir şiir daha.
Kalemim yüreğim
Kağıdım sen..
Yüreğim seni söylüyor
Ben hep sana yazıyorum...
Ağırdır Sevmelerim!
Masumdur benim sevmelerim
Gül yüzüne gül tenine hastır
Hatta gülden bile hassastır
Ah! .....seni görmeyince
Nasıl da yastadır
Sevmelerim.
Boş umutlara secdeye vardırmaz
Yalnızlar mabedinde ibadet yaptırmaz
Hatta günahın benim olsun!
Elmanın aşkıyla cennetten kovulmaz
Benim sevmelerim...
Harbidendir seviyorsam eğer
Paketlenmiş ayrılıkları hediye etmem..
İhanet şerbetinden bir yudum içtirmem
Yüreklidir benim arzularım kor etmez ateşi.
İhtiras köprüsünden zevkü sefaya geçirtmem...
Hani anlayamazsın öyle
Seni seviyorum... diye dökülmez
Her daim boş cümlelerle...
Yalnızlığın rehavetinden bitap
Kadehte izi kalan bir tat... değildir
Zafer edasıyla vazgeçilmez öyle
Asildir benim sevmelerim...
Peki ya senin sevmelerin!
Efendim... Duyamadım!
Yok yok...iyisimi sen vazgeç
Ağır gelir sana....benim sevmelerim...
Islak bir sokakta bulursun kendini
Yüreğin taş..dudakların yok
Yaşadığını zannedip yürümek istersin
Ellerin titer..gözlerin dolar
Yüreğinde ne varsa yaş olup akar gözlerinden
Üşüdüğünü zannedersin; ölmektesindir
Sıkı dur yüreğim buna
"A Y R I L I K" derler..
Çok şey öğrendim geçen üç yıl boyunca
Alt katında uyumayı bir ranzanın
Üst katında çocukluğum...
Kağıttan gemiler yaptım kalbimden
Ki hiçbiri karşıya ulaşmazdı.
Aşk diyorsunuz
limanı olanın aşkı olmaz ki bayım!
Allah’la samimi oldum geçen üç yıl boyunca
Havı dökülmüş yerlerine yüzümün
Büyük bir aşk yamadım
Hayır
Yüzüme nur inmedi yüzüm nura indi bayım
Gözyaşlarım bitse tesbih tanelerim vardı
Tesbih tanelerim bitse göz yaşlarım...
Saydım insanın doksan dokuz tane yalnızlığı vardı.
Aşk diyorsunuz ya
Ben istemenin allahını bilirim bayım
Çok şey öğrendim geçen üç yıl boyunca
Balkona yorgun çamaşırlar asmayı
Ki uçlarından çile damlardı.
Güneşte nane kurutmayı
Ben acılarımın başını
evcimen telaşlarla okşadım bayım.
Bir pardösüm bile oldu içinde kaybolduğum.
İnsan kaybolmayı ister mi?
Ben işte istedim bayım.
Uzaklara gittim
Uzaklar sana gelmez sen uzaklara gidersin
Uzaklar seni ister bak uzaklar da aşktan anlar bayım
Süt içtim acım hafiflesin diye
Çikolata yedim bir köşeye çekilip
Zehrimi alsın diye
Sizin hiç bilmediğiniz bilmeyeceğiniz
İlahiler öğrendim.
Siz zehir nedir bilmezsiniz
Zehir aşkı bilir oysa bayım!
Ben işte miraç gecelerinde
Bir peygamberin kanatlarında teselli aradım
Birlikte yere inebileceğim bir dost aradım
Uyuyan ve acılı yüzünde kardeşimin
Bir şiir aradım.
Geçen üç yıl boyunca
Yüzü dövmeli kadınların yüzünde yüzümü aradım.
Ülkem olmayan ülkemi
Kayboluşumu aradım.
Bulmak o kadar kolay olmasa gerek diye düşünmüştüm.
Bir ters bir yüz kazaklar ördüm
Haroşa bir hayat bırakmak için.
Bırakmak o kadar kolay olmasa gerek diye düşünmüştüm.
Kimi gün öylesine yalnızdım
Derdimi annemin fotoğrafına anlattım.
Annem
Ki beyaz bir kadındır
Ölüsünü şiirle yıkadım.
Bir gölgeyi sevmek ne demektir bilmezsiniz siz bayım
Öldüğü gece terliklerindeki izleri okşadım.
Çok şey öğrendim geçen üç yıl boyunca
Acının ortasında acısız olmayı
Kalbim ucu kararmış bir tahta kaşık gibiydi bayım.
Kendimin ucunu kenar mahallelere taşıdım.
Aşk diyorsunuz ya
İşte orda durun bayım
Islak unutulmuş bir taş bezi gibi kalakaldım
Kendimin ucunda
Öyle ıslak
Öyle kötü kokan
Yırtık ve perişan.
Siz aşkı ne bilirsiniz bayım
Aşkı aşk bilir yalnız!
Biliyormusun benim seni sevdiğimi
Bilmiyorsun tabi bilsen bile ben kimim ki
Senin adını duyunca heyecanlanıyorum baştan
Ama sonra düşünüyorum kimim ki ben
Seni her gördüğümde düşünüyorum düşünüyorum
Sana nasıl hitap ettiğimi düşünüyorum ama ben kimim ki
O lafların yokmu beni eriten
Ama onlar bana değilki ben kimim ki
Ben bunu yazıyorum şu an sana
Ama sen bunu okurmusun okumazmısın o bile şüphe
Sende haklısın; ben kimim ki
Yüreğimi söktün benden
Bir laf istiyorum senden ama ben kimim ki
Sana sesleniyorum diyorum
Ama bunu sen bilmiyorsun doğru ya; ben kimim kİ
Benim gittiğim yerde ölüm var
Benim gittiğim yerde asla dönmemek var
Benim gittiğim yerde ne yalaka var
Nede koruyucu benim gittiğim yerde
Tek bir gerçek var
Oda sensin sennnnnnnnnnn
senin yüreğin!!!!!