-ιмρσѕѕιвℓє <αтα>' Şiir Arşivi

HAYKIRSAM
Hangi şiire başlasam suskunum sana
Dağ göğsünde bir kaya diliyle suskun
Güneşte kavrulan bir kum tanesi
Çatlayan dudaklarım oluyor her gece
Yağmura suskun yaşamaya suskun
Haykırabilsem
Belki bir nehir köpürebilir sesimde
Silinebilir kuraklığın bütün izleri
Upuzun çöller vadileşebilir içimde
Ahh bir haykırabilirsem....
 
ANLIYORUM ŞİMDİ
İçimdeki güllerin boynu bükük
Bir zaman kalakalıyorum öylece
Saatlerce bakıyorum
Boş duvarların belli belirsiz yerlerine
Bir şeyler düşünüyor gibiyim
Buğulu gözlerle
Oysa beynim boş fikirsiz düşüncelerle
Herkes bir şeye üzüldüğümü biliyor gibi
Oysa bir isim koyamıyorum acıma
Ne beni biranda apansız yıkan
Nelerden sonra anlıyorum gittiğini
İçimdeki güller ağlar ben ağlarım
Şimdi anlıyor gibiyim
Biranda iradesiz oluşumu
Yıkılışımı dertlerimi
Meğer ne çok sevmiş
Bu deli gönül seni
Oysa ardına bakmadan gidenlerden
değil miydik
Ölenleri gözümüzden yaş akmadan
gömenlerden değil miydik
Biranda iki duygu taşıyamaz
yürekler derdim
Bir yanda ölümüne sevgi
bir türlü kopmayış
Şimdi sende yaşıyorum
Ve galiba seni şimdi anlıyorum.....
 
KAYBEDİŞLERDEYİM
Sessizce senden kalanlarımı topladım
Dağınıktı...
O kadar yalnız çaresizdi ki eşyalar
Okşayarak dürdüm onları
Sebepsiz fırtınaların anlamı yok
Yok boş sevmelerin tadı
Büyük kaybedişlerdeyim ben
Sadece üzülürüm...
Anılarımın esrikliğiyle yıkılırım.
Bana kalır mısın
Ufak ellerinle gel
Uzaklara gitme
Irama gözümdeneksilme
Dağılırım....
 
ON ADIM KALA
Şehre on adım kala
Yelkenleri suya düştü zamanın
Ardısıra dağıldı bulutlar
Ve ben
Yürümeyi öğrendim koşmadan
Suçlu bulundum yeniden
Aşk'a düşmeden
Ve tutmadan ellerimden yüreğime dokunan
Geceye kanat çırpan kuşların kanatlarından
Müebbet beklentileri yazdım
Sevdim seni yıldızlı zamanların suskunluğundan
Yasaklandım tamda şehre on adım kala
Amede on adım kala...

On adım kala şehri terketti acılarım
Sana olan saygımdan
Yüzümde çizgilertenimde rüzgar yanığı
Çocukluğumu bıraktım ateşler içinde
Doğduğum yeri yaşamadan
Şehre on adım kala
Aşk'a doyamadan
Duvarlara kazıyıp geçen yılları
Uğurladım bulutları
Yanarken şehrin ışıkları
Dikdörtgen betonları çektim içime
Kapattım geceyi sana sevdiğim
On adım kala
Yalnızlığa terkettim hatıraları.....
 
BUNALIMLI GÜNLER
Adına yazılmış
bestelenmeyi bekleyen şiirlerim
Kimseye söylenmemiş
Başında isminin geçtiği
ardı ardına ortaya çıkmayı bekleyen
cümlelere anlam katacak kelimelerim var
Smekten yana
umut kırıntıları dahi kalmayan
bu yürekte
Senin için yeşermeyi bekleyen
umutlarımhayallerim var
Gülen gözlerini katık ediyorum
Tebessüme muhtaç günlerime
Çocuksu hallerini katık ediyorum
En bunalımlı günlerime...
 
MUSİKİ
Ölümü düşünüyorum
O büyük yalnızlık içindeyim
Kulaklarımda duymadığım bir musiki
Kaskatı kesilmişim kalbim durmuş
Artık hiç bir şeyi görmüyor gözlerim
İçimde ne bir umut ne yaşama zevki
Elim ayağım buz gibi olmuş
Ölümü düşünüyorum
Kulaklarımda duymadığım bir musiki...
 
Çok su verilince ölür ya çiçekler
Çok ağlarım çürür gözlerim gidersen eğer
Ben senin gül bahçende oyunlarıyla mutlu
Ve affedilmeyi çok seven yaramaz bir çocuğum

Sen ne güzel güldün solmuyordun
hem çok seviyordun hem beni yormuyordun
Çiçekler.. çiçekler sdikçe büyür
Gitme diyorum sana gitme çiçeklerim benimle ölür

Buralardan Gitme Buralar gitsin sen gitme
Buralardan gitme buralar gitsin sen gitme
Gitme çözecekse biri gidecekse buralar gitsin
Sen gitme... Sen gitmee

Sen ne güzel güldün solmuyordun
hem çok seviyordun hem beni yormuyordun
Çiçekler.. çiçekler sdikçe büyür
Gitme diyorum sana gitme çiçeklerim benimle ölür

Buralardan Gitme Buralar gitsin sen gitme
Buralardan gitme buralar gitsin sen gitme
Gitme çözecekse biri gidecekse buralar gitsin
Sen gitme... Sen gitmee
 
BİR SENİ ERTELEYEMEDİM
Güneşli bir öğleden sonra yaşıyordum
Yağmurlardan bir kaç gün önce
Bedenimi ve ruhumu öyle kaptırmıştımki sana
Fark etmeden ertelediğim işlerim çoğalmış
Evimi unutmuşum çiçeklerim solmuş
Güneşli bir öğleden sonra
Ertelediklerimi yeniden kendim gibi hayat verdim
Ve penceremin kenarında
Elimde kahvem unuttuğum sokağıma daldım
Arnavut kaldırımları dedikleri
Taş örgüleri izledim saatlerce
Ve üzerinden geçen insanları
Belkide basit ama kocaman bir huzur vardı içimde
Kulağımda huzuruma huzur katan hoş bir müzik
Gözlerimde bilindik bir dalgınlık
Tüm bir öğleden sonraya neler sığdırmıştım
Yine sığdırdıklarımın içine
Yine bir seni koydum
Güneşin ışıltısı gibi ışıltılıydın içimde
Her ne kadar seni her düşündüğümde
Ömrümden ömür alıp gitsende...!!!
Huzurla aynadaki kendime günaydın demelerimi özledim
Ve aynı günün gecesine elimdeki kitabımı keyifle bitirip
Gecenin karanlığında acı çekmeden
Uykuya dalışlarımı özledim
Ertelediklerimi anımsadım
Bir tek seni erteleyemedim...
 
SENSİZLİK
Uykuların kaçar geceleri
Bir türlü sabah olmayı bilmez
Dikilir gözlerin tavanda bir noktaya
Deli eden bir uğultudur başlar kulaklarında
Ne çarşaf halden anlar ne yastık
Girmez pencerelerden beklediğin aydınlık
Kapanır yatağına çaresizliğine ağlarsın
Onun unutamadığın hayali
Sigaradan derin bir nefes çekmişçesine dolar içine
Nasıl bir duygu birgün sende anlarsın....
 
SENSİZLİK
kırık dökük bir bahar sensizlik
yeşeren yaprakların yerinde
sararmış otlar var
sensiz baharımda
ağaçlarda çiçek açmıyor
sen yoksun diye
güneş bile zamanlı zamansız açıyor
düşüncelerim gibi
içimden aglamayı öğrendim
sesiz çığlarımı sadece ben duydum..
sana söyleyecegim kelimeleri tekrarladım
unutmayım diye.
öyle çok oldu ki benden gideli...
bir bahardı gittiğinde
hen hala aynı baharı yaşıyorum
geldiğinde hiçbirşey değişmesin istiyorum
yaşlandığımı görme diye....
 
Bulutlara yazarım adını istersen........................................
Unutulmaz bir destan yaparım ikimizi............................
Resmini çizerim dağların üzerine......................................
Ceza da çekerim hiç suçum yokken...................................
Ulaşamadığım sevdam beni bir dinlesen........................
Bilmiyorum neymiş suçum gerçekten..............................
Elim kırılsın seni incittiysem....................................... .....
Günahım yoksa bu işkence neden?..................................
Üzülüyorum elimde değil anla beni...............................
Müsade istiyorum biraz ağlamaya senden ........................
 
seviyorum diye haykırıyorum..
en dipsiz bir kuyunun en dibinden..
nasıl duyursam sesimi bilemiyorum...
seviyorum diye haykırıyorum..
esefki duyanım yok başka kendimden..
nasıl duyursam sesimi bilemiyorum...
seviyorum diye haykırıyorum..
esefki duyanım yok başka kendimden..
nafile duyan olsa bile kim kurtarabilirki hasretinden...
seviyorum diye haykırıyorum..
en dipsiz kuyunun en dibinden..
ne olur yeter artık dayanamıyorum...
 
Pardon..
Bir dakikanı alabilir miyim aşk?
Biraz soru sorup susucam
Sen öyle yaparmışsın hep kanatırmışsın yarınları
Ben insanlara mı sana mı inanıcam ??????
 
Bu nasıl ayrılık bu nasıl veda
Gözlerin kal diyor dudakların git
Bakışın anahtar gözlerin kilit
Ellerin aç diyor dudakların git.
***************************
Ayrılık; dönüşü olmayan nehir
Yalnızlık yıkılmış bomboş bir şehir
Kaç sevda kül oldu böyle kim bilir
Gözyaşın kal diyor dudakların git.
**************************
Gidersem bir daha dönmeyeceğim
Kalırsam kalbime yenileceğim
Çözemedim seni delireceğim
Gözlerin kal diyor dudakların git.
***********************
Duvardan insin mi resimlerimiz
Yabancı olsun mu isimlerimiz?
Ya o deli dolu gecelerimiz
Anılar kal diyor dudakların git.
**********************
Bu roman da biter belki birazdan
Ne aşklar yıkıldı gururdan nazdan
Ağlıyor besteler yine hicâzdan
Şarkılar kal diyor dudaklar git...
 
AŞK DEDİĞİN KARŞILIKSIZ OLMALI
Ne zaman ta derinden sevsem bir kadını
Ezilmeli yeni açmış gülleri kalbimin
En güçlü zehir olmalı aşk dediğin
Alkol gibi damarlarıma yürümeli
Sarmalı her yanımı gece olunca
İçimde bir çıbancasına büyümeli
İnsan sevince her gün bir kez ölmeli
Her gün bir başka yerine saplanmalı o kurşun
Yollara düşmeli perişan deli divane
Erimeli potasında o garip var oluşun
Artık uzakbir anıdır huzur ve sükun
O büyük yangın başlamışsa yürekte
Bir gün gelir de bu çaresizliğin
Aranır bütün tesellisi ölmekte
O yerde smek de yalan sevmekte
Nereye baksan dizboyu karanlık
Boşuna bir ışık arama göklerde
Her şeyinle aşkın içindesin artık
Böyle gitgide derinlere çeker o bataklık
Orada ölümsüz olur nice kara sevdalı
Sevmek hiç smeden; korkunç güzel
Aşk dediğin karşılıksız olmalı ...!
 
Aşk hak edenin olmalı...
Yalanıriyayınankörlüğüiki yüzlülüğü
ruhta şeytana satabilecek her şeyi
ipe çekmeli......
Herkes yalanda buluşuyorsa
bir başına çekip dağlara çıkacak
kadar yürekli olmalı....
Şu üç günlük hayatı efeler gibi
dik onurlu alnı açık yaşamalı....
Can denen emanet mücevheri
günü geldiğinde değerinden düşürmeden
sahibine teslim edebilmeli...
YOKSA!!! ölümden korkuyormusunuz ???
 
puslu gönül biraz
belki buğulu...
lokmalar mı acı?
bilemem...
hepsi düğüm düğüm boğazıma dizili...
zindanlara mühürler vurmuş aşk tüm kapılar kapalı...
giripte uzanmak istediğim hangi yürek varsa hepsi yaralı...
kimisi mazisine küskün kimi de içten içe acılı...
 
Neden olmadı ????
Belkide şanslı değilim
çareler tükendiğinde aradım... yoktu bir kapı aralığı..
eğer bir demden sığabilseydi yüreğim
belkide olmayacaktı bu kadar ağrılı
iniltilerle fısıldayan sessiz nidalarımın bu çığlığı
benim kulaklarım dayanamazken nedir senin bu yüreğinin sağırlığı?
ağlamaya özenmek neymiş? sanki saplamak tene bıçağı
özlem işte o! işte o tenin cektiği acı
ellerim tirek ama gönlüm aç gözüm karalı
çok değil yeterdi bana bir parça da olsa mutluluğun kırıntıları....

çok üşüdüğümü hissettim
evet! evet çok üşüdüm...
çok değil be tipi yüreklim! çok değil...
senden istediğim damla kadar vefaydı
çok özlemişti belliki yüreğim mutluluğu
belkide bu günlerde gülmek için bir nedenin yokluğu...
şimdi;
bir parça mutluluk alabilir miyim…?
yanlış anlamayın
parası neyse öderim
canımda olsa karşılığı...
 
bir avuç su olsam
senin yüzünde son bulsam
tenine değsem
ellerini ıslatsam
ben seni hisserim
ya sen ....
sen beni ancak sönen sigaranda
biten kadehinde
kapanan lambada düşünürsün
bitmeyen yanlızlığında
bense her gün tenide bir avuç suyum oysa.....
bi hissedebilsen beni.......
 
adını kahrettiğim gecelere yazdım
sonsuzluga resmini çizdim
bir çift güvercine umut bağladım
BARIŞ koydum adını
sana yolladım
gelecekler biliyorum
o gün anlayacaksın beni
ne kadar özlendiğini
sensizlik kara
sensizlik acı
sensizlik bensizlik...
öyle yalnızım kiii
uçmadılar mı daha sana doğru
gelmediler miii
nerdesinnnnn
barışmak mı zor
kör olmamak mı
ben aynı durakta bekliyorum seni
yine gece yolcusu .........
 
Geri
Üst