2
EXE RANK
-Pepee *
Fexe Kullanıcısı
“Fenerbahçe'nin, Trabzonspor karşısında ille de yüksek yüzdeli bir Alex'e ihtiyacı var. Kaptan'ı rahat ettirmek de Emre'nin performansıyla ilintili. Yani Emre mutlaka oynamalı”.
1- Trabzonspor maçı öncesi Emre ve Gökhan Gönül’ün oynayıp oynamayacakları belirsiz. Bu iki oyuncunun yokluğu veya varlığı, Fenerbahçe’yi nasıl etkiler? Kocaman böyle bir maçta iki yıldız oyuncusunu oynatmamayı göze alabilir mi?
Gökhan, olağanüstü bir performans gösterdiği 2008’den bu yana sürekli bir düşüş içinde. Geçen yılın ikinci yarısında biraz sorumluluk almıştı ancak oyunu dahi yetenekleri ölçüsünde sıradandı. Bugün sahada olmadığı zaman eksikliği hissedilmiyor. Bu, böyle bir yetenek için acı verici bir durum. Emre’nin durumu ise farklı. O pozisyonda eldeki oyuncular arsında en iyisi hâlâ Emre. Yani iki yönlü oyuna hâlâ en yatkın oyuncu o. Trabzonspor’da Zokora sahada olmayacağı için o bölgede üstünlüğün kimde olacağı ve Alex’i rahat ettirmek, Emre’nin performansıyla ilintili. Muhtemelen Aykut Kocaman iki oyuncuyu da sahaya sürer ama Emre’yi sürmek zorunda.
2- Bu sezon deplasmanlarda başarılı sonuçlar alamayan Fenerbahçe, özellikle son haftalarda sadece Alex’in ayaklarına bakar oldu. Bu da bir deplasman, hem de Trabzon’da. Sadece Alex yeter mi?
Eğer Zokora sahada olsaydı Trabzonspor’un Şampiyonlar Ligi’nde uyguladığı iyi planı bu maçta da uygulaması mümkün olacaktı. Alex, Zokora’nın karma markajına girecek, Fenerbahçe’nin ileride top tutma yüzdesi düşecekti. Şimdi durum biraz farklı. Trabzonspor hâlâ maçın favorisi ama Zokora’lı oyun kadar değil. Alex’in rafine oyunu skor üretebilir. Ama ne olursa olsun Fenerbahçe’nin başını ağrıtacak olan kontratak yapamayışı olacak. Buna uygun bir şablonları yok. Ayağına topu alan doğaçlama bir şekilde koşuyor ve topu Alex’le buluşturmaya çalışıyor. Bunun sonucu olarak bu sene değil kontradan gol atmak, kontra geliştiremeden sezonu bitirme noktasına geldiler. Aykut Kocaman’ın asıl çözmesi gereken bu. Buna karşılık son vuruş yüzdesi düşük olmakla birlikte Trabzonspor ligde kontrak yapabilen iki takımdan biri (İBB’yle birlikte.) Bu durum Kocaman’ın işini zorlaştırıyor. Kontra yapan bir takıma karşı oyunu önde kabul etmek zorunda. Yani evet! İlle de yüksek
yüzdeli bir Alex’e ihtiyacı var.
3- Trabzonspor-Fenerbahçe maçları, gerginlik bakımından Fenerbahçe-Galatasaray derbilerini pek aratmıyor. Şimdi buna bir de şike davası eklendi. Bu atmosferde ortaya nasıl bir futbol çıkar?
Fenerbahçe-Galatasaray maçı ülkenin en büyük şehir derbisiyse, bu eşleşme de Türkiye’nin en büyük ‘ülke derbisi’dir. 70’lerin sonu 80’lerin başındaki iki kutuplu ligin iki kutbu bu takımlardı ve hâlâ bu çekişme sürer. Misal; eskiden beridir Fenerbahçe, Trabzon şehir merkezinde pek kalmayan tek takımdır. Buna şimdi şike davası da eklendi. Elektriği yüksek bir maç olacağı kesin. Ama bir olay çıkacağını hiç düşünmüyorum. Futbol açısından Trabzonspor’un hissedeceği baskı daha yüksek olacaktır. Fenerbahçe bunda sonra hiç deplasman kazanmasa da kendisini avutabileceği bir sezon yaşamış olduğunu düşünebilir. Ama Trabzonspor için durum farklı. Bu maç puan durumunun yanı sıra şehir için geçen seneki şampiyonluk yarışının son noktası olması açısından çok önemli. Bu ekstra baskı demektir. Ve bunu şimdiden hissedebiliyorsunuz.
4- Aykut Kocaman, sezonun en önemli maçını oynayacaklarını söylüyor. Gerçekten bu önemde mi Trabzonspor karşılaşması? Fenerbahçe kaybederse ne olur, kazanırsa ne olur?
Hocanın bunu söylerken ne düşündüğü ve neye angaje olduğu çok önemli. Eğer deplasman fakiri takımının Play-Off’ta ne kadar şansı olabileceğinin bir göstergesi olması açısından bunu söylüyorsa haklı. Fenerbahçe, bu yıl deplasmanlarda ne oyuna hakim olabildi, ne de defansif stratejide kontratak yapabildi. Sistem, Kadıköy dışında çalışmıyor. Bu maç da Play-Off için son gösterge. Fenerbahçe bir deplasman planı ortaya koyup bunu uygulayabilirse şansı olduğunu herkese gösterebilir. Yok eğer Kocaman bu maçın manevi yönüne gönderme yaparak oyuncularını motive etmeye çalışıyorsa, bu da anlaşılır bir yöntemdir. Ama takımı baskı altına da alabilir.
Mehmet Demirkol / FANATİK.
İlle de Alex mutlaka Emre

1- Trabzonspor maçı öncesi Emre ve Gökhan Gönül’ün oynayıp oynamayacakları belirsiz. Bu iki oyuncunun yokluğu veya varlığı, Fenerbahçe’yi nasıl etkiler? Kocaman böyle bir maçta iki yıldız oyuncusunu oynatmamayı göze alabilir mi?
Gökhan, olağanüstü bir performans gösterdiği 2008’den bu yana sürekli bir düşüş içinde. Geçen yılın ikinci yarısında biraz sorumluluk almıştı ancak oyunu dahi yetenekleri ölçüsünde sıradandı. Bugün sahada olmadığı zaman eksikliği hissedilmiyor. Bu, böyle bir yetenek için acı verici bir durum. Emre’nin durumu ise farklı. O pozisyonda eldeki oyuncular arsında en iyisi hâlâ Emre. Yani iki yönlü oyuna hâlâ en yatkın oyuncu o. Trabzonspor’da Zokora sahada olmayacağı için o bölgede üstünlüğün kimde olacağı ve Alex’i rahat ettirmek, Emre’nin performansıyla ilintili. Muhtemelen Aykut Kocaman iki oyuncuyu da sahaya sürer ama Emre’yi sürmek zorunda.
2- Bu sezon deplasmanlarda başarılı sonuçlar alamayan Fenerbahçe, özellikle son haftalarda sadece Alex’in ayaklarına bakar oldu. Bu da bir deplasman, hem de Trabzon’da. Sadece Alex yeter mi?
Eğer Zokora sahada olsaydı Trabzonspor’un Şampiyonlar Ligi’nde uyguladığı iyi planı bu maçta da uygulaması mümkün olacaktı. Alex, Zokora’nın karma markajına girecek, Fenerbahçe’nin ileride top tutma yüzdesi düşecekti. Şimdi durum biraz farklı. Trabzonspor hâlâ maçın favorisi ama Zokora’lı oyun kadar değil. Alex’in rafine oyunu skor üretebilir. Ama ne olursa olsun Fenerbahçe’nin başını ağrıtacak olan kontratak yapamayışı olacak. Buna uygun bir şablonları yok. Ayağına topu alan doğaçlama bir şekilde koşuyor ve topu Alex’le buluşturmaya çalışıyor. Bunun sonucu olarak bu sene değil kontradan gol atmak, kontra geliştiremeden sezonu bitirme noktasına geldiler. Aykut Kocaman’ın asıl çözmesi gereken bu. Buna karşılık son vuruş yüzdesi düşük olmakla birlikte Trabzonspor ligde kontrak yapabilen iki takımdan biri (İBB’yle birlikte.) Bu durum Kocaman’ın işini zorlaştırıyor. Kontra yapan bir takıma karşı oyunu önde kabul etmek zorunda. Yani evet! İlle de yüksek
yüzdeli bir Alex’e ihtiyacı var.
3- Trabzonspor-Fenerbahçe maçları, gerginlik bakımından Fenerbahçe-Galatasaray derbilerini pek aratmıyor. Şimdi buna bir de şike davası eklendi. Bu atmosferde ortaya nasıl bir futbol çıkar?
Fenerbahçe-Galatasaray maçı ülkenin en büyük şehir derbisiyse, bu eşleşme de Türkiye’nin en büyük ‘ülke derbisi’dir. 70’lerin sonu 80’lerin başındaki iki kutuplu ligin iki kutbu bu takımlardı ve hâlâ bu çekişme sürer. Misal; eskiden beridir Fenerbahçe, Trabzon şehir merkezinde pek kalmayan tek takımdır. Buna şimdi şike davası da eklendi. Elektriği yüksek bir maç olacağı kesin. Ama bir olay çıkacağını hiç düşünmüyorum. Futbol açısından Trabzonspor’un hissedeceği baskı daha yüksek olacaktır. Fenerbahçe bunda sonra hiç deplasman kazanmasa da kendisini avutabileceği bir sezon yaşamış olduğunu düşünebilir. Ama Trabzonspor için durum farklı. Bu maç puan durumunun yanı sıra şehir için geçen seneki şampiyonluk yarışının son noktası olması açısından çok önemli. Bu ekstra baskı demektir. Ve bunu şimdiden hissedebiliyorsunuz.
4- Aykut Kocaman, sezonun en önemli maçını oynayacaklarını söylüyor. Gerçekten bu önemde mi Trabzonspor karşılaşması? Fenerbahçe kaybederse ne olur, kazanırsa ne olur?
Hocanın bunu söylerken ne düşündüğü ve neye angaje olduğu çok önemli. Eğer deplasman fakiri takımının Play-Off’ta ne kadar şansı olabileceğinin bir göstergesi olması açısından bunu söylüyorsa haklı. Fenerbahçe, bu yıl deplasmanlarda ne oyuna hakim olabildi, ne de defansif stratejide kontratak yapabildi. Sistem, Kadıköy dışında çalışmıyor. Bu maç da Play-Off için son gösterge. Fenerbahçe bir deplasman planı ortaya koyup bunu uygulayabilirse şansı olduğunu herkese gösterebilir. Yok eğer Kocaman bu maçın manevi yönüne gönderme yaparak oyuncularını motive etmeye çalışıyorsa, bu da anlaşılır bir yöntemdir. Ama takımı baskı altına da alabilir.
Mehmet Demirkol / FANATİK.
İlle de Alex mutlaka Emre