|| Aşk Şiir Arşivi ||

6
EXE RANK

LegendsNeverDie

Fexe Kullanıcısı
Puanları 0
Çözümler 0
Katılım
1 Şub 2009
Mesajlar
6,222
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
34
LegendsNeverDie
sensın benım dogan gunesım
benı saran,ısıtan,yakan,
ıcıme kadar ısleyen
sensın benım karanlık geceyı aydınlatan
ayım ve yıldızlarım
sensın gulum;
benı duygusallıga ıten,aglatan,dusunduren
benı delı yapan,arzularımı cıldırtan
sensın bana;
yasama sevıncını veren,sevmesını ogreten
anıden hıc olmadık anda
guzel bır sarkı soyleten
dalıpta hayal kurduran
yuce allah'a sonsuz dualar ettıren
benı hırslı yapan sonrada korkutan
sensın,ılk ve son umudum
ozlem duydugum,baglandıgım
ugruna oldugum
sensın;
mavı denızde,ufukta gordugum
hayallerım
sensın;
cılgınca ıstedıgım,
sevdıgım...
 
Aşk dediğin nedir ki
Tenden bedenden sıyrık
Çocukların içinde
Yaşadığı bir çığlık

Aşk dediğin nedir ki
Histen nefesten varlık
Umutsuzluk içinde
Karanlığa son ıslık
 
Uzun bir yol var aramizda
Bir ucunda sen bir ucunda ben
Bir ates yanar bagrimiza
Atesi sen külü ben
Ümit isigi parlar gönlümüzde
Aglatan sen aglayan ben
Hasretlik sarkilari söylenir hergün
Söyleten sen söyleyen ben
Askimiz dile geliyor mektubla
Kagidi sen kalemi ben
Beklerim hergün kavusmamizi
Ümitle sen sabirla ben.
 
Yağmurlar öperdi yanaklarımdan
Sen yoksun diye
Kimler bırakıp gitti
Martılar bile ağladı arkandan
Seneler okşadı saçlarımdan
Kıskanırdın sigaramı
Hiç düşmezdi diye dudaklarımdan
Saklardın her seferinde
O iki kelimeyi
Belki şımarırım diye ,kulaklarımdan
Sana koşmak istedim
Prangalar tuttu ayaklarımdan
Sen yoksun yine
Elimde bir kadeh şarap
Aklımda son sözlerin
Kadehler değil beni sarhoş eden
Beni sarhoş eden gözlerin...
 
ne kotu bılıyor musun?
Senınle konusamamam,
ellerını tutup;
su ıcımde kopan fırtınayı anlatamamam
sevdıgımı;
hem de delıce sevdıgımı soyleyememem
kendımı anlatamamam kotu
yasadıgım yogun duyguları
sana verememem kotu,
dudaklarında olmamak kotu,hem de cok
saclarını oksayamamak,
beraber sarkı soyleyememek,
sana muhtac oldugum bır anda;
sarılıp aglayamamam kotu
anladın ya;
sensız hersey kotu.
Ama umut var degıl mı?
Gelecegın umudu var, senı gormenın,
doyasıya opmenın,beraber kahkahalara bogulmanın.
 
Karanlığa basa basa yürüyorum….
Yol bomboş….
Etrafta ürpertici bi sessizlik…
Tüm yalnızlar kuytu köşelerinde…
Tüm kalabalıklar bibaşına kalmış….
Gözlerim kamaşmakta…
Gelen ışıksa bile….
Görmek istemiyorum…



Karanlığa basa basa yürüyorum….
Ve nedensizliğe bata çıka….
Nefes olsam varmıştım hedefe….
El olsam sıkılmıştım….
Sevmek sahipsiz bi sevginin kendisini….
Tüm samimiyetle…..
Bir ezgi duyarım her adımda….
İçten….
Bir mızıka çalmakta sanki….
Dinlemekteyim ruhuma sarılmış.…
Baktığım bastığım karanlık….
Gördüğüm gözler asılı olduğum…
Duyduğum beklediğim çelme sehpama…
Son dakikada güldüğüm hayal….
Duygular….
Zincirli….
Aşkın ellerinde kelepçe…..
Ayakları gömülü toprağa…
Lakin…
Sevmiş bulundum….
Karanlığa basa basa yürüyorum…
Ağzımda aynı şarkı….
Gene aklımdasın…
Seni seviyorum...
 
Ertelenmiş sözler var dilimde
Buruşmuş bir kâğıdın içinde duygularım.
Gecikilmiş bir aşk yazılı köşeye atılan kâğıtta
Hiç bir şey için geç değil belki
Belki, şimdi tam zamanı.
Bir de yürek sözden anlasa...



Hergün bir sonrasına ertelenir itiraflar
Bir kaçış ki, bu insanı kendinden eder
Sorular döner beynimin içinde
Beynin içinde satır satır işlenir duygular
Bir gün sonraya ertelenir hergün.



Bir yaprağın yere düşüşü gibi olabilsem
Ağır ağır süzülsem herşeyin farkında olarak
Bir şelale gibi olsam
Coşkunca düşsem arzularımın yüreğine
Korkularımı erteleyebilsem bir anlığına
Hergün koskoca bir yaşam ertelenir oysa.



Sözcüklerin ucuna yüklüdür yaşam
Kendimin kendimle savaşı bu
Kendimle ertelenmiş sözcüklerimin savaşı
Korkularımızın esiri olmuşuz
Ertelenmiş bir yaşam var sırtımızda
Ertelemiş sevdalar yaşarız
Ertelenmiş dostluklar
Ertelenmiş kendini buluşlar.



En çokta yüreğimizdeki parıltıları erteleriz.
Oysa sevmek, daha kolay gözükür korkmaktan.
Sevsek hesapsızca,
Aşık olsak ertelemeden yüreğimizdekileri.
Sözcükler aksa billur bir su gibi
Ertelemesek yaşamımızı.



Belki olacak ertelemesiz yaşayışlar
Bir umut ışığı yanar yürekte
Umudu erteleriz bu sefer
Umudu erteleriz bir sonraki güne.
Ertelenmiş bir umudun sırtına yüklemişiz korkularımızı
Ertelenmiş sözcüklere saklamışız yüreğimizi
Ertelenmiş bir varoluş yaşarız.
 
Zaman geliyor bir korku içimde
Sana değil kendime ulaşamamak
Sen içimde
Sen yüreğimde
Sen ruhumda
Ya ben nerede
Yorgun düştü ruhum bu kaçışlardan
Yorgun düştü ruhum bu savruluşlardan
Hissetmek ruhunu ruhumda
Ama girememek içine
….
Seni mi seviyorum
Seni sevmeyi mi seviyorum
Ben sensizliğe mi aşık oldum
………………
Ne yüreğimdeki sana ulaşabiliyorum
Ne sensiz bir yer bulabiliyorum
Gecelerde deniz dalgalarına katıp
Aldın yüreğimin sensizliğini
Yakamozların ışığında
Ay ışığının hüznünde
Taşıdın deli yüreğine katıp
Senli okyanuslara
….
Şimdi gece isyanda
Şimdi ay isyanda
Şimdi yakamoz karanlıkta
Bir tek sen yoksun bu savaşta
Ben kayboldun okyanusta
Sevda yenik deniz dalgalarında
………………
Duymasam da söyle bana
Kaybettiğim beni
Yüreğimin sensiz sığınağını
Bana geri verebilecek misin
Yüreğimin sensiz sığınağında
Ya sen üşümeyecek misin
 
boğazın sesini elime almış koşuyordum
kuş sevişmesi gibi bir üşüşme dilimde
sanki ne kadar cümle varsa yanlış yolda
rüzgara yüz veriyor şeytan uçurtmaları
haziran günü kızılı demliyor deniz
ufuk çizgisinde duruyordu kallavi bir İstanbul akşamı
hepimiz uygunsuzuz aşka mola vermek için
cebimde öksüz bir sancı
imlası bozuk bir aşk
terlemiş buruşmuş imgeler
adına çok acemi akrostiş bir ağıt

tam da o gün

ilk defa resmi bir aşk için beyaz kağıt kullanılmış
göğsün ağacın gölgesine yatmış güvercin
rüzgar hayalinde ellerim
saçlarını vaftiz eden bir keşiş
aşkın iman saatine gelmiş öpüşmüyoruz
yalan…
ben senin nefesine bile dokunmadım

sesin ruha hicran çağırır suskunlukta
kum tanesi ayıklatıyor zamanın bornoz tepsisinde romantizm
bir martının özgürlüğünü kiralıyoruz
simitçi ile martı ana baba ayrı deniz üstü kardeşler
bense oraya nefesler kadar yakın
mesafeler kadar uzak
bir kirpik oynaşmasında
yazık, ziyan bir yanlızlığım

tam da o gün

uzak kaldırımlarda yürüyen aylak senfoni
sarhoş deminden yukarı sıvışırken sesime
neden unutuldum budalası bir tayyare
hin diye çakılır zihnime
ölümsüz olmak isterim
gider ayak sırtımı okşayan rüzgara
ara sıra yalayacak bir duvar bırakmak
mülkümdür sokak
fersah fersah deniz ekerim
yani bir ömrü yutmak için ne gerekiyorsa var

tam da o gün

bakışına mevsim iliştiriyorum
yani olur ya kuru bir sağanakta kavruluruz
sevdalı şairliğimin keşfi yani
hani konuşmadığım bütün anların zarfı göz kapaklarım
bir çift mektup
sapana koyar kıvırım acemiliği

-mevsimin adı neydi? Hani şu içinde olduğumuz
toplamaya çalıştığım anın düşürüyorum mazgallara
ve denk gelişi hayatın
aşka dost kalışımız
matematiksel bir delirme sadece

tam da o gün

tesadüfün böylesi ancak şiirde olur
adımın manasını öğrendiğim an
anladım biz anlamadığımızı severiz
bir şey sayarız anlamsızlığın gizini

Balat’tan yukarı şarap sersemi adımlarla
süslüyorum duvara yazılı ilk mısramı
-kavuşmalar insan yüreğinin sıcağıdır
hafif kaçıyor
yükünü çoktan tutmuş
üst komşuna
belli ustalıklı ayrılmış adam
boyasından belli
gece bile başka ışıldıyor ona
no woman no cry

tam da o an

insan sadeleşmesinde
acıyor kalabalığımız
dünya keyfince yörüngesinde yalnız
 
Hiç bir eylül tutanağında geçmemişti adımız
hiç mor menekşe vurmamıştık biz
siz doğurana kadar aşkı, kadını tanımamıştık.

yasak sevişmek üzereyiz
kıpkızıl bir ğöğ düşmek üzere


şarabın suyunda ekmekle buluşan her günah
afaroz ediyordu kardelenleri


’bir el silah sesi!
bir kız çocuğu daha vuruluyordu’


Tanrı yağdırmak istediği şey için kararsız
masmavi biçimsiz bir gökyüzü kent
kül rengi kar...

yarı lodos çıkarması bedenim
ilk fener ile tamamlanıyordu

deniz susamış
tek tük ayak sesleride dağılmıştı


Dünya özğürlüğünü iki bacağının arasına almıştı


ve tutanaklara mülteci geçiyordu adımız
şubat vapuru
simsiyah bir vesikalık çalmıştık
 
elime bir harita geçince ilk baktığım,
senin olduğun şehir olur.
geçtiğimiz yerler,
aramızdaki mesafe...
ve yine ilk sen gelirsin aklıma,
bir hikaye duysam bir yerde,
iki kişiyle ilgili.
dalıp gider bazen gözlerim sonsuzluğa.
seni düşünürken bulurum kendimi.
en ilgisiz şeylerin seni hatırlatması bir yana;
bütün rüyalarımda mutlaka sen de olursun.
hiçbir şey yapmasan da,
bir kenara oturur durursun..
en küçük mutluluklarımı bile
seninle paylaşmak için beklerim.
birazcık canım sıkılsa
seni arar yine gözlerim.
birini güzel bulduysam eğer
sana benziyordur mutlaka.
bütün kırmızı saçlılar
güzel olacak değil ya..
sonra sadece sen sevdiğin için
sevdiğim olur bir şehri,
bir şarkıyı, bir rengi..
içimden gelmeyen bir şey söylemedim hiç sana.
hatta içimden gelip de söyleyemediklerim oldu.
"canım" diyemeyip yuttuğum yumru...
canım, her şeyim..
susuşlarım hep seninle doldu.
elâ gözlerinde, dünya kayboldu...
 
yine daldım
gözlerim odaklandı
baktığım her yerde sen vardın
bakıyordum
görenler düşüncelisin bu sabah dediler
oysa ben gözlerim kapalı
sadece seni seyrediyordum..
yüreğim de uçtu gitti içimden
bilmem ki nereye?
bir afeti canın sevgisine
öyle hasretim,özlemlerdeyim ki..
senden başka yardımcım yok Yüreğim;
konduğun yerlerde görürsen eğer
Benim yerime ona söylersin,
söylersin değil mi?
“Sevgiyi taşımak değil,hasreti çekmek zor
Yaşamak değil, ölüm değil
Sevdiğini özleyip de görememek zor” diye
 
Biraz Uzak Dur Benden Bugün
Hic Bir Söz Söyleme, Duymasın Kulaklarim Dediklerini
Bakma Gözlerime Öyle,
***ürme Beni Uzaklara, Hayaller Ucusmasin, Umutlar Dogmasin Yeniden..

Gülmek Istemiyorum Bugün, Icimden Gelmiyor Iste Öylesine Gülümsemek...
Sadece Biraz Sessizlik,
Sadece Biraz Sensizlik Aslinda..

Acma Gönlümün Penceresini, Yine Gelip Oturma Kalbimin Bas Kösesine..
Sadece Sus Biraz Öyle
Ve Bakma..
Yine Gideceksin Cünkü O Yüzdendir "Gelme" Deyişim.

Zor Oluyor Artik
Imkansiz Gibi
Aci Veriyor..

Gidisinin Ardindan Kendimi Avutamamak Zoruma Gidiyor
Birine Baglanmak; Benim Olmadigini Bile Bile Benimsemem Gücüme Gidiyor
Farkindayim, Aci Olan Bu: Herseyin Farkindayim
Ben Sana Aidim Ama Biliyorum ki Sen Bana Ait Degilsin
Gitmek Istediginde "Dur" Deme Lüksüne Sahip Degilim Ben
Ama Geldigin de Gidecegini Bildigim Halde, Kendimi Biraz Daha Bitirecegimi Bildigim Halde, Sana "Git" ' de Diyememek Agir..

Gelme Diyemem, Biliyorsun
Ama Anla!
Gelme ki Yine Gitmeyesin...
Bakma ki Gözlerini Yine Benden Cekmeyesin..
Gülümseme ki Bir Daha Beni Gülüsünle Kandirmayasin
Git Demiyorum
 
Biliyorum
Sen yine bu akşam o bomboş odanda
Onu düşüneceksin
Onu arayacak titrek ellerin
Onu düşleyecek gözlerin
Deli yağmurlar gibi düşecek özlemin avuçlarına
Gelmeyeceğini bile bile

Biliyorum
Sen yine bu akşam o bomboş odanda
Onu bekleyeceksin
Dudaklarında unutamadığın o isim
Yanıbaşında yırtamadığın o resim
Ve en paslı bıçaklar gibi umutlar yüreğinde
Dönmeyeceğini bile bile

Biliyorum
Sen yine bu akşam o bomboş odanda
Onu arayacaksın
Hasreti mum gibi eritecek seni
Çarpacak yüreğinde dev boyu bir yalnızlık
Ve bir batmış geminin kaptanı gibi bakışların ufukta
Görmeyeceğini bile bile

Biliyorum
Sen yine bu akşam o bomboş odanda
Onu anacaksın
Dilinde hüzünlü bir şarkının son satırı
Bir gün gibi yaşayıp bütün yılları
Özlem nöbetine tutulup ağlayacaksın
Çaresizliğini bile bile

Oysa ben
Yine bu akşam bekar odamda
Seni düşüneceğim
Seninle dolduracağım yalnızlığımı
Sigara dumanlarında gözlerin yakacak gözlerimi
Kırık kadehler gibi dökülüp kalacağım pencerelerden
O zehir şarkılara inat
Yine seni bekleyeceğim
Onu sevdiğini bile bile..
 
kırık bir aşk.............hikayesi bu...
..umutsuzluklarla..........ve hüzünle dolu...
güneşinden yoksun; umut, bulutlar ardında
gökyüzü kapkaranlık ve biz burada ışıksızız
yollar aşılamaz türden, ufuklar bizden uzak
.bugünler mutsuz ve yarınlar çok umutsuz
...amaçlar belirsiz ve araçlar çok yetersiz
.....görüşebilmek zor, görüşmemek zor.
.........sevebilmek ve de sevilebilmek,
............ne kadar mümkün sence?
...............ne kadar olası bu düş?
..................birleşebilir miyiz?
.......................sen-ve-ben
.........................bir gün!
 
Her şeyi sana yazdım...
Seni de her şeye...

Kalemler tükettim, tükenmeyen hasretle...
Ucundan dökülen aşkla, umutla, çığlıkla...
Belki de nefretle...

Her umuda avuc açtım...
Sen dilendim...
Aşktan harap bir dilenci şimdi yüreğim...

Her şeyi sana yazdım...
Seni de her şeye...
Hayallerimin paragraf başlarına...
Umutlarımın parantez içlerine...
Kalemler tükettim tükenmeyen hasretle...

Her şeyi sana yazdım,seni de herşeye...
Binlerce kez okudum her gün bir ilkokul defterinden...
Binlerce kez okudum
Seçebilmek için seni soru işaretlerinden...
Seni ezberledim hergün karmakarış yazılar içinden...

Sana da kendimi yazdım...
Bana ait harflerle...
Farklı alfabelerle...

Herşeyi sana yazdım...
Herşeye seni yazdım...
 
Seni şiirlerimde seviyorum
Ne bir yalan var içerisinde ne de bir çıkar
Doğru yok, yalan da…
Gelmeni beklemiyorum satır aralarında
Git’i kullanmıyorum bile
A harfinden ev yapıyorum sana
Bahçesine papatyalar dikiyorum
Seviyor la başlarsan beş yapraklı yazıyorum şiirlerimi.
Seninle komşu kelimelere cümleler ***ürüyoruz
Kadere inat geleceği kendi kalemimizle yazıyoruz.
Gerçekte sensizim biliyorum
Ama ben seni şiirlerime çaldım, yalan dünyadan
Dedim ya ben seni şiirlerimde seviyorum.
Şiir yazmak sen demek benim için
Ayrılık yok aramızda
En uzun yol iki cümle arası
Bilemedin iki satır arası
İşte bu yüzden şiir yazıyorum
Ben seni şiirlerimde seviyorum
İnan hiç birinin sonuna nokta koymuyorum
 
Hayatimi sana bagladim.
Sarkilarda "sen" varsan dinliyorum.
Dudak izin varsa kadehte içerim
Ama yoksa ayak izlerin yollarda
Sokaga bile çikmiyorum.
Eger olacaksan rüyamda
Uyurum...
Yoksan, olmuyorsan
Sabaha kadar uyumuyor
Seni düsünüyorum.
Sigaramda adin yazili
Her nefeste seni içime çekiyorum.
Eger yazmiyorsa adin
Sigara bile içmiyorum.
Saatim seni göstermiyor diye
Ona bile bakmiyorum.
Zaman nasil geçiyor
Sabah nasil oluyor, bilmiyorum
Ama çaresini buldum
Sensiz günes dogmasin diye
Perdeleri açmiyorum.
Her günüm "SANA MAHKUM"
Senden uzakta ama
Seninle yasiyorum
 
Bir damla gözyasina
Bin damla kanim feda
Aglama
Akmasin gözyaslarin
Akacaksa bile sevinçten aksin
Kalbin mutluluga kansin
Aglama
Sen gülümsün, baharimsin
Hep gülmeye layiksin
Aglama
Birak benim kanim aksin
Son damlasina kadar
Senin ugruna
Yeterki sen aglama
 
Dokunma Bana...
Sen varken gücüm olurdu.
Zaman akmadan dururdu..
Hatırlasana...
Hani aşk seni yormuştu..
Yolun sonuna koymuştu.
Dokunma bana.
Şimdi eskiye döner mi?
Dönse de buna değer mi?
Cevaplasana.

İnsan aynı durur mu?
Ayrılık kolay oyun mu?
Dokunma bana.
Artık ben vazgeçtim..
Yalnızlığı seçtim...
Her şey bitti anlasana..
Dokunma bana, dokunma bana
 
Geri
Üst