∞ Aşk sevdiğin kişiyi herkesleştiriyor z α m α n l α

tutarmısın ellerimden sana sonsuz güvensem..
severmisin beni sana aşığım desem...
bir tutam mutluluğa açım doyururmusun beni sevgi sözcüklerinle..
kırmızı bir gül değil pahalı bir hediye değil
yoluna canımı sersem alırmısın beni sonsuz aşk bahçene..
herşeyim olurmusun kalbim seninle atsa..
sarılır okşarmısın saçlarımı aşkım aşkım diye koşsam sana
bende diyerek tamamlarmısın seni seviyorum diye haykırsam..
bitanem olurmusun benim
senin için ölümlerle karşı karşıya gelsem
azraile meydan okusam senden başkasına bakmasam..
nefesinle uyanıp hayalinle uyusam..
beni severmisin ? senin için ağlasam
gözyaşlarımı silermisin..?
 
Saat kaçı vurdu bilmiyorum.Zaman sadece senli günlere ayarlanmış. İşte bir gün daha bitti. Sensiz geçen son günler olacak insallah bu günler.Artık ağlamak yok her gece sabaha kadar uyumamak yok yalnız kalmak yok. Ellerim ellerinde gözlerim gözlerinde olacak ve yeni doğan günü beraber karşılayacağımız sabahlara varacağız.Gözlerimizi birbirimiz yanında acacağız.Ve her zaman öpücüklerle uyandırılacağım.

Biliyor musun bebem? Kendimi hiç bu kadar mutlu hissetmemiştim.Yaşamı bu kadar seviceğimi hiç düşünmemiştim. Her sabah uyandığım zaman dualar edip yüzüm gülerek yataktan kalkacağımı düşünmezdim.

Ama hayatıma sen girdin gireli her güne huzurla uyanıp mutlulukla günü bitiriyorum. Yüzümden her daim gülücük eksik olmuyor.Ne iyi ettin de hayatıma girdin ya...Sen yüreğimi istila eden En özel işgalisin düşüncelerimin! Seni düşünmek sevgini hissetmek titretiyor içimi

Hayatımın en zor anında çıkıp gelmiştin.Öyle bir girdin ki yaşantıma ömrümün dönüm noktası oldun be aşkım.Umutsuzluk mutsuzluk ve acılar bir anda terketti beni ve sürgün yüreğimi. Sadece gerçek sevgiler kaldı bana. Sürgün olan bu yürek seninle sevmeyi de ögrendi yeniden.Seninle dünyanın en güzel duygusunu yaşadım. "AŞK" Ah aşkkk ne kadar güzel şeysin sen.Aslına bakarsan güzel olan sen değilsin.Seni gerçekten yaşatmayı başaran.Yani .. yani HERŞEYİM

Yüreğimin VAZGEÇİLMEZİ DOĞAN GÜNEŞİM GÖKYÜZÜNDE PARLAYAN YILDIZIM
 
Her sabah aynı güne uyanıyoruz seninle..
Güneşin yakıcılığının suyun serinliğini hissediyoruz birlikte
Pencereyi açıp aynı gökyüzünü görüyoruz...
Çiçeklerin kokusunu çekiyoruz içimize.
Yüreğimiz aynı heycanla atıyor
Işık saçıyor gözlerimize...
Parkta sokakta oynayan çocuklara bakıp onların yüzündeki doyumsuz mutluluğun tadını alıyoruz ikimizde...
Sonra biryerlere yetişmenin telaşını yaşıyoruz özenle giyinip düşüyoruz yollara...
Kentin kalbalığı gürültüsü.tozu dumanı arasında varıyoruz gideceğimiz yerlere...
 
Gün yavaş yavaş çekilirken tatlı bir yorgunlukla tutuyoruz evin yolunu..
İçimizdeki huzuru tarif edecek kelime bulamıyoruz
Aynı aaaifle yiyoruz akşam yemeğini
Kahkahalarla birlikte dökülüyor şarkının sözleri dudaklarımızdan
Sonra bir flim izliyoruz
Birlikte gülüyoruz birlikte ağlıyoruz birlikte korkuyoruz...
Bir kitabın satırları arasında kaybediyoruz kendimizi
Yavaş yavaş kapanıyor gözlerimiz
Yüzümüzde yine o aynı gülümsemeyle dalıyoruz
Her gece aynı uykuyu uyuyoruz seninle
KİLOMETRELERMİ?
SADECE AYRINTI...
uzaktaki aşıkların tek farkı km lerdir onlar herzaman beraber herzaman yanyanadırlar
 
Ellerim ellerini tutmalı sevgilim
Uzaklara gitmeli seninle peşinden
Hayata tutunmalı bir gülüşünle
Sevmeli her şeyi tek bir sözünle
Uğruna ölmeli yeri geldiğinde bile
Yeniden yeşermeli sevgisi en derinden
Ağlamak yok bundan sonra
Her zaman sevinç olacak yarınlarımızda
Tut ellerimi sevginle sar beni
Gözlerim gözlerinden geçmeli
Öyle ki sevgimizi herkes bilmeli...
 
Seni özlemeyi en çok ben bilirim hiç yakınmadım seni özlemekten. Üstelik sana kavuşamama ihtimali işlenmemiş soğuk bir taş gibi önümde dikilip dururken. Sana dokunamamak yüreğimi böylesine acıtırken. Yinede bil ey yar bil ki ben yüreğimi kanırtan bu acıya inat dokunmadan tenine saatlerce sevişebilirim seninle..
Sensiz kalmayı kaldıramıyor yüreğim kısa ayrılıklar bile kederimi arttırıyor hüzün dolu geceler yaşatıyor bana. Seninle birlikte olmanın tadını almışım bir kere bundan vazgecemiyorum. Alışkanlık değil bu her alışkanlık terkedilebilir birgün oysa sen benim yaşam kaynağımsın insan hayatından vazgecebilirmi.. Özlüyorum seni özlemin büyüdükçe büyüyor içimde. Durduramıyorum kavuşucağımız anı bekleyerek geciyor zamanım. Hiçbirşey zevk vermiyor bana sen yokken. Sen yokken sıçrayarak uyanıyorum geceleri yanıma bakıyorum yoksun. Tekrar gözlerimi kapıyorum dönüp duruyorum sabaha kadar. Sensizken her güne yorgun uyanıyorum tadım yok işte anla…
Oysa yanımdayken sen günün tüm yorgunluğunu unutuyorum. Sohbetimizin aaafi dokunmalarımızın sihri yaşanan tüm olumsuzlukları silip ***ürüyor huzurla dalıyorum uykuya. Seninleyken sadece birkaç saatlik bir uyku bile ertesi günü sapasağlam geçirmeme yetiyor. Sevgilim olduğunu var olduğunu bilmek yetiyor bana.
Dönüceksin biliyorumda dayanamıyorum ne yapayım. Zamanı seninle sadece seninle geçirmek varken aşkımızı büyütmek tutkuyla yaşamak varken beklemek çok zor geliyor inan. Şimdi olsa diyorum çıksam işten gitsem yanına yemek yesek birlikte bir iki kadeh şarap içsek o içse ben baksam heyecanlı heyecanlı anlatsa yaşadıklarını. Sonra güzelliğinden bahsetsem şımartsam onu boğazın kıyısında yürüsek birlikte yağmur üzerimize yağsa üşüsek sarılsak birbirimize ısınsak tenimizin ateşiyle. Ama yoksun işte bu gecede sensiz gececek ve ben ne şarap içeceğim ne yediğim yemekten zevk alacağım. Bu gece sevgilim bir fırsatını bul ve üzerinde şehir ışıklarının dans ettiği denize bak. Kokusunu içine çek. Beni hissedeceksin çünkü ben ne zaman sensiz kalsam denize bırakıyorum yüreğimi sana ulaşması için. Çünkü seninleyken atıyor yüreğim. Haydi sevgilim gel al yüreğini öyle gel..
 
gözlerimin açık olduğu her an
seni goruyorum
yanımda olmadığın zaman
sadece seni düşünüyorum


hayal bile olsa rüyalarımda
seninle birlikte oluyorum
bütün gizli olanlar senin yaptıklarında
bunun için seni sensiz yaşıyorum


gökler senin için ağladığında
seni göklerde arıyorum
kendımle yalnızlığı paylaştığımda
aklıma bir tek seni koyuyorum


aşkın anlamı sen oldugunda
gözlerim bir tek seni arıyor
kalbim bir tek seni bekliyor
ben ise bir tek seni seviyorum...
 
Sana nasıl anlatsam bilmiyorum. Ama bildigim tek ama tek şey seni delicesine cok sevdigim. Seninle öyle bütünleştim ki ayrılmak degil kopamıyorum senden. Ne seni bırakabiliyorum; ne de kendimi hice sayıyorum. Bunların ikisini de yapamıyorum. Cünkü artık düşünemiyorum. Kafama benligime o kadar yerleşmişsin ki; seni oradan çıkartmak olanaksız. Belki kendimi kücük düşürüyorum ama sevgide kücük düşme söz konusu olsa bile seve seve senin icin her adımı atarım. Seni o kadar cok sevdim ki artik aşkim senden bile öte. Seni sevdigimi daglara taşlara kısacası her yere; bütün kainata haykırmak istiyorum Seni Seviyorum!!
Bu kelime topluluklarını defalarca senin icin ama yalniz senin icin tekrarlayabilirim. Biliyor musun; seni sevdigimden beri artık cevremdeki her şey gözüme daha güzel daha hoş ve de daha ümit verici gelmeye başladi cünkü onlar bana seni hatırlatıyor...
Daglar gibi sende icimde cok büyük tutunulmasi zor bir yerdesin. Tepeler gibi sende icimde ulaşılması zorsun. Zirveye sadece bir kişi çıkar senin yaşamında; işte o da ben olmak istiyorum zirvede tek ben; BEN VE SEN!
Su gibi berraksın ama icimdekileri de alıp ***ürüyorsun yol gibi senin de sonun yok; yani seni sevmenin sonu yok!Bu böyle nereye kadar sürer bilemem tabi. Bunu ben belirleyemem; ama Şunu bil ki seninle ölüme bile varım..!Sensiz gecen bir gün degil bir salise bile düşünemez oldum. Sen benim; benligim varlığım hayatım gelecegim cilginligim sevincim mükemmelim sevdicegim kisacasi herşeyim herşeyimsin...
Sensiz bir hayatin oksijensiz yaşamdan farkı yoktur. Aldıgım nefes ictigim su yürüdügüm yol herşeyde sen ve senden izler var.
Seni seviyorum...Seni seviyorum...Seni seviyorum...Seni seviyorum...Seni seviyorum!!!!
 
Hep düşünmüşümdür; her sevmek istediğimde sevebilseydim hayatım ne kadar başka olurdu diye... şunu
sevmek istiyorum sevdim... buna aşık olmak istiyorum oldum... kolay söylenmiyor üstad seni
seviyorum olmuyor denmiyor yürekten bir çığlık gibi yükselmedikçe. sevgi kolay değil usta...
sabahları onu özleyerek uyanmak yanındayken bile özlemek o güldüğünde senin içinin gülmesi o
üzüldüğünde senin için parçalanması o ağladığında senin kahrolman kolay değil... kontrol
edilememezliktir sevgi... sevgi kolay değil usta... sevgi kolay değil usta... göz göze geldiğinde
yüreğine bir kor düşmesine engel olamamak dans ederken o dakikaların hiç bitmemesi için dua etmek
o nun tenine her sıradan temasında bile o nu ne kadar çok sevdiğini düşünmek ve hissetmek avuç
içlerinin ter kokusunu bile özlemek yokluğunda kolay değil... sımsıcaklıktır sevgi... sevgi kolay
değil usta... gece yatağına girdiğinde o nu düşünmek dualarına o nu da dahil etmek kendinden çok
o nun için yalvarmak dua etmek kolay değil... dualarında o na da yer vermektir sevgi... sevgi
kolay değil usta... onunla sadece bakışmayı dans etmeyi gezmeyi elini tutmayı kokusunu
hissetmeyi özlemek değil yıllar sonrasınıda düşünerek onla geçecek olan yıllara tatlı bir
tebessümle bakmak onunla beraber yaşlanmayı istemek kolay değil... hayatını ona verebilmeyi
istemektir sevgi... bütün bunlar kolay değil. bir anda düşünemez isteyemez insan. ben bunları
düşünüyor hissediyor ve istiyorsam ve ben buysam. bu kadar kolay değil diyerek sevgime küfür etme
arkadaş... tabii ki kolay değil. kolay şeyler yakışmaz sevebilen insanlara zaten. geceye mahkum
olan gündüz önünü göremez misali ben sevgime mahkum olmuşum. sevgim benim mabedim. dokunmayın
mabedime...
 
Canimin bir parçasi uzaklarda
Bendeki parçasi durmadan agliyor
Günes dogmuyor sanki sensiz safaklarda
Uyanmiyor içim bedenim kalkmiyor
Bir aci bir sizi var bagrimda
Derinlerden geliyor içimi yaraliyor
Bir dünya var etrafimda
Ama gözüm hiçbirseyi görmüyor..
Anliyorum gerçegi sonunda
Olamiyor sensiz hayat yasanmiyor
Seninle hersey harika
Sensiz dünyam karariyor...
Ama bir umut beliriyor içimde
Senin varolman var ya canim
Varsin olsun uzaklarda
Bana hayat veriyor...
O zaman bahar yasaniyor içimde
Ruhumun çiçekleri açiyor
Seni hissediyorum içimde
Bedenim sanki senin için dogruluyor...
Keske engel olabilsem hislerime
Sen yanimda oluncaya kadar
Dur diyebilsem kendime
Ama hiç sevmedim ki bu kadar...
 
Gözümü açıyorum sen kapıyorum sen...
Hiç bitmeyen serüven...
Günümün en aaaifli anı
uykumun en tatlı rüyası...
Seni soluyorum havadasın.
Seni kokluyorum doğadasın.
Hele şimdi sonbaharsın.
Ya da sonsuz bahar.
Seni yaşıyorum canımdasın.
Canımsın...
Sarılsam sana bin yıl geçse bir an bile ayrılmasak...
Ten tene yürek yüreğe sonsuz baharın en aşk dolu iki yaprağı olsak...
Ağaç ağaç gezip yeşersek açsak.
Yere düşsek kalksak...
Seni bilsem bir tek seni.
Seni görsem bir tek seni...
Sesin sarhoş etse beni...
Öyle içimdesin ki...
Bir saniye iste benden sensiz geçirdiğim veremem.
Sensiz geçecekse geçmesin zaman istemem.
Seninle yeniden doğdum yeniden doğuşun kanıtıyım ben.
Senden önce geçen zamanı sana ulaşmak için yürüyerek geçirmişim kimmişim bilememişim.
Şimdi başımı çevirip geriye bakmıyorum bile.
O yol yüründü ve bitti artık seninle yürünecek bambaşka bir yol var önümde.
Yorgunluk nedir bilmeyeceğim hiç şikayet etmeyeceğim ve bir tek adımda bile tökezlemeyeceğim uzun aşk dolu bir yol...
Öyle aklımdasın ki...
 
Gülüşümsün benim;öyle masum
öyle güzelöyle içten ve kalbimden gelen bir tebessümsün.

Kalbimsin benim;
öyle güzel öyle farklıöyle bendesin ki ve ben ölünce bitecek olanımsın.

Nefesimyanında yürürken öyle mutluyum ki huzur doluyum.
Attığım(n) her adım biraz daha aşık ediyor (s)beni (b)sana konuştuğum(n) her kelime biraz daha bağlıyor (s)beni (b)sana öptüğüm(n) her an biraz daha (s)beni (b)senin kılıyor.

Sen "benimsin" bendesin ve hep bende kalacak olansın.
Bana aitsin bende sana aidim.

Her cümlen "ben"le başlayıp "sen"le bitiyor
Her cümlem "sen"le başlayıp "ben"le bitiyor.



Gece-gündüz her daim yanı başımdasın
seninle gözümü açıyorum gene seninle kapıyorum.
Uyurken bile aklımdasınkalbimdesin
bendesinrüyalarımda bile benimlesin.

Seni anlatmaya gücüm yetmiyor
bende ki seni sanakalbine akıtacak kelime bulamıyorum.
Tam anlamıyla benim olduğunu
sana ait olduğumu
delicesine seni sevdiğimi
canımı ayaklarının altına gözümü kırpmadan sereceğimi
her bakışında içimdeki fırtınayı
bir gülüşüne bin ömrü feda edebileceğimi
leyla'nın mecnunu sevdiği gibi son nefesinde bile sevdiği gibi
benimde seni sevdiğimi anlatacak kelime yok nefesim
yok!



Nefesimmm ...
Sen benim mecnunumsun çöllere düşmesen de
Gözlerinde ki aşk'ı gördükçe
bin yıl çöller de aşk ile kıvranan bir bedenden bile üstünsün yüreğimde ...

Nefesimsin...Son nefesimsin...En değerlimsin...

Seni çok seviyorum

Ah dayan...

Bırak yollar girsin aramıza
"söz sana"
Başka bir ten giremez koynuma
Geçer zaman durmaz akar kör kuyuya
"ben beklerim"
Yenik düşmem ucuz oyunlara

Dayan...üzülme...

Yaz rüzgarlarında etekleri
ve saçları savrulan gülüşümsün benim...
 
+*+ E$im'e...+*+

Seni seviyorumçünkü adını duyduğumda titriyorum.içimde sevda telleri titriyor.Eriyorum su olup akacağım sanki su olsamda sana akmak için bir İçin Bir Yol Bulurum Ben. Ayaklarının Dibinde Bir Göl Olurum. Sen Bu Aşk Suyuyla Yıkanırsın. Seni Düşündüğümde –Ki Bir Tek An Bile Yok Sen Düşünmeden Geçen- Hasretin Tutsağı Oluyorum. Hasret Dedim DeSeni Özlemenin Bu Kadar Zor Olacağını Bilmezdim. Bir Sarmaşığa Dönüşüyor Hasretin.Bütün Bedenimi Sarıyor. Hasretten Şikayet Etsem De Aldırma Sen. Kavuştuğumuzda Yaşadığım Bahtiyarlık Kötü Olan Ne Varsa Hepsini Silip Atıyor.

Seni Seviyorum Çünkü Yanındayken Dört Mevsim Bahar Oluyorum. Seni O Baharın En Nadide Çiçeği Yapıyorum. Çiçek Çiçek Açıyorsun YüreğimdeKokunla Başımı Döndürüyorsun. Bir Bahardan Diğerine Uzanırken ZamanSensizliği Aklıma Bile Getirmek İstemiyorum. Çiçek Dedim YaBir Çiçek Adı Verseydim Sana Papatya Olurdun. Açışıyla Dünyayaİnsanlara Baharın Geldiğini Müjdeleyen Papatya… İddiasız Ama Güzel.Güzel Ama Kibirsiz… Sana Baktıkça Kendimi Hiç Keşfedilmemiş Bir Kıtanın Topraklarında Buluyorum. Adım Adım Dolaşıyorum Seni.Sana Dair Ne Varsa Hepsini Öğrenmek İstiyorum. Keşfetmeye Aç Bir Kaşifim BenAncak Senin Topraklarında Doyuyorum. Sana Her Gün YenidenBir Kez Daha Aşık Oluyorum. Bu Aşka Ben Bile Şaşırıyorum Ama Şaşkınlığım Beni Mutlu Ediyor.

Seni Seviyorum Çünkü Her Sabah Kalktığımda Bir Günü Daha Seninle Geçirecek Olmanın Mutluluğunu Yaşatıyorsun Bana. Ben Güne Seninle Başlıyorum Ve Her Gün Hayatı Yeniden Keşfediyorum. Gökkuşağının Her Tonunu Gölgede Bırakan En Parlak Renksin Sen. Her Şey Senin Rengini Taşıyor Ve Benim İçin Ancak O Zaman Anlamlı Oluyor.

Seni SeviyorumÇünkü Soğuk Günlerde İçimi Isıtan Meltemsin. Sıcak Günlerdeyse Ferahlık Veren Kuzey Rüzgarı. İliklerime İşleyerek Esiyorsun.
Seni SeviyorumÇünkü Her Şeyde Sen Varsın. Nasıl Olmayacaksın Ki…Sanki Sen Doğduğumdan Beri İçimdeydin. Yüreğimin En Derin Köşesindeydin.Sanki Ortaya Çıkmak İçin Beni Bekliyordun. Ve Ben Orada Olduğunu Fark Edince Hakkettiğin Yere Çıkardım Seni.
Seni Seviyorum Çünkü Hep Benimlesin. Seni Görmem İçin Yüzüne Bakmam Gerekmiyor. Gözümü Kapatsam Oradasın.Gördüğüm Her Yüz Aslında Sensin. Gözlerinin İçindeki Binlerce YıldızGecenin Karanlığını Delip Geçiyor. Sen Bana Bakarken Ben Kendimi Yıldızlara Bakıyor Gibi Hissediyorum. O Yıldızların Parlaklığında Kaybediyorum Kendimi. Gözlerim Kamaşıyor Ama Şikayetçi Değilim Aydınlığından. Güneş Doğmasa Yıldızlar Kaybolmasa Diyorum Ama Biliyorum Ki Güneşim De Sen Olacaksın Gecenin Sonunda. Bu Kez Daha ParlakDaha Aydınlık Çıkacaksın Karşıma.

Seni Seviyorum Çünkü Saçların Ellerimin Arasında Kayıp Giderken Dünyadaki Cenneti Bulmuş Gibi Hissediyorum Kendimi. Cennetin Sahibi Sensin Ve Biliyorum Ki Sadece İzin Verdiklerin Girebilir O Cennete. Ben O Cennette Kalmaya Kararlıyım. Seni Seviyorum Çünkü Her Gülümseyişin İçime Yeniden Yaşama Sevinci Dolduruyor. Her GülümseyişinKaramsarlığı YıkıyorUmutsuzluğu Parçalıyor.


Seni SeviyorumÇünkü Seni Sevmeyi Sana DokunmayıSeni DinlemeyiSana BakmayıSeni KoklamayıSeninle Paylaşmayı Seviyorum. Seninle Birlikte İnsana Dair Ne Varsa Onları Da Seviyorum. Seni Sevdiğimi Anlatmaya Çalışırken Ne Kadar Çaresiz Olduğumu Da Görüyorum. Her Sözcükten Sonra Durup Tekrar Tekrar Düşünüyorum Seni Yeterince Anlatabildim Mi Diye… Biliyorum Ki Yetmeyecek Bu Kadar Sözcükten Sonra Bile Sana Sevgimi Anlatamamış Olacağım. Sözcüklerin Bittiği Yerde Gözlerime Bak.
Onlar Bu Sevgiyi Daha İyi Anlatacaktır Sana…

Seni çok ama çooooooooooooooooooooooooooooooook seviyorummmmmm
 
Benim En Çok Sana SarıLasım Var ..

Şu minik dünyamda ki koskocaman sevgiyi canlı canlı hissedebilmeni

Ve sonrasında gözlerinin parladığını görmeyi özledim

Bana olan güvenini sadakatini özledim

İçimde tutsak ettiğim duygularımı yüzüne söylerkenki halimi[zi]

Ve akabinde senin söylediklerinin yanında

Benimkilerin hafif kalışını görmeyi özledim..

Otobüste uyuklamalarımızı özledim.. ve

benden önce uyanıp kulağıma bişeyler fısıldamanı özledim..

Aniden sarılarak korkutmalarını özledim..

Kalp atışlarını duyabilmeyi özledim..

Sonra sonra kokunu da özledim ben



Sımsıkı sarılıp sıcaklığınla ısıtmanı özledim


Takvimlerden rakamlar değil sen düşüyorsun üzerime..

Saatlerin de rakamlarını unuttum ben..

Sen giderken saat kaçtı ki?!.. Hatırlamıyorum hatırlayamıyorum..

Akle yelkovanında özlediğim seni görüyorum hep..

Sebebim'i sebebim geçe.. sebebim'e sebebim kala..

Sebebim.. sebebim..

Sensiz geçen zaman düşman sanki..

Sende sen bende sen.. Herşey de sen.. Hepsi sen..

Yokluğun ateşten bir gömlekmiş sanki her gün

İstemeyerek üzerime giydiğim..

Gözlerimi gözlerine istersen bir ömür mühürlerim..

Hadi durma! Aslını resmet ruhuma sevdiğim..

Kısaca seni özledim sebebim ·ölüme çok az kala seni özledim..



Sen yokken olmuyor anlasana
 
Kimse duymaz sesimi ben ölmüşüm yoluna
Derbeder dolanır dururum yol bitmez aşk bitmez
Söylenir dururum yar gelmez söz dinlemez
Ağlarım gecelerce kimse bilmez kimse duymaz
Yanarım ben bu kaderime kimse anlamaz bile
Deli divane aşıklar gelin yanıbaşıma
Anlatayım derdimi de siz de ağlayın acıma
Günler geçmez olur ya ben de ki öyledir
Sevda dediğin öyle ki içten içe yakıyor
Yüz bilmem ondan başka aşk bilmem ondan başka
Susarım ben ona ömrüm bitse de yoluna
Kıyamam ben onun bir tek tel saçına
Gözlerim gözlerinde kalsın ömür boyunca...
 
Bugün günlerden SEN..Uyanır uyanmaz derin bir SEN çektim içime kendime geldim..Saat SEN'i onbeş geçiyor..Gülümsedim..
Yüzümü yıkamak için lavaboya gittim..aynaya baktığımda gördüğüm SENmusluğu açtım SEN akıyordun...yüzümü yıkadım..SEN kadar yumuşak havlumla sildim yüzümü..Usul usul salona geçtim radyonun SEN düğmesine dokundum..SEN söylüyordu türküler..Gülümsedim..
Türküyü dinlerken mutfağa yürüdüm..demliği ateşe bıraktığım anda kapı zili SEN diye çalmaya başladı..Kapıyı açtığımdakapıcının kapıya bir gazetebir tane ekmek bıraktığını gördüm..Kapıyı kapadıktan sonra girdim içeri..Gazeteyi masaya bıraktım..ekmek taze taze SEN kokuyordu..Gülümsedim..
Her zaman ki gibi iki kişilik hazırladım kahvaltı servisini..kendim ve SEN için..oturduk beraber kahvaltıya..Bir yudum çay içtim bardağımdan tadı biraz buruk geldibiraz daha SEN koydum bardağakarıştırdım..Şimdi çayımın tadı aynı SEN gibi..Gülümsedim..


Gazeteyi aldım elime ilk sayfasında yine SEN..Kahvaltı masasını beraber topladıktan sonrapencereye doğru yürüdümperdeyi araladım..
Gökyüzünden şakır şakır SEN yağıyordun..Gülümsedim..
Dışarıda havanın soğuk olduğunu tahmin ettiğim için üşümemek için SEN giyindim üzerime..ısındım..Gülümsedim..
Sokak kapısını araladım..satıcılar var güçleriyle SENSEN diye bağırıyordu..Gülümsedim..
Yürüdüğüm caddenin mağazalarının vitrinlerinde SEN varsın..
Gelip geçen tüm insanların yüzlerinde SEN..Biliyormusun otomobillerin kornaları bile SEN çalıyor..Gülümsedim..
Köşe başına doğru yürüdüm..Her zaman ki gibi orda duran çiçekçi kadın;sepetinden bir SEN çıkarıp uzattı..aldım kokladım SEN gibi kokuyordu..Gülümsedim..
Önünden geçtiğim sinema salonun afişlerinde SEN vardın..uzun uzun bakındım..Gülümsedim
Yürümeye devam ediyorum..karşıdan mahallemizin çocukları geliyor..durdurdum onları..şakalaştık birazkahkalarında sıcacık SEN vardın..Gülümsedim..
Bazen tanıdıklar soruyorlar..Neden hep gülümsüyorsun diye..Gülümsüyorum..
Bilmiyorlar..Bilseler sormazlardı..Gördüğüm her şeyde SENduyduğum her ses SEN..kokladığım tüm herşeyde SEN varsın..SEN'in olduğun yerde gülümsememek olurmu..
SEN'le dolu yeni bir güne doğru yürüyorum..
Dedim ya;herşeyde SEN varsın..Sadece SEN..birazda BEN..
 
Özlüyorum öyleyse varım hayattayım. Hayatın bize sunduğu olağanüstü nimetlerin farkındayım. Bu ne hoş yolculuk? İyi ki yola çıkmışım. Sonuç mutluluksa ve mutluluk bir yolculuksa pişmanlığa izin vermemeli. Asla pişman değilim. Şu kısa hayatımızda mutluluğu iyi ki ertelemedik. Birbirimizin yoluna çıkmakla ne de iyi ettik... Yüreğim böylesine bir sevgiyle doluyken ölümcül bir hastalığa yakalanabilir miyim? Bu aşkı yaşamak kaderimizde varmış. Ancak bu yaşadığımız bildiğimiz bir aşk değil. Aşktan da üstün bir şey. Özenli kıskandıracak masum ve duygusal bir aşk. Çılgınca bir aşk. Ömrümüz arttı. Bir "gül" bu yolculuğa ne kadar renk katabilir bilmiyorum. Ben yine de her sabah yollarına gül döküyorum. Çünkü sen yaşamaktan yorulduğum bir anda geldin bana. Hoşgeldin.. 5000 yıllık aşkın yaşandığı şehrim seninle anlam buldu. Ve her şey seninle başladı. Sen olmasaydın her şey hiçbir şey olurdu. Sensiz geçen anlarımda kayda değer bir şey yok. Sen yoksan fena halde tenhalardayım...

Özlüyorum öyleyse varım hayattayım. Seni hayatı sevdiğim gibi seviyorum. Aklımda fikrimdesin. Fikrimin ince gülüsün. Sen bensin ben de sen. Sen bendesin ben sendeyim. Hayatta hiç kimseyi senin kadar sevmedim. Hayatta hiç kimse beni senin kadar sevmedi. Bundan daha güzel bir denklem olur mu? Bundan daha büyük bir mutluluk varmı? Seni sevmek güçlü olmanın kaynağıdır... Tutunacağım bir daldır. Senin gibi bir sevgiliye kolay rastlanmıyor bu zamanda.. Hayatımda ilk kez bir şey farkettim ve de sende farkettim. "SS" demenin mutluluğunu... Anladım ki bu iki sözcük söylendikçe büyür ve anl*****n çok daha ötesinde bir anlama kavuşur... Bu iki sözcük öylesine bir sihir taşır ki; hem söyleyeni hem de söyleneni mutluluğun doruklarına taşır. Sözüm söz... Seni sevmeden geçirdiğim bir günüm olursa (ki olmayacak) Ömer Hayyam çarpsın beni. Seni seviyorum. Tartısı yok bunun. Bilinen hiç bir ölçü birimi ile ölçülemiyor. Hatta mukayese bile edilemiyor. İnsan en çok kendisi biliyor hissediyor ne kadar çok olduğunu... Ben biliyorum. Seni ne kadar çok sevdiğimi ileride daha iyi anlayacaksın. Ancak o gün bu gün değil...

Özlüyorum öyleyse varım hayattayım. Ancak gözlerini ve seni görmeden geçen her gün zarardayım... Çünkü benim için "seni görmek" demek dünyanın tüm çiçeklerini bir arada görmek demek. Dertten kederden uzak bulutların üzerinde dolaşmak demek... Gökkuşağının 7 rengine dokunmak demek... En güzel şarkıyı söylemek en güzel resme bakmak en güzel şiiri okumak demek..Seni görmek demek akıp giden zamanda sonsuzluğa bir çentik atmak demek... Ölmemek demek...

Özlüyorum öyleyse varım hayattayım. Sabahın köründe ayaktayım. Gözüme uyku girmediği zaman sen giriyorsun içeri gönül kapımdan. İlk aklıma gelenimsin. İlk önce gözlerini görüyor gülüşünü hatırlıyorum. Çünkü ben senin yüreğini gördüm. Kimsenin görmediğini gördüm. İşte bu yüzden dualarımı gönderiyorum. Ve daima söyleyecek bir çift sözüm var sana. Bıkmadan usanmadan tekrarlıyorum. Seni seviyorum.. Sabah rüzgarları mutlaka getiriyordur. Yüzünde bir serinlik duyarsan anla ki benim nefesimdir. Anla ki yüreğim bir kuş gibi "pır pır" ediyordur. Sebebi sensin... Bu nedenle yenigüne seninle başlamak bir ihyaçtır benim için. Biliyorum seni ne kadar sevsem azdır. Eksiğim bu benim..Çok hem de çok özür diliyorum...

Özlüyorum öyleyse varım hayattayım. Nefes alıp veren her insan yaşadığını sanır değil mi sevgili? Oysa yaşamak ile yaşadığını zannetmek farklıdır. Yaşadım diyebilmek için "sevmek" gerek. Ben yaşadığımın farkındayım... Çünkü içim dışım sen. Yorulmayacağım seni sevmekten. Yeter ki yüreğinde nokta kadar yerim olsun. Çünkü'sü yok nedeni yok sevmenin. Zamanı hiç yok. Ben seni bu kadar seveceğimi hiç düşünmedim. Ben ben olmaktan çıktım. Herkes beni ben zannediyor ama yanılıyor. İnadına "sen" diye açıyorum bütün telefonları ve "Seni seviyorum" diyorum. Nereye gitsem seni de ***ürüyorum. Nereye baksam sen. Dört mevsim baharsa eğer gülüşünden. Gülüşünden aydınlanıyor gülüşünden umutlanıyorum. Dünya yeniden kuruluyor..Nerede olursan ol ne yaparsan yap sen benim dünyamın merkezindesin. Sevginin gücü üzerimizde bizim..Bu öyle bir güç ki tüm dünya bir araya gelse değişmez. Çünkü seni benden çok kimse özleyemez düşünemez üzülemez. Acak yine de daha çok sevmeliyim seni. Rehavet yok yılmak yok..Kimse bana yetişmemeli. Ya benden çok seven biri çıkarsa? Senin gibi bir sevgilim olduğu için kendimle gurur duyuyorum. İyi ki varsın. Sen Milat'sın... Artık her şey senden önce senden sonra...

Özlüyorum öyleyse varım hayattayım. Senden çok şey öğrendiğimin farkındayım. Mutluluğun üzerine korkusuzca gitmeyi sen öğrettin. Mutlu olmayı senden öğrendim. Hatta gökkuşağı'nın altında kalabilmeyi... Fena halde alışmışım sana. Ben seninle yaşlandım galiba... Sen de biraz büyüdün. Sıkıntılı anlarımda gözlerin yetişiyor imdadıma. Gözlerini gözlerimin önüne getiriyorum. Gülüşünü de ekledim mi ne mutlu bana... Bir aralıktan sadece ayaklarını gördüğüm ve mutlu olduğum günler geliyor aklıma. İçim burkuluyor... Sevgilinin ayaklarını görünce ayak seslerini duyunca mutlu olmak nasıl bir şeymiş biliyorum. Bunu kimse bilmiyor hissetmiyor... Ben senin ayaklarını boşuna mı öptüm sevgili? Ben seni sahiden seviyorum... İbadet eder gibi seviyorum. Yalanım varsa taş olayım. Taş olayım da öylece kalayım...

Özlüyorum öyleyse varım hayattayım. Gözlerin gözlerime değdiğinden beri uçsuz bucaksız bir sevginin ortasındayım. Kalbini kalbime koydum ruhunu ruhuma kattım ortaya aşk çıktı. Ve anladım ki sen gerçeğin ta kendisisin. Çok heyecanlı çok hüzünlü ve çok sevinçli bir gerçek... Rüyaların en güzelini gündüz gördüren bana cesaret veren elimden tutup bu yollardan geçiren gerçek. Kışın ortasında baharı getiren gerçek. Kelimelerin yetersiz kaldığı ve sadece iki kişinin bildiği masal gibi bir gerçek. Sadece kuşların bildiği gerçek... Kalbim iki kişilik çarpıyor. Hiçbir sözcük derdimi anlatmaya yetmiyor. Kelimeler bitti bitecek. Ancak aşkımı ve seni ölümsüz kılmak için çırpınan kalbim durmadıkça sana olan sevgim bitmeyecek. Tanrıya şükürler olsun bana bu çok güzel duyguyu yaşattığı için. Seni çok seviyorum Sevgilim...
 
Ben seni kocaman bir yürekle sevdim. Gözlerim değil yüreğimdi seni
gören.
Sen damarlarımdaki kana karışıp geldin oturdun yüreğime. Bir başka
yerde
olamazdın zaten. Sen benim en değerli yerimde yüreğimde olmalıydın
orada kalmalıydın. çok aşka ev sahipliği yapan bu yürek ilk kez bu
kadar
kolay kabullendi seni. Herhangi bir konuk değildin artık. Bu yüzden
ne
ağırlama faslı vardı ne de uğurlama. O yüreğin gerçek sahibiydin.

Şimdi sonbahar kışa giriyoruz ya... Ben dört mevsim baharı yaşadım
seninle. çiçek çiçek açtın yüreğimde. Gökkuşağı zayıf kaldı senin
renklerin karşısında. Taze bir yaprak gibi yeşildin. Açelya idin
pembeliğinle. Üzerine çiğ taneleri düşmüş sarı güldün. Kırmızıydın
bir
ateş gibi. Ve maviydin... En çok bu renkle anmayı sevdim seni. Denize
tutkundum denizi sensiz seni de denizsiz düşünemedim.

Seni severken dünyayı da sevdim ben insanları da... Kendime bile dar
gelirken içinde herkese yer olan bir hayatın sahibiydim artık. En
kızgın
en tahammülsüz olduğum anlarda bile seni düşünmek yetti bana.
İçimdeki
sevinç yüzüme yansıdı güldüm. Beni öylesine güldüren senin sevgindi
ve
ben kaygısız içten gülüşün ne demek olduğunu nasıl güzel bir şey
olduğunu anladım seninle...

Her şeye rağmen sevdim seni. Güçlüydüm ve aşamayacağım hiçbir zorluk
yoktu. Koca bir kente koca bir ülaaae kafa tutabilirdim. Sen elimden
tuttuğunda patlamaya hazır bir volkan gibi hissederdim kendimi.
Menzil
sendin ve ben o menzile ulaşmak için önüme çıkan her şeyi yok
edebilirdim.
Sana ulaşmamı engelleyecek her şeyi eritirdim kül ederdim. Sana
ulaştığımdaysa sakin bir göle dönüşürdüm. Ve o göle bir tek sen
girebilirdin.

Sevdim ve hayrandım da... Her halin çekti beni. Duruşunu uyumanı
gülmeni kızmanı şaşkınlığını saflığını kurnazlığını çocukluğunu
olgunluğunu sevdim. Sesini de sevdim suskunluğunu da.
Küçük oyunlarını kaprislerini sitemlerini korkularını sevdim. Seni
ve o
doyumsuz sevdanı uçarı sevdanı anlatacak kelime bulamadım çoğu
zaman.
Sığmadın cümlelere ve hiçbir cümle seni
yeterince tarif edecek kadar derin olmadı.

Seni severken yorulmadım. çünkü sen yaşam kaynağıydın. Her gün
yenilendim.
Seninle çoğaldım büyüdüm. Eksik kalan neyim varsa tamamladın.
Ölmeyecektim çünkü sen ölmezliğin ta kendisiydin.

Sevdim işte ötesi yok...
 
Aşk bu dünyanın ölçüleriyle açıklanamaz sevgili. O ilkel bir acıdır yaban bir ağrıdır. Gelir ve içimizdeki o çok eski bir şeye dokunur. Sonra bir perde açılır ve yolculuk başlar. Bu yolculukta artık para tarifeler beklentiler randevular taksitler iş anneler ve korkular yoktur. Aşkın kendi gerçekliği vardır sevgili. İnsan bir başka ışığa teslim olur...

Aşkta yarın yoktur sevgili. Zaman ileri doğru değil içeri yüreklere derinlere doğru işlemeye başlar. İnsan korkusuz olur daha derinden anlamaya başlar bilgeleşir. Hiç bilmediği sezgileriyle buluşur. Yükü çok ağırdır kendiyle buluşmuştur. Hem dışındadır dünyanın hem de ta ortasında.

Hindistan'da Ganj Nehri'nin kıyısında yakılan yoksul adamın hissettikleri de onunladır yitirdikleri de... New York'ta bir sokakta kartondan kulübesinde yaşayan kadının çıplak yalnızlığı da. Her şey onunladır ona emanettir sanki ama o çıldırtıcı bir yalnızlık içindedir yine de...

Aşkın kültürlü olmakla bilgili olmakla da ilgisi yoktur sevgili kanımıza karışan ilkel acı o yaban ağrıyla hiçbir kitabın yazmadığı hakikatlere daha yakınızdır inan...

Kim demişti hatırlamıyorum aşk varlığın değil yokluğun acısıdır diye. Belki de bu yüzden ilk gençliğimde o yoğun âşık olduğum yıllarda gözüme uyku girmez dudağımda bir ıslıkla bütün gece şehri o karanlık o hüzünlü sokakları dolaşır insanları uykularından uyandırmak isterdim. Uyanıp içimde derin bir sızıyla uyanan o derin sancının acısına ortak olsunlar diye...

Aşk çok eski bir şeydir sevgili. Onun içinden o çileli çocukluğumuz geçer. Sevdiğimiz insanların çocuklukları da... Oradan üvey anneler eksik babalar parasız yatılılar geçer. Ve sonra aşk bütün bunları alır daha da eskilere gider hep o ilkel acıya o yaban ağrıya...

İnsan bazen nedensiz yere umutsuzluğa kapılır. Kimselere veremez sevgisini kimselere kendini anlatamaz evlere kapanır... Bazen denizler kıyılar çeker insanı. İnsan bu kapılmayı anlayamaz oysa çok eski bir yerde yaşanmasından korkulup vazgeçilmez aşkların sızısıdır bu. Bu sızı bu yenilgi mevsimlerle yıllarla devredilir başka insanlara... Bir insanın yaptığı bir hatanın tüm insanlara yayılması gibi...

İşte şimdi biz de sevgili ya olmadık zamanlarda umutsuzluğa kapılıp soluğu evlerde alacağız ya da denizler kıyılar çekecek bizi. Nasıl biz başkalarının korkaklığını taşıyorsak başkaları da bizim korkaklığımızı taşıyacak yenilgimizi umutsuzluğumuzu...

Birazdan sabah olacak... Para tarifeler beklentiler randevular taksitler iş anneler ve korkular başlayacak... Bunlar varsa ve bizim için geçerliyse aşk yoktur ve hiç olmamıştır sevgili. Birbirimizi kandırmayalım...

Hadi güne hazırlan. Yaşadıklarımızı unutmaya çalış. Aşk bize güvenip verdiği büyüsünü sırlarını cesaretini bilgeliğini ve o ilkel o yaban ağrısını geri alacak. Bunlar olurken içimiz bir an çok üşüyecek sonra geçecek...

Hadi oyalanma birazdan yarın olacak...

Aşkta yarın yoktur sevgili...
 
Seni Anlatmamı isteselerdi..

Benden seni anlatmamı isteselerdi bir yürek anlatırdım içinde koskacaman bir dünya dünyada kocaman bir fener ve sevgi yolu aydınlatan.


Deselerdi yaz onu; yazardım en güzel şiirleri dilsiz istekleri dipsiz kuyu sarınçlarında yuvarlanan aşkları. Yazardım parmaklarım morarıncaya kadar yazardım yüreğim yorulup duruluncaya kadar.


Deselerdi çiz onu; çizerdim dünyayı dünya her tarafı yedi veren gülleri yedi renk açan en mevsimsiz çiçeklerin açtığı nakışlı oyalı özenli bir dünya ve korkardım kendi çizdiğim dünyaya dokunmaya korkardım çiçeklerin yaprakların solmasından.


Deselerdi kim O ?
O derdim O işte yüreğinde deryaları taşıyıpta tek bir dünyalıya konuşamayan o sınırsız sevgi deryasında yelken açıp giderken sevgisini utangaç kişiliğine gömen biri idi.


Ve O derdim ;
Beni sabahlara kadar kendisini düşünmek zorunda bırakan insafsız biri O konuşsa yüreğindeki allı tebessümlerde kaybolurdum konuşsa yanmadan yıkılmadan söndürürdü beni derdim. Sigaram kadar tiryakisi olduğum içkim kadar başımı döndüren görmediğim kadar özlediğim özlediğim kadar dokunamadığım dokunamadığım kadar ürkek...


Ve O derdim ;
Yaşayıpta yitirdiğim değil yaşamayıpta bilmek istediğim konuşmasını beklediğim kızıl dudaklarına hasretlendiğim hasreti ile eridiğim yanımda iken bile özlediğim gittiği yolu kıskandığım aydınlık günlerimi aradığım.


O derdim...
 
Geri
Üst