17
EXE RANK
-k1nq`LioN*
Fexe Kullanıcısı
Puanları
0
Çözümler
0
- Katılım
- 15 Ocak 2010
- Mesajlar
- 17,143
- Tepkime puanı
- 0
- Puanları
- 0
- Yaş
- 32
Kaan Kural, 2010 Dünya Şampiyonası’na sayılı günler kala Milliler’i masaya yatırdı..
NEREDEN nereye geldik? Şu anda elimizdeki kadrodan önce tarih boyunca basketbol Milli Takımları’nın en temel sorunu hep uzunlar olmuştu. Akıllı kısalarımız, keskin şutörlerimizin yanına bir türlü istediğimiz kaliteve sayıda uzun koyamadan geçti onlarca yıl.
MİLLİLERDE görüntü terse dönmüş durumda. Önde oynayacak harika bir uzun rotasyonumuz var. NBA’de All-Star olan Mehmet ve geleceğin süper yıldız adayı Enes yokken bile şampiyonanın en iyi pota altlarından birine sahibiz. 3 NBA oyuncusu Semih, Oğuz ve Ersan’la birlikte K.Gönlüm ve Oğuz. Ama dış oyuncu pozisyonlarında moda tabirle ‘sıkıntı’ var.
TANJEVİÇ’İN oyuncuları doğal pozisyonlarının dışında kullanma ısrarından vazgeçtiğini gördük . Herkes, sevdiği, verimli olduğu yerde oynayacak. İdeal 5’le de oynama yapmayacak gibi Karadağlı koç. Kerem, Ömer, Hidayet, Ersan ve Ömer’li beş gerçekten dengeli ve takımın ana stratejisi olan saldırgan, topa baskıda rakibi bunaltan bir beşli. En gerideki Ö. Aşık’ın çabuk ayakları ve kusursuz zamanlaması herkesin daha güvenle baskı yapmasını, risk almasını sağlıyor. Ersan da çabuk ayaklarla her yere yetişiyor. Hidayet ve K.Tunçeri fizik üstünlük ve oyun bilgisi, Ömer ise doberman yırtıcılığı ile takımın karakterini savunma üzerine kurmasını sağlıyor. Ö.Aşık temel direk ama arkasında Semih de konsantre olduğunda görece benzer işleri yapıyor. K.Gönlüm de Ersan kadar hücum gücü olmasa da savunmada daha iyi. Oğuz ise sırtı dönük hücumuyla alternatif. Uzunlarda alternatif çok.
SİNAN GÜVEN VERMİYOR
ASIL soru işareti kısalardaki alternatifler. Ender, Kerem’den daha delici belki ama fizik olarak aynı yıpratıcılıktan uzak. Sinan da savunma anlamında Ömer Onan’a alternatif olsa da hücumda dış şutlarda güven vermiyor. Cenk hem fizik, hem devamlılık olarak 3 numarada bir adım geride.
AMA asıl sorun savunma değil hücumda. Bu jenerasyonda E.Kunter, H. Erdenay, İ.Kutluay ekolünden bir keskin nişancı skorer çıkaramadı. Şu anda K.Tunçeri ve Ö.Onan formda oldukları için iyi şut atarak bu eksikliği görece kapatsalar da ikisi de ‘güvenilir keskin şutör’ değiller. Hidayet formda değil, Cenk ve Ender devamlılık sorunu yaşıyor, Sinan zaten hiç iyi şut atmadı.
SONUÇTA şampiyona öncesi savunmamız ve ilk beşimiz güven veriyor. Ancak kısa pozisyonunda alternatiflerimizin ve dış atış isabetimizin yüksek olması başarı için kilit.
HidO’NUN alternatifi kim?
MİLLİ Takım’ın lideri Hidayet Türkoğlu. Bunu tartışmaya fazla gerek yok. 2007’den beri bu değişmedi. Aslında oyun genelinde kontrol basketbolu oynamadığımız için fazla lidere ihtiyaç duymuyoruz. Ama oyunun sıkıştığı anlarda, maç sonlarında gözler Hidayet’i arıyor, top ona gidiyor. NBA’de bu rolü üstlenip, Orlando Magic’i maç sonunda taşıyarak NBA finali oynamıştı Hidayet. Ancak Hidayet’in şu anda formsuz olduğu da kesin. En basit örneği Dünya’nın belki de topu oyuna en iyi sokan isimlerinden biri Hido ama Arjantin önünde en kritik topta 5 saniye ihlali yaptı. Şut yüzdesi yerlerde sürünüyor.
PEKİ Hido’ya alternatif kim olacak? Şu anda daha iyi durumda, daha verimli oynayan oyuncular var Mili Takım’da. Ancak Hidayet’in üstlendiği rolü, sıkışan oyunda sorumluluğu alacak pek alternatifimiz yok. Ersan ve Ömerler ne kadar formda olsalar da tamamlayıcı veya bitirici isimler. Takımın belki de tek delicisi Ender ama o da daha çok bireysel hücum için uygun. Oyuna yön verecek, karar verecek belki de tek alternatif Kerem Tunçeri. Formsuz bile olsa Hidayet kritik toplar için en uygun isim ama eğer bir alternatif arıyorsak bu Kerem Tunçeri olmalı. Zaman zaman oyun sonunda gördüğümüz herkesin birbirine ‘Ne olacak şimdi?’ diye baktığı hücumların üst düzey hedeflere giden bir takımda yeri yok. Artık rollerin kesinleşmesi gerekli.
Barış sigorta olacak
MİLLİLERİN 12 kişilik kadrosunun 11’i kesin gibi. Hazırlık dönemine ve geçtiğimiz yıllara baktığımızda K.Tunçeri, Ender, Ö.Onan, Sinan, Hidayet, Cenk, Ersan, K.Gönlüm, Ö. Aşık, Semih ve Oğuz kadroda yer alacak. Engin‘in sakatlanmasıyla kadroda bir kişilik yer açıldı. 12. ve son oyuncu için Cevher, Evren ve sonradan davet edilen Barış Ermiş çekişiyor.
KADRO yapısına baktığımızda, Engin’in rolüne aday arıyoruz ve oyun yapısı olarak en uygun isim Evren Büker. Ancak hazırlıkların başından beri Tanjeviç, Evren’i planlarına dahil etmedi. 2 hazırlık maçında sınırlı oynadı Evren. Böylece ibre Barış’ı gösteriyor. Sinan’ı 1 numara kullanma formülü tutmadı ve 2 oyun kurucu ile -ki ikisi de hazırlık döneminde sakatlıklar geçirdi- gitme riski yerine takıma geç katılsa da Barış 12. oyuncu olacak. Tek sorun Barış lige hazırlanıyordu. Fizik olarak eksiği çok olsa da takıma sigorta olarak dahil edilecek gibi.
3 GÜN KALDI
%40 seyirci yeter mi?
DÜNYA Şampiyonası’nda Türkiye’nin en büyük güvencelerinden biri seyircisi. Ancak tribünde yeteri kadar taraftar bulmakta biraz zorlanabilir Milliler. Bunun nedeni taraftarın gelmesi değil, gelememesi. Dünya Şampiyonası kuralları gereği yabancı seyircilere, protokole, sponsorlara dağıtılan belli miktarda bilet, medyaya ayrılan büyük bir bölüm var. Bunların ardından seyircilere sahadaki koltuk sayısının yaklaşık %40’ı kadar bilet satıldı. Bakalım istediğimiz atmosferi yaratabilecek miyiz?
NEREDEN nereye geldik? Şu anda elimizdeki kadrodan önce tarih boyunca basketbol Milli Takımları’nın en temel sorunu hep uzunlar olmuştu. Akıllı kısalarımız, keskin şutörlerimizin yanına bir türlü istediğimiz kaliteve sayıda uzun koyamadan geçti onlarca yıl.
MİLLİLERDE görüntü terse dönmüş durumda. Önde oynayacak harika bir uzun rotasyonumuz var. NBA’de All-Star olan Mehmet ve geleceğin süper yıldız adayı Enes yokken bile şampiyonanın en iyi pota altlarından birine sahibiz. 3 NBA oyuncusu Semih, Oğuz ve Ersan’la birlikte K.Gönlüm ve Oğuz. Ama dış oyuncu pozisyonlarında moda tabirle ‘sıkıntı’ var.
TANJEVİÇ’İN oyuncuları doğal pozisyonlarının dışında kullanma ısrarından vazgeçtiğini gördük . Herkes, sevdiği, verimli olduğu yerde oynayacak. İdeal 5’le de oynama yapmayacak gibi Karadağlı koç. Kerem, Ömer, Hidayet, Ersan ve Ömer’li beş gerçekten dengeli ve takımın ana stratejisi olan saldırgan, topa baskıda rakibi bunaltan bir beşli. En gerideki Ö. Aşık’ın çabuk ayakları ve kusursuz zamanlaması herkesin daha güvenle baskı yapmasını, risk almasını sağlıyor. Ersan da çabuk ayaklarla her yere yetişiyor. Hidayet ve K.Tunçeri fizik üstünlük ve oyun bilgisi, Ömer ise doberman yırtıcılığı ile takımın karakterini savunma üzerine kurmasını sağlıyor. Ö.Aşık temel direk ama arkasında Semih de konsantre olduğunda görece benzer işleri yapıyor. K.Gönlüm de Ersan kadar hücum gücü olmasa da savunmada daha iyi. Oğuz ise sırtı dönük hücumuyla alternatif. Uzunlarda alternatif çok.
SİNAN GÜVEN VERMİYOR
ASIL soru işareti kısalardaki alternatifler. Ender, Kerem’den daha delici belki ama fizik olarak aynı yıpratıcılıktan uzak. Sinan da savunma anlamında Ömer Onan’a alternatif olsa da hücumda dış şutlarda güven vermiyor. Cenk hem fizik, hem devamlılık olarak 3 numarada bir adım geride.
AMA asıl sorun savunma değil hücumda. Bu jenerasyonda E.Kunter, H. Erdenay, İ.Kutluay ekolünden bir keskin nişancı skorer çıkaramadı. Şu anda K.Tunçeri ve Ö.Onan formda oldukları için iyi şut atarak bu eksikliği görece kapatsalar da ikisi de ‘güvenilir keskin şutör’ değiller. Hidayet formda değil, Cenk ve Ender devamlılık sorunu yaşıyor, Sinan zaten hiç iyi şut atmadı.
SONUÇTA şampiyona öncesi savunmamız ve ilk beşimiz güven veriyor. Ancak kısa pozisyonunda alternatiflerimizin ve dış atış isabetimizin yüksek olması başarı için kilit.
HidO’NUN alternatifi kim?
MİLLİ Takım’ın lideri Hidayet Türkoğlu. Bunu tartışmaya fazla gerek yok. 2007’den beri bu değişmedi. Aslında oyun genelinde kontrol basketbolu oynamadığımız için fazla lidere ihtiyaç duymuyoruz. Ama oyunun sıkıştığı anlarda, maç sonlarında gözler Hidayet’i arıyor, top ona gidiyor. NBA’de bu rolü üstlenip, Orlando Magic’i maç sonunda taşıyarak NBA finali oynamıştı Hidayet. Ancak Hidayet’in şu anda formsuz olduğu da kesin. En basit örneği Dünya’nın belki de topu oyuna en iyi sokan isimlerinden biri Hido ama Arjantin önünde en kritik topta 5 saniye ihlali yaptı. Şut yüzdesi yerlerde sürünüyor.
PEKİ Hido’ya alternatif kim olacak? Şu anda daha iyi durumda, daha verimli oynayan oyuncular var Mili Takım’da. Ancak Hidayet’in üstlendiği rolü, sıkışan oyunda sorumluluğu alacak pek alternatifimiz yok. Ersan ve Ömerler ne kadar formda olsalar da tamamlayıcı veya bitirici isimler. Takımın belki de tek delicisi Ender ama o da daha çok bireysel hücum için uygun. Oyuna yön verecek, karar verecek belki de tek alternatif Kerem Tunçeri. Formsuz bile olsa Hidayet kritik toplar için en uygun isim ama eğer bir alternatif arıyorsak bu Kerem Tunçeri olmalı. Zaman zaman oyun sonunda gördüğümüz herkesin birbirine ‘Ne olacak şimdi?’ diye baktığı hücumların üst düzey hedeflere giden bir takımda yeri yok. Artık rollerin kesinleşmesi gerekli.
Barış sigorta olacak
MİLLİLERİN 12 kişilik kadrosunun 11’i kesin gibi. Hazırlık dönemine ve geçtiğimiz yıllara baktığımızda K.Tunçeri, Ender, Ö.Onan, Sinan, Hidayet, Cenk, Ersan, K.Gönlüm, Ö. Aşık, Semih ve Oğuz kadroda yer alacak. Engin‘in sakatlanmasıyla kadroda bir kişilik yer açıldı. 12. ve son oyuncu için Cevher, Evren ve sonradan davet edilen Barış Ermiş çekişiyor.
KADRO yapısına baktığımızda, Engin’in rolüne aday arıyoruz ve oyun yapısı olarak en uygun isim Evren Büker. Ancak hazırlıkların başından beri Tanjeviç, Evren’i planlarına dahil etmedi. 2 hazırlık maçında sınırlı oynadı Evren. Böylece ibre Barış’ı gösteriyor. Sinan’ı 1 numara kullanma formülü tutmadı ve 2 oyun kurucu ile -ki ikisi de hazırlık döneminde sakatlıklar geçirdi- gitme riski yerine takıma geç katılsa da Barış 12. oyuncu olacak. Tek sorun Barış lige hazırlanıyordu. Fizik olarak eksiği çok olsa da takıma sigorta olarak dahil edilecek gibi.
3 GÜN KALDI
%40 seyirci yeter mi?
DÜNYA Şampiyonası’nda Türkiye’nin en büyük güvencelerinden biri seyircisi. Ancak tribünde yeteri kadar taraftar bulmakta biraz zorlanabilir Milliler. Bunun nedeni taraftarın gelmesi değil, gelememesi. Dünya Şampiyonası kuralları gereği yabancı seyircilere, protokole, sponsorlara dağıtılan belli miktarda bilet, medyaya ayrılan büyük bir bölüm var. Bunların ardından seyircilere sahadaki koltuk sayısının yaklaşık %40’ı kadar bilet satıldı. Bakalım istediğimiz atmosferi yaratabilecek miyiz?