7
EXE RANK
-тнє αLуx-
Fexe Kullanıcısı
Puanları
0
Çözümler
0
- Katılım
- 21 Tem 2009
- Mesajlar
- 7,782
- Tepkime puanı
- 0
- Puanları
- 0
- Yaş
- 38
- Web sitesi
- www.netbilgini.com
Türk Atasözleri / S
* Sabah ola,hayır ola.
* Sabah sürçen, geceye dek sürçer.
* Sabahtan karnını doyuran, küçükken evlenen aldanmamış.
* Sabahın kızıllığı akşamı kış eder; akşamın kızıllığı sabahı güz eder.
* Sabanın tutağına yapışan el aç kalmaz.
* Sabreden derviş, muradına ermiş.
* Sabreden derviş,muradına ermiş.
* Sabreyle işine, hayır gelsin başına.
* Sabrın sonu selamettir.
* Sabır acıdır, meyvesi tatlıdır.
* Sabır acıdır,meyvesi tatlıdır.
* Sabırla koruk helva olur, dut yaprağı atlas.
* Sade pirinç zerde olmaz, bal gerektir kazana; baba malı tez tükenir evlat gerek kazana.
* Sade pirinç zerde olmaz,bal da gerek kazana;ata malı tez tükenir,evlat gerek kazana.
* Sadık dost akrabadan yeğdir.
* Safa ile yenen cefa ile kazanılır.
* Sahipsiz eve it buyruk.
* Sakla beni varken, bulunayım sana yokken.
* Sakla samanı, gelir zamanı.
* Sakınılan göze çöp batar.
* Sana taşla vurana sen aşla vur.
* Sana vereyim bir öğüt: Ununu elinle öğüt.
* Sanat altın bileziktir.
* Sanatı ustadan görmeyen öğrenmez.
* Sarhoştan deli bile korkar.
* Sarmısak içli dışlı, soğan yalnız başlı.
* Sarmısağı gelin etmişler, kırk gün kokusu çıkmamış.
* Sarı altının olacağına sarı samanın olsun.
* Sarığı sarar, sarar, ulamı yetiştiği yere sokarsın.
* Satılık ziftin olsun, Selanik’ten kel gelir.
* Sayılı günler tez geçer.
* Sayılı koyunu kurt kapmaz.
* Saç safadan, tırnak cefadan uzar.
* Saç sefadan tırnak cefadan uzar.
* Saçım ak mı, kara mı? Önüne düşünce görürsün.
* Saçım ak mı kara mı?Önüne düşünce görürsün.
* Sağ baş yastık istemez.
* Sağlık varlıktan yeğdir.
* Sağılır ineğin buzağısı kesilmez.
* Sağır için iki kere kamet olmaz.
* Sağır işitmez uydurur.
* Sağırlar birbirini ağırlar.
* Sebepsiz kuş bile uçmaz.
* Sel gider kum kalır.
* Sel ile gelen yel ile gider.
* Selam para, kelam para.
* Sen ağa ben ağa, bu ineği kim sağa.
* Sen bilirsin deyince kavga olmaz.
* Sen bir garip Çingenesin, telli zurna nene gerek.
* Sen işlersen mal işler, insan öyle genişler.
* Sen işten korkma, iş senden korksun.
* Sen kazan da düşmana kalsın.
* Sen olursan bensiz, ben de olurum sensiz.
* Sen sen, ben ben.
* Senden devletli ile ortak olma.
* Senden çıkmış bir kada imdada.
* Serkeş öküz soluğu kasap dükkanında alır.
* Sermayen bir yumurta ise taşa çal.
* Serçeden korkan darı ekmez.
* Serçeye çubuk beredir.
* Sev beni, seveyim seni.
* Sev seni seveni hak ile yeksan ise, sevme seni sevmeyeni Mısır’a sultan ise.
* Sevda geçer yalan olur, sonra sokar yılan olur.
* Sevenin kuluyum , sevmeyenin sultanı.
* Sevip dostuna, boşanıp kocana varma.
* Seyrek git sen dostuna, kalksın ayak üstüne.
* Sine sine gezer, sineği boynundan üzer (ezer) (Giresun-Pelitözü Kasabasından, 1945′li Emine Ufuk’dan naklen Said Dağdaş, Leverkusen, 1.11.200 ! (Usul usul gezer, yerin damarını büzer! (Fatmana Dağdaş’dan naklen Said Dağdaş, Denizli) atasözü ile eş anlamlı… Not: Üzmek: Sündürmek, sündürüp koparmak…
* Sinek küçüktür ama mide bulandırır.
* Sinek pekmezciyi tanır.
* Sirkesini, sarmısağını sayan paçayı yiyemez.
* Sittei Sevir, kapıyı çevir.
* Siyah inekten beyaz süt sağılır.
* Sofu soğan yemez, bulunca sapını komaz.
* Son gülen iyi güler.
* Son pişmanlık fayda vermez.
* Sona kalan dona kalır.
* Sona kalan donakalır.
* Sonradan gelen devlet devlet değildir.
* Sonradan gelenin evi uç, tarlası kıraç olur.
* Sonradan imam olanın camiye sığmaz sesi; sonradan kadın olanın hamama sığmaz.
* Sora sora Bağdat bulunur.
* Soran yanılmamış.
* Sorma kişinin aslını, sohbetinden bellidir.
* Soy asma, soyuna çeker.
* Soydur çeker, ,.
* Soğuk; kırk kat keçe, ben ondan geçe; bir kat deri, ben ondan geri demiş.
* Su akarken testiyi doldurmalı.
* Su aktığı yere akar.
* Su başından kesilir.
* Su bulanmayınca durulmaz.
* Su bulununca teyemmüm bozulur.
* Su içene yılan bile dokunmaz.
* Su küçüğün, sofra büyüğün.
* Su testisi su yolunda kırılır.
* Su uyur, düşman uyumaz.
* Sus küçüğün, söz büyüğün.
* Suyu getiren de bir, testiyi kıran da.
* Suyu havana koy, döv döv yine su.
* Suçu gelin etmişler, kimse güvey girmemiş.
* Söyleyenden dinleyen arif gerek.
* Söyleyene bakma, söyletene bak.
* Söz ağızdan çıkar.
* Söz biliyorsan söyle, inansınlar; bilmiyorsan söyleme, seni bir adam sansınlar.
* Söz dediğin yaş deridir, nereye çekersen oraya gider.
* Söz gümüşse sükut altındır.
* Söz var, dağa çıkarır; söz var, dağdan indirir.
* Söz var, iş bitirir; söz var, baş yitirir.
* Söz verme, verdinse dönme.
* Sözü söyle alana, kulağında kalana.
* Sözünü bil, pişir; ağzını der, devşir.
* Sükut ikrardan gelir.
* Sür git dememişler, gör geç demişler.
* Sürüden ayrılanı kurt kapar.
* Sütle giren huy, canla çıkar.
* Sütlüyü sürüden çıkarmazlar.
* Sütsüz koyun meleğen olur.
* Sütten ağzı yanan, ayranı üfleyerek içer.
* Sıcağa kar mı dayanır?.
* Sık gidersen dostuna, yatar arka üstüne.
* Sırça köşkte oturan, komşusuna taş atmamalı.
* Sıtma ben tuttuğumu kırk yıl sonra tanırım demiş.
* Sıçan geçer yol bulur.
* Sıçan çıktığı deliği bilir.
* Sıçana rakı içirmişler, kediye meydan okumuş.
* Sıçılacak ağız (En büyük netbilgini.net bebeğim)(En büyük netbilgini.net bebeğim)(En büyük netbilgini.net bebeğim)e yakın gelir.
* Sabır acıdır, meyvesi tatlıdır.
* Sabreden derviş muradına ermiş.
* Sacım düzen buldu hamurum tükendi, evim düzen buldu ömrüm tükendi (Fatmana Dağdaş’dan naklen Said Dağdaş,1977): “Ocak düzen buldu, hamur bitti. Ev düzen buldu, ömür bitti.„ atasözü ile aynı anlamda… Gölhisar ve Acıpayam komşu ilçelerdir. Bu nedenle birbirine çok yakın kullanımda iki atasözüdür.
* Saç sefadan, tırnak cefadan uzar.
* Sakalda keramet olsa, keçi şeyhlik ederdi.
* Sakınan göze çöp batar.
* Sakla samanı gelir zamanı.
* Sallanır çamın kozağı, inekten doğar buzağı…: Babayiğit insanı doğuran hanımı, anayı tarifte kullanılır. “Gelinimiz yargınlı, boşuna dememişler… Sallanır çamın kozağı inekten doğar buzağı diye” (Fatmana Dağdaş’dan naklen Said Dağdaş, Dodurgalar Kasabası, 20.04.2000).
* Saman elinse samanlıkta mı elin?
* Sanat altın bileziktir.
* Sayılı koyunu kurt kapmaz.
* Sen hot ben hot, kim dökecek koca öküze ot. {Burdur yöresinden; Evde kavga edip küsülü olan karı kocadan, ahırda aç kalan öküzler için kadının kocasına söylediği söz. Rahmetli anneannem Emine Çoban (Burdur, Eskiyere Köyü) anlatmıştı. Ekleyen: Cengiz Özdemir, 26 Nisan 2008 Antalya}
* Sen işlersen mal işler, insan böyle genişler.
* Sen kendini övme el seni övsün.
* Sen seversen oğlunu, o da sever oğlunu.
* Sepetteki karnıma, sandıktaki sırtıma.
* Sev beni, seveyim seni
* Sıpalı eşek, deste bozar (Kızılcahamam’lı bir kişiden naklen Celil YAMAN, 24.05.2006): “Çıkıntılık yapmak!„ benzeri, bir toplantının verimini bozacak şekilde konu ve kapsam dışına çıkmak, vb. aykırılıkları tanımlamada kullanılır.
* Sırça köşkte oturuyorsan, komşuna taş atma (Adanalı Fatih Kaya’dan naklen Celil Yaman, 1979’lu, Bartın-Ulus’lu, 13.05.200 !
* Soğan diktim soğan çıktı, samsak (sarımsak) diktim samsak çıktı, cinsine koyduğum cinsine çekti (Fatmana Dağdaş’dan naklen Said Dağdaş):
* Soğuk su, sıcak aş diş düşmanı, genç avrat koca herifin baş düşmanı.
* Sokma akılla ancak dokuz adım gidilir (Mustafa Özel, Yeni Şafak, s. 22, Nisan 2007)!
* Sopayı yiyen eşek, atı geçer.
* Soy ara… Köpek eniği ara (F. Dağdaş’dan naklen Said Dağdaş, Aralık 1980)!:
* Soydur çeker, huydur geçer.
* Sormaz ki bilsin, sorsa bilirdi; bilmez ki sorsun, bilse sorardı.
* Söyle söyle o söz, doku doku o bez (Sadık Çelik’den naklen Said Dağdaş, 10.04.2007, Ankara)
* Söyle arkadaşını söyleyeyim sana seni.
* Söyleme dostuna, o da söyler dostuna. Bir gün olur kül basarlar postuna.
* Söylemeyen ağız, söyleyen ağzı yorar.
* Söz büyüğün sus küçüğün.
* Söz gümüş ise sükût altındır.
* Söz var insanı yola getirir, söz var insanı yoldan çıkartır.
* Söz var iş bitirir, söz var baş yitirir.
* Su akar yatağını bulur.
* Su akarken küpünü doldurur.
* Su akmayınca durulmaz.
* Su bulanmayınca durulmaz.
* Su testisi su yolunda kırılır.
* Su, ateş, Türk… Bu üçünden de ürk! (Gaziantep’li İhsan Biler’den naklen Said Dağdaş, 23.07.2002)
* Suç gelin olsa güvey bulunmaz.
* Sütten ağzı yanan, yoğurdu üfleyerek yer.
* Sabah ola,hayır ola.
* Sabah sürçen, geceye dek sürçer.
* Sabahtan karnını doyuran, küçükken evlenen aldanmamış.
* Sabahın kızıllığı akşamı kış eder; akşamın kızıllığı sabahı güz eder.
* Sabanın tutağına yapışan el aç kalmaz.
* Sabreden derviş, muradına ermiş.
* Sabreden derviş,muradına ermiş.
* Sabreyle işine, hayır gelsin başına.
* Sabrın sonu selamettir.
* Sabır acıdır, meyvesi tatlıdır.
* Sabır acıdır,meyvesi tatlıdır.
* Sabırla koruk helva olur, dut yaprağı atlas.
* Sade pirinç zerde olmaz, bal gerektir kazana; baba malı tez tükenir evlat gerek kazana.
* Sade pirinç zerde olmaz,bal da gerek kazana;ata malı tez tükenir,evlat gerek kazana.
* Sadık dost akrabadan yeğdir.
* Safa ile yenen cefa ile kazanılır.
* Sahipsiz eve it buyruk.
* Sakla beni varken, bulunayım sana yokken.
* Sakla samanı, gelir zamanı.
* Sakınılan göze çöp batar.
* Sana taşla vurana sen aşla vur.
* Sana vereyim bir öğüt: Ununu elinle öğüt.
* Sanat altın bileziktir.
* Sanatı ustadan görmeyen öğrenmez.
* Sarhoştan deli bile korkar.
* Sarmısak içli dışlı, soğan yalnız başlı.
* Sarmısağı gelin etmişler, kırk gün kokusu çıkmamış.
* Sarı altının olacağına sarı samanın olsun.
* Sarığı sarar, sarar, ulamı yetiştiği yere sokarsın.
* Satılık ziftin olsun, Selanik’ten kel gelir.
* Sayılı günler tez geçer.
* Sayılı koyunu kurt kapmaz.
* Saç safadan, tırnak cefadan uzar.
* Saç sefadan tırnak cefadan uzar.
* Saçım ak mı, kara mı? Önüne düşünce görürsün.
* Saçım ak mı kara mı?Önüne düşünce görürsün.
* Sağ baş yastık istemez.
* Sağlık varlıktan yeğdir.
* Sağılır ineğin buzağısı kesilmez.
* Sağır için iki kere kamet olmaz.
* Sağır işitmez uydurur.
* Sağırlar birbirini ağırlar.
* Sebepsiz kuş bile uçmaz.
* Sel gider kum kalır.
* Sel ile gelen yel ile gider.
* Selam para, kelam para.
* Sen ağa ben ağa, bu ineği kim sağa.
* Sen bilirsin deyince kavga olmaz.
* Sen bir garip Çingenesin, telli zurna nene gerek.
* Sen işlersen mal işler, insan öyle genişler.
* Sen işten korkma, iş senden korksun.
* Sen kazan da düşmana kalsın.
* Sen olursan bensiz, ben de olurum sensiz.
* Sen sen, ben ben.
* Senden devletli ile ortak olma.
* Senden çıkmış bir kada imdada.
* Serkeş öküz soluğu kasap dükkanında alır.
* Sermayen bir yumurta ise taşa çal.
* Serçeden korkan darı ekmez.
* Serçeye çubuk beredir.
* Sev beni, seveyim seni.
* Sev seni seveni hak ile yeksan ise, sevme seni sevmeyeni Mısır’a sultan ise.
* Sevda geçer yalan olur, sonra sokar yılan olur.
* Sevenin kuluyum , sevmeyenin sultanı.
* Sevip dostuna, boşanıp kocana varma.
* Seyrek git sen dostuna, kalksın ayak üstüne.
* Sine sine gezer, sineği boynundan üzer (ezer) (Giresun-Pelitözü Kasabasından, 1945′li Emine Ufuk’dan naklen Said Dağdaş, Leverkusen, 1.11.200 ! (Usul usul gezer, yerin damarını büzer! (Fatmana Dağdaş’dan naklen Said Dağdaş, Denizli) atasözü ile eş anlamlı… Not: Üzmek: Sündürmek, sündürüp koparmak…
* Sinek küçüktür ama mide bulandırır.
* Sinek pekmezciyi tanır.
* Sirkesini, sarmısağını sayan paçayı yiyemez.
* Sittei Sevir, kapıyı çevir.
* Siyah inekten beyaz süt sağılır.
* Sofu soğan yemez, bulunca sapını komaz.
* Son gülen iyi güler.
* Son pişmanlık fayda vermez.
* Sona kalan dona kalır.
* Sona kalan donakalır.
* Sonradan gelen devlet devlet değildir.
* Sonradan gelenin evi uç, tarlası kıraç olur.
* Sonradan imam olanın camiye sığmaz sesi; sonradan kadın olanın hamama sığmaz.
* Sora sora Bağdat bulunur.
* Soran yanılmamış.
* Sorma kişinin aslını, sohbetinden bellidir.
* Soy asma, soyuna çeker.
* Soydur çeker, ,.
* Soğuk; kırk kat keçe, ben ondan geçe; bir kat deri, ben ondan geri demiş.
* Su akarken testiyi doldurmalı.
* Su aktığı yere akar.
* Su başından kesilir.
* Su bulanmayınca durulmaz.
* Su bulununca teyemmüm bozulur.
* Su içene yılan bile dokunmaz.
* Su küçüğün, sofra büyüğün.
* Su testisi su yolunda kırılır.
* Su uyur, düşman uyumaz.
* Sus küçüğün, söz büyüğün.
* Suyu getiren de bir, testiyi kıran da.
* Suyu havana koy, döv döv yine su.
* Suçu gelin etmişler, kimse güvey girmemiş.
* Söyleyenden dinleyen arif gerek.
* Söyleyene bakma, söyletene bak.
* Söz ağızdan çıkar.
* Söz biliyorsan söyle, inansınlar; bilmiyorsan söyleme, seni bir adam sansınlar.
* Söz dediğin yaş deridir, nereye çekersen oraya gider.
* Söz gümüşse sükut altındır.
* Söz var, dağa çıkarır; söz var, dağdan indirir.
* Söz var, iş bitirir; söz var, baş yitirir.
* Söz verme, verdinse dönme.
* Sözü söyle alana, kulağında kalana.
* Sözünü bil, pişir; ağzını der, devşir.
* Sükut ikrardan gelir.
* Sür git dememişler, gör geç demişler.
* Sürüden ayrılanı kurt kapar.
* Sütle giren huy, canla çıkar.
* Sütlüyü sürüden çıkarmazlar.
* Sütsüz koyun meleğen olur.
* Sütten ağzı yanan, ayranı üfleyerek içer.
* Sıcağa kar mı dayanır?.
* Sık gidersen dostuna, yatar arka üstüne.
* Sırça köşkte oturan, komşusuna taş atmamalı.
* Sıtma ben tuttuğumu kırk yıl sonra tanırım demiş.
* Sıçan geçer yol bulur.
* Sıçan çıktığı deliği bilir.
* Sıçana rakı içirmişler, kediye meydan okumuş.
* Sıçılacak ağız (En büyük netbilgini.net bebeğim)(En büyük netbilgini.net bebeğim)(En büyük netbilgini.net bebeğim)e yakın gelir.
* Sabır acıdır, meyvesi tatlıdır.
* Sabreden derviş muradına ermiş.
* Sacım düzen buldu hamurum tükendi, evim düzen buldu ömrüm tükendi (Fatmana Dağdaş’dan naklen Said Dağdaş,1977): “Ocak düzen buldu, hamur bitti. Ev düzen buldu, ömür bitti.„ atasözü ile aynı anlamda… Gölhisar ve Acıpayam komşu ilçelerdir. Bu nedenle birbirine çok yakın kullanımda iki atasözüdür.
* Saç sefadan, tırnak cefadan uzar.
* Sakalda keramet olsa, keçi şeyhlik ederdi.
* Sakınan göze çöp batar.
* Sakla samanı gelir zamanı.
* Sallanır çamın kozağı, inekten doğar buzağı…: Babayiğit insanı doğuran hanımı, anayı tarifte kullanılır. “Gelinimiz yargınlı, boşuna dememişler… Sallanır çamın kozağı inekten doğar buzağı diye” (Fatmana Dağdaş’dan naklen Said Dağdaş, Dodurgalar Kasabası, 20.04.2000).
* Saman elinse samanlıkta mı elin?
* Sanat altın bileziktir.
* Sayılı koyunu kurt kapmaz.
* Sen hot ben hot, kim dökecek koca öküze ot. {Burdur yöresinden; Evde kavga edip küsülü olan karı kocadan, ahırda aç kalan öküzler için kadının kocasına söylediği söz. Rahmetli anneannem Emine Çoban (Burdur, Eskiyere Köyü) anlatmıştı. Ekleyen: Cengiz Özdemir, 26 Nisan 2008 Antalya}
* Sen işlersen mal işler, insan böyle genişler.
* Sen kendini övme el seni övsün.
* Sen seversen oğlunu, o da sever oğlunu.
* Sepetteki karnıma, sandıktaki sırtıma.
* Sev beni, seveyim seni
* Sıpalı eşek, deste bozar (Kızılcahamam’lı bir kişiden naklen Celil YAMAN, 24.05.2006): “Çıkıntılık yapmak!„ benzeri, bir toplantının verimini bozacak şekilde konu ve kapsam dışına çıkmak, vb. aykırılıkları tanımlamada kullanılır.
* Sırça köşkte oturuyorsan, komşuna taş atma (Adanalı Fatih Kaya’dan naklen Celil Yaman, 1979’lu, Bartın-Ulus’lu, 13.05.200 !
* Soğan diktim soğan çıktı, samsak (sarımsak) diktim samsak çıktı, cinsine koyduğum cinsine çekti (Fatmana Dağdaş’dan naklen Said Dağdaş):
* Soğuk su, sıcak aş diş düşmanı, genç avrat koca herifin baş düşmanı.
* Sokma akılla ancak dokuz adım gidilir (Mustafa Özel, Yeni Şafak, s. 22, Nisan 2007)!
* Sopayı yiyen eşek, atı geçer.
* Soy ara… Köpek eniği ara (F. Dağdaş’dan naklen Said Dağdaş, Aralık 1980)!:
* Soydur çeker, huydur geçer.
* Sormaz ki bilsin, sorsa bilirdi; bilmez ki sorsun, bilse sorardı.
* Söyle söyle o söz, doku doku o bez (Sadık Çelik’den naklen Said Dağdaş, 10.04.2007, Ankara)
* Söyle arkadaşını söyleyeyim sana seni.
* Söyleme dostuna, o da söyler dostuna. Bir gün olur kül basarlar postuna.
* Söylemeyen ağız, söyleyen ağzı yorar.
* Söz büyüğün sus küçüğün.
* Söz gümüş ise sükût altındır.
* Söz var insanı yola getirir, söz var insanı yoldan çıkartır.
* Söz var iş bitirir, söz var baş yitirir.
* Su akar yatağını bulur.
* Su akarken küpünü doldurur.
* Su akmayınca durulmaz.
* Su bulanmayınca durulmaz.
* Su testisi su yolunda kırılır.
* Su, ateş, Türk… Bu üçünden de ürk! (Gaziantep’li İhsan Biler’den naklen Said Dağdaş, 23.07.2002)
* Suç gelin olsa güvey bulunmaz.
* Sütten ağzı yanan, yoğurdu üfleyerek yer.