Gidenlerin ardından kalanlar

ne ömrünü Yûsuf uğruna adayacak Zûleyha var…
ne de uğruna ömür adanacak bir Yûsuf…
hal böyleyken
nasıl göklere ulaşsın
sevdalar…!
 
Bir kaç satırındayız zamanın
Ben haykırdıkça çoğalır sancıların
Katlanabildiğin kadar kısa
ama;sevgin kadar eksik bir yanım ....
Ne kadar aitsen düşüncelerime
O kadar artar korkularım...


Korkularda büyürmü büyüdükçe adımlarım
Öyleyse eğer bırak beni düşdüğüm yerde


Kaldırma dizlerimi;hep küçük kalayım
 
Ve ben;
Öyle bir uykudayımki
Uyanmakdan korkuyorum
Yanı başımda olamamandan ellerini tutamamakdan...
Ama Biliyorum ;
Gece uzun sürmez hiç bir zaman ...

~~


Toplarsam hüznüümü bölermisin parçalara
Yoksa ilerlermiisin adım adım
Kalırmıyım ardında ..
 
Korkuyorum ;
eğer bi çıkış yoksa kalmışsam girdapda
seni bulamamakdan sesini duyamamakdan korkuyorum ..

~~

Hani masallar biter ya en güzel yerinde
Ya sende gidersen hikayenin en güzel deminde
Korkuyorum;
biten hikaye değilde biz olursak diye..
Korkuyorum bana o tatlı masalları anlatma
Rüyalarım bir bir dönüşür kabuslara...
 
Masum tebessümlerim direnir korkularıma
Sözcüklerim batar düş kırıklıklarına
Bildiğini sandığın kadar uzaksın bunlara
Uzatırsa sert ayazını
Bırak kalsın tek başına;
Korkularımın ellerini tudma...

~~

Dikenli telleremi sardın duygularını
Onlar mı kanattı parmaklarımı
Korkuyorum dokunmaya
ya canın yanarsa?
 
Masum tebessümlerim direnir korkularıma
Sözcüklerim batar düş kırıklıklarına
Bildiğini sandığın kadar uzaksın bunlara
Uzatırsa sert ayazını
Bırak kalsın tek başına;
Korkularımın ellerini tudma...

~~

Dikenli telleremi sardın duygularını
Onlar mı kanattı parmaklarımı
Korkuyorum dokunmaya
ya canın yanarsa?
 
Gözyaşıylamı süsleyeceğim şimdi satırları
Kaç kağıt yıprattım altında damlaların..
Dayandıkça gem vurur satırlarıma korkularım
Ama bilmezsin;
Kaçdıkça bulur beni saplantılarım

~~

Ve Sen; amalarda sevdin beni
Amalarla bırakdın ellerimi
ben korkularla sevdim seni
korkularda büyüttüm minik sevgimi;
büyüdüyürüdüdüştü...
Senin olmadığın sokaklarda üşüdü...
 
Ama ben;zamansızlığınla
Korkularımla
Elveda'larınla
Tatlı rüyaların ardına gizlediğin kabuslarında sevdim seni ...

~~

Ama sen;
Büyük dualarımla
Ardı sıra bakışlarımla
'Gitme'lere sardığım derin yakarışlarımla Ama'larda bırakdın beni...

~~


Ama'larla dost oldum şimdi
Sızdı gözlerimden ama;sevdim
Ve sen beni ama'lara teslim ettin
 
yalnızlık içindeki sessiz bir çığlık
kimseye duyuramadığın bir sestir yalnızlık
içindeki nedensiz boşluk yalnızlık
paylaşamadığın tek şeydir yalnızlık
 
Hevesleri beklentileri erteledikleri

kursağında kalmış kelimeleri

kaçırılmış bakışları

gizledikleri bitirilmemiş mektupları

susuşları ve istemsiz veda edişleriyle tamamlanmamış

b i r c ü m l e d i r i n s a n . . .
 
Hiç beklemediğim anda
Dünyama girdin sen
Engellere olmazlara rağmen
Delice bağlandım sana
 
Belki ilkim değilsin ama sonum ol
Zavallı yüreğimde sen tek ol
Ben benden vazgeçtim
Sen benim yaşama sevincim ol
 
Karanlık dünyamı bir sen aydınlattın
Gülmeyen şu yüzümü bir sen güldürdün
Şimdi gidecekmisin sebebi olmadan
Dünyamı kim aydınlatacak sen gidersen
 
Sebebsiz yere çekip gittin hayatımdan
Kan ağlıyor sensiz şimdi kalbim
Gecelerim karanlık gündüzlerim çıkmaz yol
Kayboluyorum sensizlikte tut ellerimi
 
Benimki bir heves değildi sevdaydı
Adını kalbime yazdım silemiyorum
Susuyorum ya hep bakma sen
Susuşum çaresizliğimden ....
 
Çocukluğumun mızıka sesleri takıldı gülüşüme
Kaçak sonbaharlar biriktirirdim gözlerimde.
Eylül yağmurları acıtırdı kentimi
Dilim sabah ezanlarına sürçerdi
Uykularımı bölerdi bayram sekerleri...
 
Şehrin ilk ısıkları savururdu sokaklara bizi
istasyonlardan gecerdik
Kimsesizliğimiz olurdu trenler
Vagon aralarında bulurduk yitirilmişliğimizi...
 
Sonra düdük sesleri sürüklerdi bizi sokaklara
cebimizde üç beş bilye
yüreğimizde kazanma ümidi...
her kaybettiğimiz bilye bir ömürdükazandığımızsa bir gün.
Yorulurduk kaybetmekten
ömürlerimizi terkederdik başka ellere...
Sokak lambaları uğurlardı boş ceplerimizi
Pencerelerden seyre dalardık kaybettiğimiz akşam gülüşlerini...
 
Daha o günlerden belliydi kaybetmeye tutsaklığımız
önce üç beş bilye kaybettik
sonra akşam gülüşlerimizi...
sevinçlerimizi indiripbayram sekerlerimizi yüklediler vagonlara
düdük seslerini kaybettik vagon aralarındave serzenişler kaldı istasyonlara...
 
Derken seni kaybettim sonunda
hiçbir yitiriliş bu kadar ağlatmamıştı kaçak sonbahalarımı
Hiçbir gidiş bu kadar acıtmamıştı kentimi...
Sen gitmeseydin
koymazdı bu kadar kaybettiğim bilyeler
yüreğim düşmezdi ümitsizliğe.
Sen gitmeseydin
Susmazdı mızıka sesleri
bu kadar yıkıcı olmazdı rüzgarlar.
hem sen gitmeseydin
yitirmezdim kaçak sonbaharlarımı sakladığım bu kenti...
 
Geri
Üst