5
EXE RANK
`~fRedoRe.~ x]
Fexe Kullanıcısı
Puanları
0
Çözümler
0
- Katılım
- 19 Ağu 2008
- Mesajlar
- 5,242
- Tepkime puanı
- 0
- Puanları
- 0
- Yaş
- 40
Yeni transferimiz golcü oyuncu Umut Bulut, “Kaliteli kadromuzla iyi bir hava yakalar, hakemler de adil olursa neden başarı gelmesin” dedi.
ŞAMPİYONLUK HAYAL DEĞİL
“Ajax ve Anderlecht önce benim maç kasetlerimi istemişler, daha sonra da kulübe faks yoluyla transfer teklifi yapmışlar. Trabzonspor’a gelme sebebim, öncelikle büyük bir kulüp olması, ayrıca da burada birçok yakın arkadaşımın bulunması”
“Fatih ağabeyle özelliklerimiz birbirini tamamlıyor. O daha çok topu iyi saklayabilen, çalım atan bir santrafor. Bense boş alan bulduğum zaman bunu iyi değerlendiren bir futbolcuyum. Bu tür pozisyonları bulduğumda daha çok gol atabileceğimi düşünüyorum”
“Eğer Trabzonspor’la sezona iyi bir başlangıç yapabilirsem en kısa zamanda A Milli Takım’a seçileceğime inanıyorum. Genç bir jenerasyonumuz var ve bu yeni nesil başarı elde ederse, Türk futbolunun gelecek 10 senesi kurtulmuş olur”
“Geçen sezon Anorthosis’e karşı kaybedilen karşılaşmada Trabzonspor’un futbol açısından bir zaafı yoktu. Sadece şans eksiği vardı. Bu sene bahsettiğim bu ezikliği aşacağımızı ümit ediyorum”
İki yıldır Trabzonspor’un kadrosuna katmak istediği genç santrafor Umut Bulut bu yıl Bordo-Mavili renklere kazandırıldı. Geçen sezon 33 lig maçında kaydettiği 15 golle eski takımı Ankaragücü’nün ligde kalmasında büyük pay sahibi olan 23 yaşındaki oyuncu, Trabzonspor’la sözleşme imzaladıktan sonraki en geniş röportajını Trabzonspor Dergisi’ne verdi.
Transferiyle birlikte henüz yaşayamadığı A Milli olma gururuna ulaşacağına inanan Umut, “Kaliteli kadromuzla iyi bir hava yakalarsak ve hakemler de maçları adil şekilde yönetirse şampiyonluk hayal değil” dedi.
Trabzonspor Dergisi: Trabzonspor seni kadrosuna katmak için uzun bir süredir yoğun çaba sarfetti. Transferin neden daha önce gerçekleşmedi?
Umut Bulut: Trabzonspor’un bana olan ilgisi yaklaşık iki yıl öncesine kadar uzanıyor. Ancak, hem o dönemde bonservis bedeli olarak önerilen rakamın düşük olması, hem de Ankaragücü’nün iki yıl üst üste küme düşmeme mücadelesi vermesi transferimin gerçekleşmemesinde önemli rol oynadı. Fakat bu yıl Trabzonspor işi çok ciddi tuttu. Önce kulüpler seviyesinde anlaşma oldu, ben de daha sonra Başkanımız Nuri Albayrak’la şartları netleştirince transferim gerçekleşti.
TS Dergisi: Bu arada sana da yurtdışından teklifler geldi. Hangi takımlardan teklif aldın ve neden sonunda Trabzonspor’u tercih ettin?
Umut: Hollanda’nın Ajax ve Belçika’nın Anderlecht kulüpleri önce benim maç kasetlerimi istemişler, daha sonra da kulübe faks yoluyla transfer teklifi yapmışlar. Trabzonspor’a gelme sebebim, öncelikle büyük bir kulüp olması, ayrıca da burada birçok yakın arkadaşımın bulunması. En yakın arkadaşım olan Adem’le birlikte Ankaragücü’nde uzun zaman oynadık, kaleci Tolga’yı genç milli takımlardan beş yıl öncesinden beri tanıyorum. Fatih Tekke ve Hüseyin ağabeylerimle de sohbetim vardı.
“UYUM SORUNU YAŞAMAYACAĞIM”
TS Dergisi: O zaman hiç uyum sorunu çekmeyeceksin diyebilir miyiz?
Umut: Hiç uyum sorunu yaşamayacağımı düşünüyorum. Ankaragücü’nde ne kadar rahatsam burada da öyleyim. Yabancılık çekmiyorum ve bütün arkadaşlarımla iletişimim çok iyi.
TS Dergisi: Bu sene Trabzonspor forvet mevkinde önemli oyunculara sahip ve bu pozisyonda büyük bir mücadele yaşanacak gibi gözüküyor. Bu forma savaşının içinde olmak seni tedirgin ediyor mu?
Umut: Kesinlikle çekinmiyorum. Trabzonspor gibi büyük bir kulübün büyük oyuncuları olması normal. Ama ben de buraya Ankaragücü’nde oynadığım futbolla geldim. Sonuçta hepimiz Trabzonspor’un menfaatleri için çalışacağız. Umarım başarılı oluruz. Ben kendi adıma Trabzonspor’a faydalı olmak için elimden geleni yapacağım.
TS Dergisi: Ankaragücü’ndeki oyun şekline göre arkadaşların çoğu topu seninle buluşturmaya çalışıyordu. Fakat Trabzonspor’da Fatih Tekke gibi bir futbolcu var ve değişik bir sisteme adapte olman gerekebilir. Bu senin için sorun yaratır mı?
Umut: Bence daha bile faydalı olur durum. Çünkü rakipler herşeyden önce Fatih Tekke’nin isminden korkup psikolojik olarak O’na engel olmak, markaj yapmak isteyecek. Bu durumda bana daha fazla hareket alanı kalacak demektir. Ayrıca, Fatih ağabeyle özelliklerimiz birbirini tamamlıyor. O daha çok topu iyi saklayabilen, çalım atan bir santrafor. Bense boş alan bulduğum zaman bunu iyi değerlendiren bir futbolcuyum. Bu tür pozisyonları bulduğumda daha çok gol atabileceğimi düşünüyorum. Ankaragücü’nde oynarken rakip defans bana odaklanıyordu ama Trabzonspor’da Gökdeniz ve Yattara gibi skoru her an değiştirebilecek oyuncular olduğunu düşünürsek, bana eskisine göre daha fazla hareket alanı kalacak demektir.
TS Dergisi: Trabzonspor seyircileriyle ilgili ne söylemek istersin?
Umut: Kendimi Ankaragücü taraftarlarına sevdirdiğimi düşünüyorum. Aynı şekilde, oynadığım futbolla Trabzonspor taraftarlarının da kalbini kazanacağıma eminim.
TS Dergisi: 22 yıldır şampiyonluğa hasret olan bu seyirci oyuncular üzerinde ister istemez bir baskı kuruyor. Özellikle de takım geçen sezon beklenenden düşük bir performans sergileyince bu baskı daha da arttı. Bu tür bir psikoloji içinde oynayacak olmak sende nasıl duygular uyandırıyor?
Umut: Aslında, ben benzer bir baskıyı farklı bir şekilde Ankaragücü’nde zaten yaşıyordum. Çünkü takım küme düşmeme mücadelesi veriyordu ve taraftarların da bu yolda bizi baskı altına aldığı oluyordu. Belki şampiyonluk beklentisi içinde olan bir takımda oynamadım ve seyircilerin bunun için yarattığı atmosferi tam hissedemedim ama ben taraftarları anlayabiliyorum. Çünkü uzun 22 yıllık bir hasretleri var ve bunun sona ermesini istiyorlar. İşimiz kolay değil ama vereceğimiz mücadeleyle sonunda onları mutlu etmek istiyoruz.
TS Dergisi: Futbola başlangıcından Trabzonspor’a gelene kadarki kariyerini anlatır mısın biraz?
Umut: Futbola 11 yaşında Petrolofisi’nin altyapısında başladım. Petrolofisi’nde çalışan amcam eniştemle birlikte beni kulübe ***ürüp yazdırdı. 6 Yıl boyunca Petrolofisi’nin altyapısında oynadım. 17 Yaşındayken bir yıl da amatör olarak Petrolofisi A Takımı’nda 3. Lig’de forma giydim. 2001 Yılında Ankaragücü’ne geçtim ve profesyonel oldum. Bir sene sonra, 19 yaşındayken İnegölspor’a kiralık gittim. Ertesi yıl Ankaragücü’ne döndüm ve o zamandan beri de düzenli olarak oynuyorum.
TS Dergisi: Petrolofisi’nden Ankaragücü’ne geçisin nasıl oldu?
Umut: Petrolofisi’ne oynadığım zamanlarda benimle Ankaragücü’nün yanı sıra Gençlerbirliği de ilgileniyordu ancak Mustafa Kaplan hocamız beni Ankaragücü’ne kazandırdı.
TS Dergisi: Bir futbolcu olarak beğendiğin ve beğenmediğin özelliklerin nedir?
Umut: Boş alan bulduğum zaman topla önemli işler yapabiliyorum, en beğendiğim özelliğim bu. Beğenmediğim tarafım ise topu çok iyi saklayamamam.
ŞAKACI, İYİNİYETLİ VE ISRARCI
TS Dergisi: Kendini birkaç kelimeyle özetlemek istersen ne dersin?
Umut: Şakacı, iyi niyetli ve ısrarcı
TS Dergisi: Milli Takım kariyerine baktığımız zaman henüz A Milli olmadığını görüyoruz. Yakın bir zamanda gençleştirilmiş milli takım kadrosu Almanya’da kamp yaptı ve sen bu kadroda yer almadın. Kendini sürecin dışında kalmış hissediyor musun?
Umut: Açıkçası en son kampa çağrılacağımı ümit ediyordum çünkü 28 kişilik listede benim de ismim vardı. Fakat kamp kadrosu açıklandığı zaman kendi ismimi göremeyince adeta şok geçirdim. Ama Milli Takım’ın da bir hocası var ve onun kararına saygı duymak gerekiyor.
TS Dergisi: Neden dışarıda kaldın sence?
Umut: O mevkide çok forvet oyuncusu vardı zaten. Bu bir sebep olabilir. Başka bir neden gelmiyor aklıma.
TS Dergisi: Peki konuyla ilgili olarak Fatih Terim’le herhangi bir görüşmen oldu mu?
Umut: Hayır olmadı.
TS Dergisi: Trabzonspor’a gelmenin A Milli olma yolunda sana kolaylık sağlayacağını düşünüyor musun?
Umut: Eğer Trabzonspor’la sezona iyi bir başlangıç yapabilirsem en kısa zamanda A Milli Takım’a seçileceğime inanıyorum.
TS Dergisi: Türkiye’nin EURO 2008 eleme maçları gelecek ay başlıyor. Senin de bu maçlarda oynama ihtimalin var. Sen yükselme şansımızı nasıl görüyorsun?
Umut: Ben Türkiye’yi çok şanslı görüyorum çünkü genç bir jenerasyonumuz var ve bu yeni nesil başarı elde ederse, Türk futbolunun gelecek 10 senesi kurtulmuş olur. Üstelik yaşları 21-25 arası değişen geniş bir futbolcu kadromuz var.
TS Dergisi: Dünyada ve Türkiye’de en çok beğendiğin forvet oyuncuları kimler?
Umut: Dünyada Ronaldo, Türkiye’de ise Fatih Tekke ve Tuncay Şanlı.
TS Dergisi: Hangi ligde forma giymek seni heyecanlandırır?
Umut: Kendi stilimin İspanya Ligi’ne daha uygun olduğunu düşünüyorum. Favori takımlarım da Atletico Madrid ve Barcelona.
TS Dergisi: Futbolla seyirci olarak aran nasıl?
Umut: UEFA Şampiyonlar Ligi veya UEFA Kupası maçlarını seyrederim. Fransa, İtalya ve İspanya Ligleri’nde büyük takımlar arasında oynanan maçları izlerim. Geri kalanlarını pek takip etmem.
TS Dergisi: Hobilerin neler?
Umut: Playstation oynamak, Kemal Sunal filmleri izlemek, bir de Adem’le birlikte vakit geçirmek. Kendisiyle çok iyi anlaşıyoruz. Bize Arçil ve Şota’nın yerli şubesi diyebilirsiniz.
TS Dergisi: Bugüne kadar attığın goller arasında unutamadığın var mı?
Umut: 2003/04 sezonu. Kiralık oynadığım İnegölspor’dan Ankaragücü’ne dönmüştüm. Rakip İstanbulspor. 74. Dakikada durum 1-1’ken oyuna giriyorum. Dakika 90+2’de bir duran top oluyor. Mehmet Türkmehmet sağ taraftan sol ayağıyla içeriye doğru kavisli bir orta yaptı. Ben de topu kafayla aşırdım, durum 2-1 oldu ve maçı kazandık. Bu golü hala unutamıyorum.
TS Dergisi: Şimdi seninle ilgili oldukça merak edilen bir soruya geldik. 12 Numaralı forma genellikle yedek kaleciler ve taraftarlar için ayrılıyor. Oysa sen imza töreninde 12 numaralı formayla basın mensuplarına poz verdin. Neden 12 numarayı seçtin?
Umut: Aslında bunun hiçbir özel tarafı yok çünkü imza töreni sırasında saydığım bütün numaralar dolu olduğu için ben de 12’yi almak zorunda kaldım. Fakat yeni sezonda 12 numarayı giymeyeceğim. Büyük ihtimalle 90 olacak.
ŞAMPİYONLUĞUN SIRRI
TS Dergisi: Bu sezon Trabzonspor’un yeni oluşturduğu kadrosuyla şampiyonluk şansını nasıl görüyorsun?
Umut: Trabzonspor son dört senede ligi iki kez ikinci sırada bitirmiş bir takım. Benim ilk çıkış yaptığım yıl, biz Fenerbahçe’ye deplasmanda 3-1 yenilmiştik. Aynı hafta, Trabzonspor da Gaziantepspor’u 2-1 yenmişti. Eğer biz Fenerbahçe’yi 1-0 yenebilseydik o yıl Trabzonspor şampiyondu. Bu yıl kaliteli bir kadromuz var, hele bir de iyi bir hava yakalarsak ve hakemlerin yanlı kararları olmazsa şampiyonluğun gelmemesi için hiçbir sebep yok.
TS Dergisi: Türkiye’de hakemler üzerine çok spekülasyon yapılıyor. Sence hakemler kendilerini konuşturacak işler mi yapıyorlar, yoksa medya ve kulüpler hakemleri baskı altına mı alıyorlar?
Umut: Ben Ankaragücü’nde forma giyerken büyük takımlarla yaptığımız maçlarda hakemlerin kesinlikle onları koruyan kararlar verdiklerini gördüm. Takdir haklarını hep onlardan yana kullanıyorlardı. Hakemlerin nadiren art niyetli olduklarını düşünüyorum. Yüzde 70’lik bir oranla psikolojik baskı altında kalıyor, yüzde 30’da art niyetli davranıyorlar diyebilirim.
TS Dergisi: Trabzonspor’un UEFA Kupası’ndaki şansı için ne dersin?
Umut: Ben şanslı görüyorum çünkü bir ön eleme bir de ilk tur maçı oynayacağız. Bunları geçersek grup aşamasına kalıyoruz. Burada da ilk üç takım arasına giremememiz için hiçbir sebep yok. Asıl mücadele ondan sonra başlıyor zaten. Bence 1995/96 sezonunda şampiyonluk kaçtıktan sonra Trabzonspor 7-8 senelik bir duraklama dönemine girdi. Onun vermiş olduğu bir sıkıntı oldu. Son 3-4 yıldır tekrar bir yükseliş var. Bu arada Avrupa’daki maçlarda bir eziklik yaşandı. Örneğin geçen sezon Anorthosis’e karşı kaybedilen karşılaşmada Trabzonspor’un futbol açısından bir zaafı yoktu. Sadece şans eksiği vardı. Bu sene bahsettiğim bu ezikliği aşacağımızı ümit ediyorum.
TS Dergisi: Taraftarlara mesajın var mı?
Umut: Oynayacağım futbolla onlara kendimi beğendirmek istiyorum. İnşallah onlarla güzel bir iletişimimiz olur. Umarım 23 yıllık şampiyonluk hasretine bu yıl son veririz.
ŞAMPİYONLUK HAYAL DEĞİL
“Ajax ve Anderlecht önce benim maç kasetlerimi istemişler, daha sonra da kulübe faks yoluyla transfer teklifi yapmışlar. Trabzonspor’a gelme sebebim, öncelikle büyük bir kulüp olması, ayrıca da burada birçok yakın arkadaşımın bulunması”
“Fatih ağabeyle özelliklerimiz birbirini tamamlıyor. O daha çok topu iyi saklayabilen, çalım atan bir santrafor. Bense boş alan bulduğum zaman bunu iyi değerlendiren bir futbolcuyum. Bu tür pozisyonları bulduğumda daha çok gol atabileceğimi düşünüyorum”
“Eğer Trabzonspor’la sezona iyi bir başlangıç yapabilirsem en kısa zamanda A Milli Takım’a seçileceğime inanıyorum. Genç bir jenerasyonumuz var ve bu yeni nesil başarı elde ederse, Türk futbolunun gelecek 10 senesi kurtulmuş olur”
“Geçen sezon Anorthosis’e karşı kaybedilen karşılaşmada Trabzonspor’un futbol açısından bir zaafı yoktu. Sadece şans eksiği vardı. Bu sene bahsettiğim bu ezikliği aşacağımızı ümit ediyorum”
İki yıldır Trabzonspor’un kadrosuna katmak istediği genç santrafor Umut Bulut bu yıl Bordo-Mavili renklere kazandırıldı. Geçen sezon 33 lig maçında kaydettiği 15 golle eski takımı Ankaragücü’nün ligde kalmasında büyük pay sahibi olan 23 yaşındaki oyuncu, Trabzonspor’la sözleşme imzaladıktan sonraki en geniş röportajını Trabzonspor Dergisi’ne verdi.
Transferiyle birlikte henüz yaşayamadığı A Milli olma gururuna ulaşacağına inanan Umut, “Kaliteli kadromuzla iyi bir hava yakalarsak ve hakemler de maçları adil şekilde yönetirse şampiyonluk hayal değil” dedi.
Trabzonspor Dergisi: Trabzonspor seni kadrosuna katmak için uzun bir süredir yoğun çaba sarfetti. Transferin neden daha önce gerçekleşmedi?
Umut Bulut: Trabzonspor’un bana olan ilgisi yaklaşık iki yıl öncesine kadar uzanıyor. Ancak, hem o dönemde bonservis bedeli olarak önerilen rakamın düşük olması, hem de Ankaragücü’nün iki yıl üst üste küme düşmeme mücadelesi vermesi transferimin gerçekleşmemesinde önemli rol oynadı. Fakat bu yıl Trabzonspor işi çok ciddi tuttu. Önce kulüpler seviyesinde anlaşma oldu, ben de daha sonra Başkanımız Nuri Albayrak’la şartları netleştirince transferim gerçekleşti.
TS Dergisi: Bu arada sana da yurtdışından teklifler geldi. Hangi takımlardan teklif aldın ve neden sonunda Trabzonspor’u tercih ettin?
Umut: Hollanda’nın Ajax ve Belçika’nın Anderlecht kulüpleri önce benim maç kasetlerimi istemişler, daha sonra da kulübe faks yoluyla transfer teklifi yapmışlar. Trabzonspor’a gelme sebebim, öncelikle büyük bir kulüp olması, ayrıca da burada birçok yakın arkadaşımın bulunması. En yakın arkadaşım olan Adem’le birlikte Ankaragücü’nde uzun zaman oynadık, kaleci Tolga’yı genç milli takımlardan beş yıl öncesinden beri tanıyorum. Fatih Tekke ve Hüseyin ağabeylerimle de sohbetim vardı.
“UYUM SORUNU YAŞAMAYACAĞIM”
TS Dergisi: O zaman hiç uyum sorunu çekmeyeceksin diyebilir miyiz?
Umut: Hiç uyum sorunu yaşamayacağımı düşünüyorum. Ankaragücü’nde ne kadar rahatsam burada da öyleyim. Yabancılık çekmiyorum ve bütün arkadaşlarımla iletişimim çok iyi.
TS Dergisi: Bu sene Trabzonspor forvet mevkinde önemli oyunculara sahip ve bu pozisyonda büyük bir mücadele yaşanacak gibi gözüküyor. Bu forma savaşının içinde olmak seni tedirgin ediyor mu?
Umut: Kesinlikle çekinmiyorum. Trabzonspor gibi büyük bir kulübün büyük oyuncuları olması normal. Ama ben de buraya Ankaragücü’nde oynadığım futbolla geldim. Sonuçta hepimiz Trabzonspor’un menfaatleri için çalışacağız. Umarım başarılı oluruz. Ben kendi adıma Trabzonspor’a faydalı olmak için elimden geleni yapacağım.
TS Dergisi: Ankaragücü’ndeki oyun şekline göre arkadaşların çoğu topu seninle buluşturmaya çalışıyordu. Fakat Trabzonspor’da Fatih Tekke gibi bir futbolcu var ve değişik bir sisteme adapte olman gerekebilir. Bu senin için sorun yaratır mı?
Umut: Bence daha bile faydalı olur durum. Çünkü rakipler herşeyden önce Fatih Tekke’nin isminden korkup psikolojik olarak O’na engel olmak, markaj yapmak isteyecek. Bu durumda bana daha fazla hareket alanı kalacak demektir. Ayrıca, Fatih ağabeyle özelliklerimiz birbirini tamamlıyor. O daha çok topu iyi saklayabilen, çalım atan bir santrafor. Bense boş alan bulduğum zaman bunu iyi değerlendiren bir futbolcuyum. Bu tür pozisyonları bulduğumda daha çok gol atabileceğimi düşünüyorum. Ankaragücü’nde oynarken rakip defans bana odaklanıyordu ama Trabzonspor’da Gökdeniz ve Yattara gibi skoru her an değiştirebilecek oyuncular olduğunu düşünürsek, bana eskisine göre daha fazla hareket alanı kalacak demektir.
TS Dergisi: Trabzonspor seyircileriyle ilgili ne söylemek istersin?
Umut: Kendimi Ankaragücü taraftarlarına sevdirdiğimi düşünüyorum. Aynı şekilde, oynadığım futbolla Trabzonspor taraftarlarının da kalbini kazanacağıma eminim.
TS Dergisi: 22 yıldır şampiyonluğa hasret olan bu seyirci oyuncular üzerinde ister istemez bir baskı kuruyor. Özellikle de takım geçen sezon beklenenden düşük bir performans sergileyince bu baskı daha da arttı. Bu tür bir psikoloji içinde oynayacak olmak sende nasıl duygular uyandırıyor?
Umut: Aslında, ben benzer bir baskıyı farklı bir şekilde Ankaragücü’nde zaten yaşıyordum. Çünkü takım küme düşmeme mücadelesi veriyordu ve taraftarların da bu yolda bizi baskı altına aldığı oluyordu. Belki şampiyonluk beklentisi içinde olan bir takımda oynamadım ve seyircilerin bunun için yarattığı atmosferi tam hissedemedim ama ben taraftarları anlayabiliyorum. Çünkü uzun 22 yıllık bir hasretleri var ve bunun sona ermesini istiyorlar. İşimiz kolay değil ama vereceğimiz mücadeleyle sonunda onları mutlu etmek istiyoruz.
TS Dergisi: Futbola başlangıcından Trabzonspor’a gelene kadarki kariyerini anlatır mısın biraz?
Umut: Futbola 11 yaşında Petrolofisi’nin altyapısında başladım. Petrolofisi’nde çalışan amcam eniştemle birlikte beni kulübe ***ürüp yazdırdı. 6 Yıl boyunca Petrolofisi’nin altyapısında oynadım. 17 Yaşındayken bir yıl da amatör olarak Petrolofisi A Takımı’nda 3. Lig’de forma giydim. 2001 Yılında Ankaragücü’ne geçtim ve profesyonel oldum. Bir sene sonra, 19 yaşındayken İnegölspor’a kiralık gittim. Ertesi yıl Ankaragücü’ne döndüm ve o zamandan beri de düzenli olarak oynuyorum.
TS Dergisi: Petrolofisi’nden Ankaragücü’ne geçisin nasıl oldu?
Umut: Petrolofisi’ne oynadığım zamanlarda benimle Ankaragücü’nün yanı sıra Gençlerbirliği de ilgileniyordu ancak Mustafa Kaplan hocamız beni Ankaragücü’ne kazandırdı.
TS Dergisi: Bir futbolcu olarak beğendiğin ve beğenmediğin özelliklerin nedir?
Umut: Boş alan bulduğum zaman topla önemli işler yapabiliyorum, en beğendiğim özelliğim bu. Beğenmediğim tarafım ise topu çok iyi saklayamamam.
ŞAKACI, İYİNİYETLİ VE ISRARCI
TS Dergisi: Kendini birkaç kelimeyle özetlemek istersen ne dersin?
Umut: Şakacı, iyi niyetli ve ısrarcı
TS Dergisi: Milli Takım kariyerine baktığımız zaman henüz A Milli olmadığını görüyoruz. Yakın bir zamanda gençleştirilmiş milli takım kadrosu Almanya’da kamp yaptı ve sen bu kadroda yer almadın. Kendini sürecin dışında kalmış hissediyor musun?
Umut: Açıkçası en son kampa çağrılacağımı ümit ediyordum çünkü 28 kişilik listede benim de ismim vardı. Fakat kamp kadrosu açıklandığı zaman kendi ismimi göremeyince adeta şok geçirdim. Ama Milli Takım’ın da bir hocası var ve onun kararına saygı duymak gerekiyor.
TS Dergisi: Neden dışarıda kaldın sence?
Umut: O mevkide çok forvet oyuncusu vardı zaten. Bu bir sebep olabilir. Başka bir neden gelmiyor aklıma.
TS Dergisi: Peki konuyla ilgili olarak Fatih Terim’le herhangi bir görüşmen oldu mu?
Umut: Hayır olmadı.
TS Dergisi: Trabzonspor’a gelmenin A Milli olma yolunda sana kolaylık sağlayacağını düşünüyor musun?
Umut: Eğer Trabzonspor’la sezona iyi bir başlangıç yapabilirsem en kısa zamanda A Milli Takım’a seçileceğime inanıyorum.
TS Dergisi: Türkiye’nin EURO 2008 eleme maçları gelecek ay başlıyor. Senin de bu maçlarda oynama ihtimalin var. Sen yükselme şansımızı nasıl görüyorsun?
Umut: Ben Türkiye’yi çok şanslı görüyorum çünkü genç bir jenerasyonumuz var ve bu yeni nesil başarı elde ederse, Türk futbolunun gelecek 10 senesi kurtulmuş olur. Üstelik yaşları 21-25 arası değişen geniş bir futbolcu kadromuz var.
TS Dergisi: Dünyada ve Türkiye’de en çok beğendiğin forvet oyuncuları kimler?
Umut: Dünyada Ronaldo, Türkiye’de ise Fatih Tekke ve Tuncay Şanlı.
TS Dergisi: Hangi ligde forma giymek seni heyecanlandırır?
Umut: Kendi stilimin İspanya Ligi’ne daha uygun olduğunu düşünüyorum. Favori takımlarım da Atletico Madrid ve Barcelona.
TS Dergisi: Futbolla seyirci olarak aran nasıl?
Umut: UEFA Şampiyonlar Ligi veya UEFA Kupası maçlarını seyrederim. Fransa, İtalya ve İspanya Ligleri’nde büyük takımlar arasında oynanan maçları izlerim. Geri kalanlarını pek takip etmem.
TS Dergisi: Hobilerin neler?
Umut: Playstation oynamak, Kemal Sunal filmleri izlemek, bir de Adem’le birlikte vakit geçirmek. Kendisiyle çok iyi anlaşıyoruz. Bize Arçil ve Şota’nın yerli şubesi diyebilirsiniz.
TS Dergisi: Bugüne kadar attığın goller arasında unutamadığın var mı?
Umut: 2003/04 sezonu. Kiralık oynadığım İnegölspor’dan Ankaragücü’ne dönmüştüm. Rakip İstanbulspor. 74. Dakikada durum 1-1’ken oyuna giriyorum. Dakika 90+2’de bir duran top oluyor. Mehmet Türkmehmet sağ taraftan sol ayağıyla içeriye doğru kavisli bir orta yaptı. Ben de topu kafayla aşırdım, durum 2-1 oldu ve maçı kazandık. Bu golü hala unutamıyorum.
TS Dergisi: Şimdi seninle ilgili oldukça merak edilen bir soruya geldik. 12 Numaralı forma genellikle yedek kaleciler ve taraftarlar için ayrılıyor. Oysa sen imza töreninde 12 numaralı formayla basın mensuplarına poz verdin. Neden 12 numarayı seçtin?
Umut: Aslında bunun hiçbir özel tarafı yok çünkü imza töreni sırasında saydığım bütün numaralar dolu olduğu için ben de 12’yi almak zorunda kaldım. Fakat yeni sezonda 12 numarayı giymeyeceğim. Büyük ihtimalle 90 olacak.
ŞAMPİYONLUĞUN SIRRI
TS Dergisi: Bu sezon Trabzonspor’un yeni oluşturduğu kadrosuyla şampiyonluk şansını nasıl görüyorsun?
Umut: Trabzonspor son dört senede ligi iki kez ikinci sırada bitirmiş bir takım. Benim ilk çıkış yaptığım yıl, biz Fenerbahçe’ye deplasmanda 3-1 yenilmiştik. Aynı hafta, Trabzonspor da Gaziantepspor’u 2-1 yenmişti. Eğer biz Fenerbahçe’yi 1-0 yenebilseydik o yıl Trabzonspor şampiyondu. Bu yıl kaliteli bir kadromuz var, hele bir de iyi bir hava yakalarsak ve hakemlerin yanlı kararları olmazsa şampiyonluğun gelmemesi için hiçbir sebep yok.
TS Dergisi: Türkiye’de hakemler üzerine çok spekülasyon yapılıyor. Sence hakemler kendilerini konuşturacak işler mi yapıyorlar, yoksa medya ve kulüpler hakemleri baskı altına mı alıyorlar?
Umut: Ben Ankaragücü’nde forma giyerken büyük takımlarla yaptığımız maçlarda hakemlerin kesinlikle onları koruyan kararlar verdiklerini gördüm. Takdir haklarını hep onlardan yana kullanıyorlardı. Hakemlerin nadiren art niyetli olduklarını düşünüyorum. Yüzde 70’lik bir oranla psikolojik baskı altında kalıyor, yüzde 30’da art niyetli davranıyorlar diyebilirim.
TS Dergisi: Trabzonspor’un UEFA Kupası’ndaki şansı için ne dersin?
Umut: Ben şanslı görüyorum çünkü bir ön eleme bir de ilk tur maçı oynayacağız. Bunları geçersek grup aşamasına kalıyoruz. Burada da ilk üç takım arasına giremememiz için hiçbir sebep yok. Asıl mücadele ondan sonra başlıyor zaten. Bence 1995/96 sezonunda şampiyonluk kaçtıktan sonra Trabzonspor 7-8 senelik bir duraklama dönemine girdi. Onun vermiş olduğu bir sıkıntı oldu. Son 3-4 yıldır tekrar bir yükseliş var. Bu arada Avrupa’daki maçlarda bir eziklik yaşandı. Örneğin geçen sezon Anorthosis’e karşı kaybedilen karşılaşmada Trabzonspor’un futbol açısından bir zaafı yoktu. Sadece şans eksiği vardı. Bu sene bahsettiğim bu ezikliği aşacağımızı ümit ediyorum.
TS Dergisi: Taraftarlara mesajın var mı?
Umut: Oynayacağım futbolla onlara kendimi beğendirmek istiyorum. İnşallah onlarla güzel bir iletişimimiz olur. Umarım 23 yıllık şampiyonluk hasretine bu yıl son veririz.