Sahte Maneviyat Akımları

15
EXE RANK

-AUXERRE. `

Fexe Kullanıcısı
Puanları 0
Çözümler 0
Katılım
1 Ara 2009
Mesajlar
15,286
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
33
-AUXERRE. `
İnsan dünyaya gözlerini açtığında esas olarak biyolojik bir organizmadır; ama potansiyel olarak birçok insanî duygu ve karakterin gelişmesine müsait bir programda yaratılmıştır. Bu açıdan o öğrenmeye ve gelişmeye muhtaçtır. Biyolojik (beşerî) gelişmeye paralel olarak insanda benlikkarakterkişilikgönülvicdan gibi insanî ve mânevî değerler (hakiki insanî yön) gelişir ve tekâmül eder. Bu farklılık literatürde beşer olmak veya insan olmak şeklinde karşılık bulur. İnsanınvarlığı nasıl tarif edip açıklayacağı ve mânâlandıracağıbüyük ölçüde içine doğduğu inanç sistemlerikültür ve aldığı eğitim tarafından belirlenir. Her kültür ve medeniyetinsanın mahiyetindeki cihaz ve donanımları farklı kavramlarla tanımlar ve açıklar. Bundan dolayı daİslâm fıtratı üzerine yaratılanevrensel cihaz ve donanımlarahislere ve kabiliyetlerekısaca diğer varlıklardan farklı bir iç donanıma sahip insanın hakikatı çeşitlenir ve çoğalır. İnsanın ne olduğunasıl sağlıklı ve huzurlu bir hayat süreceği konusunda hem kültürler ve medeniyetler hem de çeşitli felsefî akımlar farklı şeyler söyler. Sosyokültürel ve mânevî gelişmesini yönlendirmekten âciz olduğundandünyaya gelen her çocuğuebeveyniyakın çevresi ve içine doğduğu sosyokültürel ortam inşa eder; ona hayatını temellendireceği mânâ çerçeveleri sunar.

İçinde yaşadığımız dünyayı şekillendiren hâkim medeniyet ve küresel güç
Ş.Teoman Duralı’ya göreYeniçağ din dışı Batı Avrupa medeniyetidir; bu medeniyetortaçağ Hristiyan medeniyetine karşı bir isyan ve başkaldırmanın neticesinde şekillenmiştir. Bu hâkim güçsemavî kaynaklı dinî inanç sistemlerinin yerinesermayeyiekonomik gücü ve iktidarı merkeze alan ideolojileri doğurmuştur. Maddî refahla tatmin olmayan ve mânevî arayışa yönelen insanlara da medyayı kullanarakyine ekonomik ve menfaat hedefliantik uygarlıklara ait tevhidden uzakpagan temelli ezoteriksahte mânevîyat ve spiritüel akımları çözüm olarak sunmaktadır. Bu akımlar içerisinde günümüzde en fazla öne çıkarılanlarUzakdoğu dinlerinden ve felsefelerinden beslenen ReikiYoga ve Transadantal Meditasyon’dur. Bu akımların hepsi insana sağlığınıaradığı iç huzuru ve dengeyi kazandırma iddiasındadır. Ayrıca bu akımlarinsan tabiatını modellerkenaçıklarken ve mânâlandırırkenEski Hint bilgeliğininVedalarınBudizm’in insan ve kâinat anlayışlarını kullanırlar. Dolayısıyla insanın mahiyetini açıklamada ve ona göre insana sağlık ve huzur reçeteleri yazmada dünyanın diğer kültürlerinden farklılaşırlar.


İç huzur noktasından Batı ve Uzakdoğu felsefeleri
Yeniçağ din dışı Batı medeniyetiinsanı Descartesçı bir zihniyetle ele alır; biyolojik ve ruhî olarak ikiye ayırırinsanın mânevî boyutunu arka tarafa iterekağırlıklı olarak maddî yönünü geliştirirgüçlendirir hattâ putlaştırır. İnsanın saadetini ve huzurunu“Ne kadar çok şeye sahip olursan ve tüketirseno kadar mutlu olursun.” anlayışında arar. Bu mutluluğun devam edebilmesi için deihtiyaçların çoğalması ve çeşitlenmesini ve bunları karşılayacak alım gücüne ulaşılmasını sürekli zihinlere empoze eder. Modern Batı terminolojisindeapaçık tarif edilen bir nefis kavramı ve onu ıslah etme kültürü yoktur. Onun yerine ego ve ruh vardır. Batı tarzı hayatinsanları tatmin etmeyince ve maddî olarak her şeye sahip insanlarda mânevî arayış ve iç huzursuzluk artınca kültür üreticileri; Uzakdoğu’nun sahte mânevîyat akımlarını ve paganistik ritüellerini nefsanî hayat tarzına uydurup yeniden formatlamışlar; sağlıklı hayat ve ‘içsel’ mutluluğun sırları olarakekonomik pazarlama ve reklâm kanalları üzerinden insanlara sunmaya başlamışlardır. Çünkü güç ve iktidar putlaştırılacak ölçüde önemsenincebunu devam ettirmek için“Her yol mübahtırher şey giderreklâmın iyisikötüsü olmazönemli olan neticelerdir.” gibi anlayışların da insanlığın ortak şuuraltına yerleştirilmesi kaçınılmaz hâle gelmiştir.

Pagan temelli
Ulûhiyet’i inkâr eden Uzakdoğu öğretilerine göreinsanın kurtuluşuiç huzurukendi içindeki biyoenerjiyi veya ruhî enerjileri keşfetmekleevrendeki yüce ruhla(!) temasa geçmekle mümkün olur. İnsanın huzursuzluğunundepresyonununbunalımlarının kaynağının kendi hatalarından ve günahlarından değilaksine kişinin içindeki ruhî enerjiyle irtibatının kopmasından kaynaklandığını kabul eder. Bundan dolayı bu öğretilerinsanın ızdırap ve mutsuzluğunun kaynağınınmahiyetine konan iç arzuların dayanılmaz baskısı olduğunu kabul eder. “İnsanın gerçek iç huzuru ve sağlığını korumasıfıtratına konulan güçlü istekleri ve arzuları terk etmesine bağlıdır.” anlayışına inandıklarındanbu temel inanca dayalı olarak onlarca farklı tipi olan iç huzura ve sağlıklı bir hayata giden üç temel yol ve öğreti geliştirmişlerdir. Onların öğretilerinin temelinderuh ve ondan türevlenen enerjiler vardır. Bu akımlara göre insan bedeniaslında yoğunlaşmış enerjidir. Enerjiler pozitifnegatifiyileştirici ve hastalık yapıcı olabilir. Bunlarbedenî ihtiyaç ve arzuları mümkün olduğunca terk etme yolu; sevgiyle ve aile kurmayla alâkalı muhabbeti ve karşı cinse alâkayı koparma olan keşişlerin yolu; “Her şey zihinde ve düşünmeyle başlar.” anlayışından türevlenen düşünmeyi terk etmegeçici olarak askıya almatek bir şeye odaklanma (mantra) yoludur. Yoga ve Transandantal Meditasyon bu yollardan türevlenmiş egzersizlerdir. Sağlıklı yaşamaya ve iç huzura giden yollar olarak sunulan bu akımların ortak noktası ‘terk’tir; bu akımlarinsanın bütün huzursuzluğunundepresyonunun ve bunalımının altında kendi iç dünyasındaki şiddetli isteklerinin ve mideakıl ve gönül santrallerinin yoğun çalışması olduğunu kabul ederler. Bu açıdan Batı medeniyetiinsan tabiatındaki cihazların ve hislerinarzuların geciktirilmeden hemen kontrolsüzce ve sınırsız tatmin edilmesini teşvik ederkenUzakdoğu öğretileribunları mümkün olduğunca terk etmeyimideakıl ve gönül santrallerinden birini veya birkaçını askıya almayıiptal etmeyi öne çıkarır.

İfrat-tefrit arasında dengeli çözüm
Batı ile Doğu arasındaki bir coğrafyada insanlığa son din olarak gönderilen İslâmiyet iseinsan tabiatını iyiye ve kötüye açık yönleriyle kabul eder ve her bir insan cihazınıhissini ve arzusunu meşru çizgide tatmin ederekşükür kapısını insanlara gösterir. İnsanın gerçek sağlığınıniç huzurununkendine verilen cihaz ve donanımlarıkabiliyetleriinkişaf ettirerek üretime kanalize etmesindeüretip kazandıklarını paylaşmasındaşükretmesindetefekkürde bulunmasında ve gönlünü bütün varlığı kucaklayacak derecede muhabbetle doldurmasında olduğunu insanlığa İslâmiyet öğretmiştir. Fıtrat dini olan İslâm’ın bütün emir ve yasaklarıhayatı sürdürebilir kılmaya ve canlı ve cansız varlıklar âlemine zarar vermemeyeyeryüzünde fesat ve bozgunculuk üretmemeye odaklıdır. İslâmiyetinsanın mâhiyetinde bedennefis ve ruh olmak üzere üç varlık tabakası olduğunu kabul eder. Bedenle ruh arasında bir ara tabaka ve köprü görevi gören nefisne öldürülmeli ne de yok sayılmalıdır. Sadece terbiye edilipbedenin sağlıklı işleyişinden sorumlu ve ruha hizmetçi konumunda bulunmalıdır. Sağlıklı bir nefisşükrün kapısını açan ve şükrü çoğaltan bir potansiyel mekanizmadır. Dolayısıyla insan ne sadece bedenne sadece nefisne de sadece ruhtur. Her birisi bir hakikati temsil edenAllah’ın insanda dengeli olarak çalıştırılmasını murad ettiği bir hakikatler manzumesidir. Bu açıdan insanı sadece maddî boyutuyla veya ruhî yönüyleyahut enerji kavramıyla çözümleyemeyizsağlıklı ve dengeli kılamayız. Daha öncede belirttiğimiz gibiher medeniyetin ve kültürün insan tasavvurusağlıklıhuzurlu insan olma modelleri farklıdır. Çünkü her biri farklı terminolojiler ve ön kabuller üzerine kurgulanmış insan modelleri üzerinden insanı eğitme iddiasını öne sürdüklerindeninsanın gerçek yaratılış zenginliğinden mahrum kalırlaronu sadece belli birkaç yönün gelişmesi gibi ifrat ve tefritlere açık hâle getirirler. Bir başka ifadeyleBatı ayrı bir ifratUzakdoğu öğretileri ayrı bir tefrit sunarkenİslâm insanı tam bir denge içinde ele almaktadır.

İslâmiyet’te
insanın varoluş gâyesikendisine verilen donanımlarkabiliyetler ve hisler üzerinden Yaratıcı’sını bulmakO’na iman etmek ve mahiyetine konan bütün cihazhis ve duyularla ibadet etmektir. Uzakdoğu öğretilerinde iseböyle bir gâye-i hayâl yoktur. Bedenden ve onun isteklerinden kurtulmak ve evrende var olduğuna inanılan sonsuz iyileştirici enerjilerle temasa geçmek ve sonunun nereye çıkacağı belli olmayan ruhî tecrübelere yelken açmaktır. Güncel Batı dünyasındaki hâkim din dışı küresel sermaye sahiplerinin temel ideolojisi isemaddî dünyayı ölçülebilen bütün boyutlarıyla çözümleyerekkontrol edilebilir hâle getirmek ve insanın diğer bütün cihaz ve donanımlarınısadece bu dünyada yaşama istikametinde kullanmaya çalışmakkullanılamıyorsa da ihmal etmektir. İnsanlığa gerçek mânâda verebileceği bir şeyleri kalmayanhayatı dünya/âhiret dengesi içinde bütünüyle kucaklamaktan uzakbu sahte öğretilerbugün sermayecilik paradigmasına inanan ve küresel ölçekte güç ve iktidarını sürdürmeye çalışan çevreler tarafındaninsanlığa maskeli bir şekilde takdim edilmektedir.

Uzakdoğu öğretilerinin doğru tarafı var mı?
İnsan tabiatının yaratılıştan konulmuş evrensel prensiplere göre işleyen yanlarından biribedenin tesirinden kısmen kurtulupruhun tesirini tecrübe etme yoludur. İnsan bedeniyle ruh arasındaki münasebetmeyvenin iç kısmıyla kabuğu arasındaki münasebete benzer. Bunların biridiğerinin aleyhine gelişir. Bedenin beslenme kanalları (yeme-içmekoku-burun kanalı ile beş duyu ile zihne açılan kanallar) kontrollü şekilde az kullanılırsakişi ruhî tecrübeleri yaşamaya yatkın hâle gelir hattâ değişik derecelerde yaşar. Bütün semavî dinlerde ve dünyevî spiritüel akımlardaaz yemek-içmekaz konuşmakaz uyumak ve beş duyu girişlerini azaltmakortak ön şartlardır. Kişi bu riyazeti kendisine uyguladığında bunun kendisine getirdiği rahatlığı birinci elden tecrübe eder. Kişi kendisi üzerinde bedeninin baskısını ve kontrolünü bu şekilde azalttığındaruhî dünyayametafizik âlemlere açık hâle gelir. Beden üzerinden ruha doğru açılan kapıları aktifleştiren bu kısım egzersizlerbütün mistik ve tasavvufî akımlarda ortaktır. Bu öğretilerdebedenin ve zihnin evrensel işleyiş kurallarıyla kısmen uyuşan bazı gerçekler vardır. Uzakdoğu’nun zihni ve bedeni kısmî arındırma metotlarından olan ReikiYoga ve Transdantal Meditasyon mânevî ve ruhî bir yolculuk olmaktan ziyadebedenin ve nefsin kısmî arınma ve kontrolüne bağlı olarakmetafizik âlemlerle temasa açık hâle gelme ameliyesidir.
 
Geri
Üst