Sabit İnce ŞİİR

11
EXE RANK

~TiM[e]-oVeR~

Fexe Kullanıcısı
Puanları 0
Çözümler 0
Katılım
2 Kas 2008
Mesajlar
11,101
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
39
Web sitesi
www.google.com
~TiM[e]-oVeR~
Mızrap vurup perdelerle dans eder,
Türküler söylüyor Abdullah hocam
Çileler yumağı ömrü hep keder
Gönüller eğliyor Abdullah hocam

Munzur dağı gibi ak ak saçları
Ellidörde doğru gelmiş yaşları
Gönül ehli olmuş hep yoldaşları
Sevgiyle bağlıyor Abdullah hocam

Türküler çağırır hep Türk'ü söyler
Halk ile yaşıyor başkasın neyler
Ondan sakınsınlar ağalar beyler
Durmayıp taşlıyor Abdullah hocam

Kara bahtı kör talihi yoldaşı
Yüreği yangınlar tek arkadaşı
Elindeki sazı onun sırdaşı
Kalbimi dagliyor Abdullah hocam

Onmaz yaralara merhem sürüyor
Hak bildiği yolda durmaz yürüyor
Bu haksızlık bir gün bitecek diyor
Durmayıp çağlıyor Abdullah hocam

Erzincan ilinden yiğit bir erdir
Herkese yetecek sevgisi vardır
İNCE ne söylesen vallahi zordur
Dertlere bağlıyor Abdullah hocam
 
İşi gücü para pulda, hesapta,
Etin gr***** arar kasapta.
Üzerine yoktur ince hesapta,
Küçük hesaplarla uğraşır adam.

Selamı zor verir, düşünür biraz,
Üstüne varınca kızarır kiraz,
Birçay içecek ya, eyler cilve naz,
Bir gününü fişle geçirir adam.

Küçük bir çıkara satar dünyayı,
Menfaati varsa gezer Konya'yı,
Birgün gösterirler sana anyayı.
Dünyayı boşuna geçirir adam .

İnce 'yim, incecik hikaye edem,
Emelim, muradım o yare gidem.
Dostu, sevgiliyi, sevdayı nidem
Diyerek günlerin geçirir adam.
 
Sarıdaştan aşağı,
İner iner ağlarım.
Buğdaylarda başağı,
Okşar okşar ağlarım.

Yılların öncesine,
Karanlık gecesine,
Sevginin hecesine,
Döner döner ağlarım.

Varsın deli desinler,
Keyfime değmesinler,
Varsınlar sevmesinler,
Seve seve ağlarım.

Sevda yelkeni açtım,
Kötülerden hep kaçtım,
İNCE deryaya ulaştım,
Dala dala ağlarım.
 
Gel sazım seninle muhabbet edek,
Mızrap vursun, tel ağlasın durmasın.
Binek aşk atına, o yare gidek
Kamçı vursun, yol ağlasın durmasın.

Gel yarin aşkına badeler olsun,
Dudak içsin, mey ağlasın durmasın.
Huri gılmanlarda sakimiz olsun,
İnce sussun ney ağlasın durmasın.
 
Ne zaman yadima düşsen
Gözden akar yaş Allahim.
Kainatta tek reis sen,
Gerisi hep boş Allahim.

Gözden akan şu yaşlari,
Rahmetinle sil Allahim.
Özde yanan ataşlari,
Yakan sensin, bil Allahim.

Hem sifatla hem zatinla,
Ezel-ebedsin Allahim.
Hem zahirle, hem batinla,
INCE'ye yarsin Allahim.
 
Anadolum, Anadolum
sensin benim güzel yurdum.
Bir karış toprak uğruna,
Yüzbinlerce şehit verdim.

Al Bayrağım, al bayrağım,
hep gönderde kal bayrağım.
Sen aşağı inmede tek,
şu canımı al Bayrağım.
 
Öğretmen Tahsin Ünal'a

Otuz yıl evveli çıktıydık yola,
Arpa boyu gittil biz Tahsin hocam.
Ezildik, dizildik vermedik mola,
Eriyerek yittik biz Tahsin hocam.

Ne mürüvvet gördük, ne murat aldık
Ne rüyalar görüp hayale daldık.
El alem atlandı biz yaya kaldık,
Çürüyerek bittik biz Tahsin hocam.

Dava dedik vatan dedik çalıştık,
Bayrak dedik ezan dedik biliştik.
Olsun dedik kap'ardına iliştik,
Sürüyerek gittik biz Tahsin hocam.

Kozaklı'dan çıktık Kayseri durak,
Ufuk görünmüyor hedef pek ırak.
Düşündükçe beni alıyor merak,
Türeyerek bittik biz tahsin hocam.

İNCE bir dilile derdim anlattım,
Kaderimi elim ile bağlattım.
Belki bu sözlerle seni ağlattım,
Siz diyerek ettik biz tahsin hocam.
 
Nevşehir derneği için,
Say dedik biz Asım Hocam.
Sebebi ne bilmem niçin
Vay dedik biz Asım hocam.

Kayseriden düştük yola,
Keskinde verdik bir mola,
Niyetimiz hayır ola,
Hay dedik biz Asım hoca.

Vardık otogara indik,
Biz rehberi çok bekledik.
Var bu işte hayır dedik,
Uy dedik biz Asım hoca.

Metroya bindikte vardık,
Dernekte karargahı kurduk.
Sonra kafamıza vurduk
Oy dedik biz Asım hocam.

Birgün boşa geçti böyle,
Dedilerki durum böyle
Falancaya selam söyle,
Duy dedik biz asım hocam.

Giden gelmez gelen durmaz,
Dedik ki bu iş böyle olmaz.
Attığım taş yerin bulmaz,
Zay dedik biz asım hocam.

Cuma günü aç karınla,
Tahsin hocanın zoruyla.
Umutlandık biz yarınla,
Say dedik biz asım hocam.

İnce yeter bitir bunu,
Kaybetme evde bulguru.
Yok İstanbul'un uğuru,
Koy dedik biz asım hocam
 
Saz çalmak değil marifet,
Gel Cefai etme inat.
Şeriat sonra Tarikat,
Hakikat da var Cefai.

Aşk yolunda yanmayınca,
Bir kamile varmayınca,
Pir badeyi sunmayınca,
Aşık olmak zor Cefai.

Diller haktan söyleyince,
Canın dostuna verince,
Desdur deyip isteyince,
Yazın yağar kar Cefai.

Engine in, engin söyle,
Üstadlar söylemiş böyle.
Yol alınmaz "ben" demeyle,
Bilenlere sor Cefai.

Bin bildiğin bire yetmez,
Nefis azgındır pes etmez.
Dili bağlarsa söyletmez,
Başka diller var Cefai.

İnce varlarını attı,
Nefis pazarında sattı.
Sineye hançer saplattı,
Buldu büyük kar Cefai.
 
ATATÜRK vatanın yılmaz rehberi,
ATATÜRK Türklüğün ölmez önderi.
ATATÜRK milletin en son lideri,
ATATÜRK dünyada gurur kaynağım.

ATATÜRK "Ne mutlu türküm" diyendir,
ATATÜRK düşmana dersin verendir.
ATATÜRK ilimdir, Atatürk fendir,
ATATÜRK tekniktir, irfan kaynağım.

ATATÜRK mazlumun hakkın aradı,
ATATÜRK zalime kılıç salladı,
ATATÜRK düşmanın kolun bağladı,
ATATÜRK bayraktır, hürdür kaynağım.

ATATÜRK devrimci, yenilik yolu,
ATATÜRK insandı o hakkın kulu,
ATATÜRK açtırdı türkçe okulu,
ATATÜRK gösterdi ilim kaynağım.

ATATÜRK dünyaya doğmuş bir arslan,
ATATÜRK bir dağdır, sen ona yaslan.
ATATÜRK düşmana azgın bir kaplan,
ATATÜRK İNCE'ye ilham kaynağım.
 
Kirpikleri kalem gözleri hurma,
Ben başka görmedim avşar güzeli.
Gözleri süzerek bakışıp durma,
Gönlüm yenemedim avşar güzeli.

Kara gözlerinde zindana girdim,
Direndim dayandım göğsümü gerdim,
Cehenneme ***ürseydin giderdim,
Kıyıp soramadım avşar güzeli.

Hurilerin hepisini topladım,
Güzelleri şöyle bir hesapladım,
Ayıldım da bir kendimi topladım.
Adın soramadım avşar güzeli.

Güneş yere mi'ndi ay mı parladı,
Gönül laf dinlemez inan zorladı,
Dengeyi bozdu da akıl zırladı,
Orda duramadım avşar güzeli.

Sekiz cennet onsekizbin alemde,
Nasıl yazdı seni levhi kalem de?
Güzelliğin parça parça bölemde,
El'e veremedim avşar güzeli..

Eşin menendini görmedim billah,
Seni hangi nurdan yarattı Allah?
İNCE aşk elinden dedi illallah,
 
Ayşegül’e

Aydan kopmuş ateş misin yakarsın,
Yeter imdat eyle yanıyorum ben.
Ak gerdana neden fular takarsın,
Bağlanmış bir köle sanıyorum ben.

Kağıt bitti kelimeler yetmiyor,
Mecnunum çöllerim git git bitmiyor,
Versen de bir buse gönlüm etmiyor.
Canımı aşk için sunuyorum ben.

İnce’dir bu gönül kırılmaz sanma,
Ben sönüyüm, ben yanıyım, sen yanma.
Sözüm haktır, ister inan, inanma,
Sevgin pervanemdir dönüyorum ben.
 
Hem Yavuzdur, hem Bülent’tir, Bâkiler,
Haz vermiyor, bâde sunan Sâkiler...
Kim ne kadar uğraşsa da çare yok,
Sancağı taşırlar, Bülent, Bâkiler...
 
Erciyes başında kar var, bora var
Yüreğimde bir kapanmaz yara var.
Ne arayıp, ne hatırım soran var,
Yuvasız kuş gibi kaldım başıma,
Denizler dayanmaz şu gözyaşıma.

Erciyes bir gelin salınır durur,
Zirvesinde garip gönlüm oturur,
Esen yeller senden selam getirir,
Yuvasız kuş gibi kaldım başıma,
Denizler dayanmaz şu gözyaşıma.

Bülbül idim diken battı gülüme,
Kanlı mendilimi bastım gönlüme,
Aşk atını sürdüm kattım önüme,
Yuvasız kuş gibi kaldım başıma,
Denizler dayanmaz şu gözyaşıma
 
Bülbül gibi zar ederim
figanım başkadır benim
her güzeli yar ederim
sultanım başkadır benim

yolcuyum handan giderim
göçüm bir başkadır benim
gurbet elde ah ederim
suçum bir başkadır benim..

Aşkın sazını çalarım
telim bir başkadır benim
gece gündüz hep cağlarım
selim bir başkadır benim

İki ayakla yürürüm
yolum bir başkadır benim
iki gözümle görürüm
körüm bir başkadır benim

İNCE'yim ince söylerim,
dilim bir başkadır benim
ateş ile dans eylerim
külüm bir başkadır benim
 
Bayram geldi barışalım,
Sevgi için yarışalım,
Dostlar ile kavuşalım,
Bugün bayram geldi dostlar.

Zengin yoksul bir arada,
Hem denizde hem karada,
Bosna Hersek, Karabağ da,
Bayram kara geldi dostlar.

Kimi garip kimi yaşlı,
Duymuyor kulaklar paslı,
Kerem yanmış duymaz Aslı,
Bayram ateş yaktı dostlar.

Gurbette garipler ağlar,
Yaşıyor mu bilmem sağlar?
Çeçenistan yürek dağlar,
Kime bayram geldi dostlar?

Bayram gelmiş gülemiyom,
Yaşlar sel sel silemiyom,
İNCE'm yalan diyemiyom,
İşte bayram geldi dostlar.
 
Hayali gitmeyen kara gözleri,
Ürkek ceylan gibi süz bazı bazı.
Yılar, aylar, yazı, kışı, güzleri,
Maziyi hatırla gez bazı bazı.

Perdeyi açıpta baktığın zaman,
Sinene gülleri düz bazı bazı.
Yıllardır haber yok yeter el aman,
Birkaç satır olsun yaz bazı bazı.

İstanbul'da sarı lale açınca,
Sevgi bahçemizde gez bazı bazı.
Beni derde koyup ele kaçınca,
Yaralı bağrımı ez bazı bazı.

İNCE'yim dünyada almadım murat,
Selam gönder yeter az bazı bazı.
Dağ delinecekse olaydım Ferhat,
Şirin sunam gölde yüz bazı bazı.
 
Ben Ademim, hem Havvayim,
Bu alemde bir rüyayim.
Hemi derdim, hem devayim,
Lokman hekim tabibim ben.

Ben Yunusum Mevlanayim,
Gönüllerde bir sevdayim.
Hem Mecnun'um, hem Leylayim,
Çöle düşüp göründüm ben.

Yaradilan kul da benim,
Et, kemik, ceset bedenim.
INCE'yim hakka gidenim,
Insan oldum da geldim ben.
 
Kahbe dünya ne acayip işin var,
Derin düşünceye daldırdın beni.
Ne insafın, ne kocamaz yaşın var,
Kırkına geldim de soldurdun beni.

Yalan dünya sana ald****** var,
Heveslenmem sana kandırdın beni.
Zengine çok geniş, fakire de dar,
Bundan sonra kandıraman sen beni.

Yüce dağlarıyın başında karlar,
Yazın yakıp, kışın dondurdun beni.
Dünya diye çok da methin yaparlar,
Kaç kere mezara koydurdun beni.

Ateşin var, toprağın da suyun var,
Gaflete daldırıp yandırdın beni.
Ben Adem torunu bende ruh da var,
Şakıyan bülbüle döndürdün beni.
 
Temiz havasını alamasam da,
Memet emmimizi bulamasam da,
Şimşir kaşığımı yalamasam da,
Kayseri de uğrak yerimdir KÖYÜM.

Köyüm köyüm benim köyüm,
Köyümü nasıl söylüyüm.

Sediri var otururum dostlarla,
Dedesi kalmamış koyun postlarla,
Karşılaşmam asla orda astlarla,
Kayseri de uğrak yerimdir KÖYÜM.

Köyüm köyüm benim köyüm,
Köyümü nasıl söylüyüm.

İNCE anlatamaz köyü, köylüyü,
Orada bulursun selvi boyluyu,
Bulmak isterisen güzel huyluyu,
Kayseri de uğrak yerimdir KÖYÜM.
 
Geri
Üst