20
EXE RANK
OttoMaNs* ;яeiz
Fexe Kullanıcısı
Puanları
0
Çözümler
0
- Katılım
- 20 Şub 2011
- Mesajlar
- 32,869
- Tepkime puanı
- 0
- Puanları
- 0
- Yaş
- 37
- Web sitesi
- www.netbilgini.com
ÖZET
Bu çalışmada Pierre Bovet 'in Ege Konferansları ve Türk Eğitimine İlişkin Düşünceleri ele alınmıştır. Cumhuriyet döneminde eğitimle ilgili olarak Türkiye 'ye resmî ve gayrî resmî pek çok uzman gelmiştir. Bunlardan birisi de Cenevre Jean Jacques Rousseau Enstitüsü Müdürü olan Pierre Bovet 'dir. 1 Nisan 1930 'da İzmir 'e gelen Bovet, İzmir, Aydın ve Denizli okullarında incelemelerde bulunmuş öğretmenlerle söyleşiler yapmış, konferanslar vermiştir. İstanbul Üniversitesi 'nde verdiği konferans sonrası 15 Nisanda Türkiye 'den ayrılmıştır. Bovet, vermiş olduğu konferanslarında geleneksel ve çağdaş eğitim anlayışını, eğitimde verimliliği arttırma yollarını, nasıl bir öğretmen yetiştirilmesi gerektiğini, okul, öğretmen ve öğrenci arasındaki ilişkinin önemini, vatandaş yetiştirmede eğitimin rolünü, bireye ve ülkeye yapılan yatırım arasındaki ilişkiyi, okul ve aile arasındaki ilişkinin önemini, yarınların toplumunu hazırlamada çocuğu incelemenin yararlarını, eğitimde bireysel farklılıkların nasıl gözlenmesi ve nasıl çözüm üretilmesi gerektiğini, ahlak eğitimini, yaşamın amacının neye yönelik olması gerektiğini, cinsel eğitimde ailelere ve öğretmenlere düşen görevlerin neler olduğunu ele almıştır. Bovet 'in konferansları ilgiyle izlenmiş ve basında konferanslarına önemli yer verilmiştir.
Anahtar Kelimeler
Türk Devrimi, Mustafa Kemal, Geleneksel Öğrenme, Aktif Öğrenme, Konferans.
PIERRE BOVET 'S AEGEAN CONFERENCES AND THOUGHTS CONCERNING THE TURKISH EDUCATION
ABSTRACT
In this study, Pierre Bovet 's Aegean conferences and thoughts concerning the Turkish education have been discussed. In the Republic period, many official or non-official experts have visited Turkey regarding the education. One of these is Pierre Bovet who was the Manager of the Geneva Jean Jacques Institute. Bovet, who arrived in Izmir in April 1, 1930, has made inspections in schools of Izmir, Aydın and Denizli, he had interviews with the teachers and had given lectures. Upon the conference he has given in the Istanbul University, he had left Turkey on the 15th of April. Bovet, in the conferences he had given, has dealt with the traditional and contemporary education understanding, the ways of enhancing the productivity in education, what type of a teacher should be generated, the importance of the relationship between school, teacher and student, the role of education in creating citizenship, the association between the investments made to the individual and country, the significance of the communication between the school and family, the benefits of examining the child in preparation of the tomorrow 's society, how the individual differences should be observed and how the solutions should be generated, the ethical education, at what must the objective of life be oriented at, what are the tasks which should be undertaken by the families and teachers in education. Bovet 's conferences were followed up with great interest and his conferences found a significant place in press.
Key Words
Turkish Revolution, Mustafa Kemal, Traditional Learning, Active Learning, Lecture.
Cumhuriyet döneminde eğitimle ilgili olarak Türkiye 'ye resmî ve gayrî resmî pek çok uzman gelmiştir. Resmî davetler bakanlık tarafından yapılmış, gayrî resmî olanlarsa çoğunlukla yurtdışında bulunmuş Türk aydınlarının tanıdıkları uzmanları Türkiye 'ye daveti şeklinde olmuştur. Resmî davetli gelen uzmanlar inceleme ve gözlemlerini çoğu kez bir rapor halinde Milli Eğitim Bakanlığı 'na verirlerken, gayri resmi gelenler çoğunlukla konferans vermişlerdir.
İzmir Maarif Eminliği 1928 yılında Cenevre Jean Jacques Rousseau Enstitüsü 'nden Prof. Adolphe Ferriere 'i davet etmiştir İzmir 'e gelen Ferriere çeşitli incelemeler yapmış, konferanslar vermiştir. Ferriere 'in konferanslarından yararlanmış olan Maarif Eminliği benzer bir şekilde aynı enstitüden Prof. Pierre Bovet 'i de İzmir 'e davet etmiştir Cenevre Jean Jacques Rousseau Enstitüsü Müdürü olan Pierre Bovet,1 1 Nisan 1930 tarihinde İzmir 'e gelmiştir Gerek Adolphe Ferriere gerekse Pierre Bovet 'in İzmir 'e daveti bir rastlantı değildir. Her iki uzman da İzmir 'de öğretmenlik yapan Mustafa Rahmi Beyin Jean Jacques Rousseau Enstitüsü 'nden öğretmenidir. Mustafa Rahmi Bey,2 her iki uzmana İzmir 'deki konferanslarında çevirmenlik yapmış ve eşlik etmiştir.
Pierre Bovet 'in İzmir 'e gelişinde Vali Muavini Saip Bey, Maarif Emini Fuat Bey, Maarif Müdürü Ali Naili Bey, Polis Müdürü Ömer Bey, Asar-ı Atika Müfettişi Aziz Bey, öğretmen Mustafa Rahmi Bey ve İzmir 'in önde gelen birçok eğitimcisi karşılamış, gelişine yerel basın geniş yer vermiştir. Gazetelerde Bovet 'in gelmesi, günlük programı ve etkinlikleri ilk sayfadan okurlara duyurulmuştur. Bovet 'le ilgili olarak en geniş değerlendirme Hizmet Gazetesi 'nde Asım İsmet 'in başyazısında yapılmıştır.3 Bovet, geldiği gün İzmir Palas Oteli 'nde dinlenmiş ve hemen ertesi gün öğretmenlere Karataş Erkek Muallim Mektebi konferans salonunda 16.30 'da ,Çocukları Nasıl Tarassut Etmeli ” başlıklı konferansını vermiştir.4 Konferans başlamadan önce Maarif Emini Fuat Bey sahneye çıkarak Bovet 'i şöyle tanıtmıştır. ,M. Bove Cenevre Darülfünunun bir fakültesinde bulunan ve dünya terbiye cereyanının membaı olan Jan Jak Russo Enstitüsünün Müdürüdür. M. Bove bu vazifeyi 1912 senesinden beri ifa etmektedir. Kendilerinin orada tedris ettikleri terbiyevî dersler nazarı itibara alınırsa, bilhassa insiyakları ve ahlak üzerindeki derin tetkikleri düşünülürse, bize vereceği konferansın kıymeti kolayca anlaşılır ”.5
Bovet, ikinci gün İzmir Kız Lisesi ve İzmir Erkek Lisesi 'ni ziyaret etmiş ve okulların durumunu çok beğenmiştir. Vali Kazım (Dirik) Paşa tarafından kabul edilmiş ve Erkek Muallim Mektebi 'nde ,Randıman ” başlıklı ikinci konferansını vermiştir.6 Konferans serisinin üçüncüsünü ,Şahsi Mesai ” başlığıyla Erkek Muallim Mektebi 'nde sürdürmüştür.7 Bovet 'in İzmir 'deki seri konferanslarının dördüncüsü olan ve Erkek Muallim Mektebi 'ndeki ,Cinsî Terbiye ” başlıklı konferansını izlemeye Vali Kazım Paşa, Maarif Emini Fuat Bey, Sıhhat ve İçtimaî Muavenet Müdürü Dr. Mehmet Lütfü Bey, Maarif Müdürü Ali Naili Bey, Aydın Maarif Müdürü ve diğer zevat gelmiştir.8 Erkek Muallim Mektebi 'ndeki ,Mektep Cumhuriyeti ” başlığını taşıyan beşinci konferansı, izleyen gün aynı yer ve saatte yapılmıştır.9
Bovet, İzmir 'deki konferanslarının yanı sıra Türkiye 'deki eğitim uygulamalarını yerinde görmek amacıyla Vali, Maarif Emini, Maarif Müdürü, Mustafa Rahmi Bey ve önde gelen bazı eğitimcilerle birlikte İzmir Kemalpaşa 'nın köylerine giderek okulları gezmiştir. Yaptığı incelemelerden memnun ayrılmış, Kemalpaşa 'dan sonra Karabel mevkiindeki Hitit 'lerden kalma abideleri gezmiştir. Aynı zamanda İzmir Asar-ı Atika Müzesini gezmiş, Yıldırım Kemal Bey İlkokulu ve Misak-ı Millî İlkokulu 'nda bazı dersleri izlemiştir.10 Bovet, 7 Nisan 'da Bergama 'ya gitmiş, burada hem incelemelerde bulunmuş hem de Bergama öğretmenlerine hitap etmiştir. Dönüşte Reşadiye (Zeytindağ) ve Menemen 'de bazı okullarda incelemelerde bulunmuştur.11 8 Nisanda İzmir Kız Lisesi 'ne gelmiş ve son sınıf öğrencilerine ,Hayatın Gayesi ” başlıklı bir konferans vermiştir.12 1-9 Nisan 1930 tarihlerinde İzmir 'de eğitim kurumlarında inceleme gezilerinde bulunan, öğretmenlerle konuşan ve toplam beş konferans veren Pierre Bovet, İzmir 'de son derece önemsenmiştir. Başta Vali olmak üzere her kademeden kişiler konferansları izlemeye gelmiş ve hemen her akşam üst düzey yöneticiler tarafından onuruna ziyafet verilmiş ya da konser düzenlenmiştir.
İzmir 'den 9 Nisanda ayrılan Bovet Aydın 'da bir konferans vermiş13 ve 11-12 Nisan günlerinde Denizli 'de verdiği iki konferansla İzmir maarif mıntıkasına veda etmiş,14 13 Nisanda İstanbul 'a gitmiştir, İstanbul Darülfünun konferans salonunda iki konferans vermiş ve bu konferanslarında, ,sizin benden istediğinizi takdir ediyorum. Bana da cesaret veren budur. Türk 'ün terbiye sahasında elde ettiği neticelerden memnun olmamak kabil değildir ” sözleriyle Türk eğitim sistemini özetlemiştir. Bovet, 15 Nisan 'da Türkiye 'den ayrılmıştır.15 Bovet, İzmir, Aydın ve Denizli 'de vermiş olduğu konferanslarda şu soruların yanıtlarını vermeye çalışmıştır:
; Geleneksel eğitim anlayışı nedir?
Çağdaş eğitimin amacı ve belirgin özellikleri nelerdir?
; Geleneksel ve çağdaş eğitim anlayışında çocuğa bakış açısı nasıldır?
; Geleneksel ve çağdaş eğitim anlayışında çocuğun gözlenmesi arasındaki farklılıklar nelerdir?
; Eğitimde verimlilik nedir?
Eğitimin (okulların) verimliliği nasıl ölçülebilir?
; Etkin okul nedir ve amacı neye yöneliktir?
; Hangi tip öğretmenler yetiştirilmelidir?
; Okul, öğretmen ve öğrenci arasındaki ilişki nasıl olmalıdır?
; Vatandaş yetiştirmede eğitimin (okulun) rolü nedir?
; Bireye ve ülkeye yapılan yatırım arasındaki ilişki nedir?
; Okul ile aile arasındaki ilişki nasıl olmalıdır?
Yarınların toplumunu hazırlamada çocuğu incelemenin önemi nedir?
; Eğitimde bireysel farklılıklar nasıl gözlenmeli ve nasıl çözüm üretilmelidir?
; Ahlak eğitimi nedir?
; Yaşamın amacı nedir?
; Cinsel eğitim nedir?
; Cinsel eğitimde ailelere ve öğretmenlere düşen görevler nelerdir?
; Cinsel eğitimde izlenmesi gereken yöntem ve aşamalar nedir?
Bovet 'in konferanslarının temaları arasında özellikle 1990 'lı yıllarla birlikte Türkiye 'de gündeme gelip 2000 'li yıllarda ivme kazanan ve bazı eğitim kurumlarında uygulanmaya çalışılan ,aktif öğrenme ” konusu vardır. Bovet, okulun ve öğrencinin nasıl aktif olacağını, geleneksel eğitimle karşılaştırarak ele almaktadır. Bovet 'e göre, geleneksel eğitim çocuğu bilgi ile doldurulması gereken bir kap olarak görmekte ve öğretmenin işlediği bir kil çamuru gibi algılamaktadır. Çocuğa yaklaşım biçimi yeni eğitim anlayışıyla değişmiştir, yeni anlayışa göre çocuk her şeyden önce etkindir, el işleri ve özellikle oyunla bütün melekelerini geliştirmeyi amaçlayan genç bir organizmadır. Bu anlayışa göre, etkin okul çocuğun gereksinimlerine yanıt vermek ve çocuğun etkinliklerini körüklemek zorundadır.16
Bovet verdiği konferansında eğitimde verimlilikle ilgili olarak şunları ifade etmiştir Verimlilik konusu, gerçekten ciddi bir şekilde ele alınması gereken önemli bir konudur Yaşamlarını eğitime adayan öğretmenlerin çalışmalarındaki verimlilik düzeyi bilinmek durumundadır. Bu konu son yıllara kadar ihmal edilmiş bir konudur. Geleneksel eğitimde verimlilik üzerinde durulmadan sürekli olarak daha fazla öğretmek için çalışılmaktadır Okullarda verimliliğin incelenmesi okuma, yazma, matematik, yabancı dil gibi derslerden öğrencileri sınava alma ve öğrencilerin yeterlilikle ilgili olarak ne yapabildiğini ölçme yoluyla iki şekilde yapılabilir.17
Bovet 'e göre cinsel eğitim öncelikle aileler tarafından verilerek çocuk okula hazırlanmalı, sonra bu görev öğretmenler tarafından yerine getirilmeli ve cinsel bilgilendirme üç ayrı aşamada ele alınmalıdır:18
1) Hayatın kökeni ve cinsiyet farklılığın açıklanması konularındaki bilgilendirmeler çocukların ilk soru sordukları dönemlerde ve genellikle aileler tarafından yapılmalıdır. Çocukların sorularına aileler çoğunlukla doyurucu yanıtlar verememektedirler. Oysa sorulara doğru ve açık yanıtlar verilmelidir. Eğer aileler çocuklarının sorularına doğru ve net yanıtlar vermezlerse çocuklarının güvenlerini kaybedebilirler. O zaman ailenin söylemediği şeyi kendisinden yaşça daha büyük çocuklardan öğrenir ve o çocuklara güven duymaya başlarlar. Bu durum bazen tehlikeli sonuçlar doğurabilir. Çocuklar yedi yaşında okula başlarken temel cinsel bilgileri almış olmalıdırlar. Fakat uygulamada bu gerçekleşmez. Okulda çocukların cinsel eğitiminden öğretmen sorumlu olmalıdır. Öğretmen bu bilgilendirmeleri bitki ve hayvanların üremesi konularında işlemelidir.
2) Okul çağında özellikle erkek çocuklar istimna (onanizm, mastürbasyon) konusunda aydınlatılmalıdır. Bu konuda da sürekli yanlış bilgiler verilmektedir. İstimna yaparsan şöyle olur böyle olur denilerek bir takım felaketler sıralanmakta, çocukların bedensel ve ruhsal olarak çok şeyler kaybedeceği söylenmektedir. Oysa istimna, gencin kendi içine burkulup kalarak enerjisini verecek kendisinden başka bir yer ve kendisini yeterli oranda ilgilendirecek bir aşk bulamamasıdır. Bu konu gençle baş başa kalınarak anlatılmalıdır.
3) Öğretmenlerin gençlere vereceği üçüncü ders gençlerin fuhuşla buluştukları dönem olmalıdır. Zührevi hastalıklar, frenginin getirdiği sorunlar ve aile faciaları göz önünde tutulduğunda bu çeşit bilgilerin delikanlılar için önemi ortaya çıkmaktadır. Çocukları korkutarak değil, bilgilendirerek bu sorun aşılmaya çalışılmalıdır.
Bovet 'e göre hayatın amacı şöyledir: Sadece yasamak için yaşamaya çalışmanın bir anlamı olamaz, yaşama anlam katan daha başka şeyler vardır. Bazılarına göre yaşamın güzelliğinin bilimde saklı, bazılarına göre sanatta gizli olması, kimilerine göre ise yaşama anlam veren şeyin insani ilişkilerde olması söz konusudur. Bu üç öğenin üçünde de yaşamın amaçlan gizlidir ve tarih bunun örneklerini göstermektedir.19
Pierre Bovet, eğitimin amaçlarıyla ilgili olarak düşüncesini şöyle açıklamıştır: ,Eğitimin amacına yönelik iki ayrı görüş vardır: Birinci görüşe göre, eğitim bireyi her yönüyle, hem ruhsal olarak hem de bedensel olarak geliştirmektir. Fakat bu herkes için ideal bir eğitim amacı olarak görülmemektedir. İkinci görüşe göre, eğitimin bireyi toplum için hazırlanması gerekliliğinden söz edilmektedir. Bu görüşe göre birey toplumdaki işlevini eğitim aracığıyla öğrenebilecektir. Eğitimin bu iki amacı değişik dönemlerde öne sürülmüştür. Birbirine iki zıt görüş gibi görünmekte olan bu amaçların ortak noktalarından hareketle doğruyu bulmak en iyi olanıdır. Gerçekte birey eğitilmekle toplum da eğitilmiş olur. Bu nedenle bireyin eğitimine önem ve öncelik verilmelidir ”.20
Bu çalışmada Pierre Bovet 'in Ege Konferansları ve Türk Eğitimine İlişkin Düşünceleri ele alınmıştır. Cumhuriyet döneminde eğitimle ilgili olarak Türkiye 'ye resmî ve gayrî resmî pek çok uzman gelmiştir. Bunlardan birisi de Cenevre Jean Jacques Rousseau Enstitüsü Müdürü olan Pierre Bovet 'dir. 1 Nisan 1930 'da İzmir 'e gelen Bovet, İzmir, Aydın ve Denizli okullarında incelemelerde bulunmuş öğretmenlerle söyleşiler yapmış, konferanslar vermiştir. İstanbul Üniversitesi 'nde verdiği konferans sonrası 15 Nisanda Türkiye 'den ayrılmıştır. Bovet, vermiş olduğu konferanslarında geleneksel ve çağdaş eğitim anlayışını, eğitimde verimliliği arttırma yollarını, nasıl bir öğretmen yetiştirilmesi gerektiğini, okul, öğretmen ve öğrenci arasındaki ilişkinin önemini, vatandaş yetiştirmede eğitimin rolünü, bireye ve ülkeye yapılan yatırım arasındaki ilişkiyi, okul ve aile arasındaki ilişkinin önemini, yarınların toplumunu hazırlamada çocuğu incelemenin yararlarını, eğitimde bireysel farklılıkların nasıl gözlenmesi ve nasıl çözüm üretilmesi gerektiğini, ahlak eğitimini, yaşamın amacının neye yönelik olması gerektiğini, cinsel eğitimde ailelere ve öğretmenlere düşen görevlerin neler olduğunu ele almıştır. Bovet 'in konferansları ilgiyle izlenmiş ve basında konferanslarına önemli yer verilmiştir.
Anahtar Kelimeler
Türk Devrimi, Mustafa Kemal, Geleneksel Öğrenme, Aktif Öğrenme, Konferans.
PIERRE BOVET 'S AEGEAN CONFERENCES AND THOUGHTS CONCERNING THE TURKISH EDUCATION
ABSTRACT
In this study, Pierre Bovet 's Aegean conferences and thoughts concerning the Turkish education have been discussed. In the Republic period, many official or non-official experts have visited Turkey regarding the education. One of these is Pierre Bovet who was the Manager of the Geneva Jean Jacques Institute. Bovet, who arrived in Izmir in April 1, 1930, has made inspections in schools of Izmir, Aydın and Denizli, he had interviews with the teachers and had given lectures. Upon the conference he has given in the Istanbul University, he had left Turkey on the 15th of April. Bovet, in the conferences he had given, has dealt with the traditional and contemporary education understanding, the ways of enhancing the productivity in education, what type of a teacher should be generated, the importance of the relationship between school, teacher and student, the role of education in creating citizenship, the association between the investments made to the individual and country, the significance of the communication between the school and family, the benefits of examining the child in preparation of the tomorrow 's society, how the individual differences should be observed and how the solutions should be generated, the ethical education, at what must the objective of life be oriented at, what are the tasks which should be undertaken by the families and teachers in education. Bovet 's conferences were followed up with great interest and his conferences found a significant place in press.
Key Words
Turkish Revolution, Mustafa Kemal, Traditional Learning, Active Learning, Lecture.
Cumhuriyet döneminde eğitimle ilgili olarak Türkiye 'ye resmî ve gayrî resmî pek çok uzman gelmiştir. Resmî davetler bakanlık tarafından yapılmış, gayrî resmî olanlarsa çoğunlukla yurtdışında bulunmuş Türk aydınlarının tanıdıkları uzmanları Türkiye 'ye daveti şeklinde olmuştur. Resmî davetli gelen uzmanlar inceleme ve gözlemlerini çoğu kez bir rapor halinde Milli Eğitim Bakanlığı 'na verirlerken, gayri resmi gelenler çoğunlukla konferans vermişlerdir.
İzmir Maarif Eminliği 1928 yılında Cenevre Jean Jacques Rousseau Enstitüsü 'nden Prof. Adolphe Ferriere 'i davet etmiştir İzmir 'e gelen Ferriere çeşitli incelemeler yapmış, konferanslar vermiştir. Ferriere 'in konferanslarından yararlanmış olan Maarif Eminliği benzer bir şekilde aynı enstitüden Prof. Pierre Bovet 'i de İzmir 'e davet etmiştir Cenevre Jean Jacques Rousseau Enstitüsü Müdürü olan Pierre Bovet,1 1 Nisan 1930 tarihinde İzmir 'e gelmiştir Gerek Adolphe Ferriere gerekse Pierre Bovet 'in İzmir 'e daveti bir rastlantı değildir. Her iki uzman da İzmir 'de öğretmenlik yapan Mustafa Rahmi Beyin Jean Jacques Rousseau Enstitüsü 'nden öğretmenidir. Mustafa Rahmi Bey,2 her iki uzmana İzmir 'deki konferanslarında çevirmenlik yapmış ve eşlik etmiştir.
Pierre Bovet 'in İzmir 'e gelişinde Vali Muavini Saip Bey, Maarif Emini Fuat Bey, Maarif Müdürü Ali Naili Bey, Polis Müdürü Ömer Bey, Asar-ı Atika Müfettişi Aziz Bey, öğretmen Mustafa Rahmi Bey ve İzmir 'in önde gelen birçok eğitimcisi karşılamış, gelişine yerel basın geniş yer vermiştir. Gazetelerde Bovet 'in gelmesi, günlük programı ve etkinlikleri ilk sayfadan okurlara duyurulmuştur. Bovet 'le ilgili olarak en geniş değerlendirme Hizmet Gazetesi 'nde Asım İsmet 'in başyazısında yapılmıştır.3 Bovet, geldiği gün İzmir Palas Oteli 'nde dinlenmiş ve hemen ertesi gün öğretmenlere Karataş Erkek Muallim Mektebi konferans salonunda 16.30 'da ,Çocukları Nasıl Tarassut Etmeli ” başlıklı konferansını vermiştir.4 Konferans başlamadan önce Maarif Emini Fuat Bey sahneye çıkarak Bovet 'i şöyle tanıtmıştır. ,M. Bove Cenevre Darülfünunun bir fakültesinde bulunan ve dünya terbiye cereyanının membaı olan Jan Jak Russo Enstitüsünün Müdürüdür. M. Bove bu vazifeyi 1912 senesinden beri ifa etmektedir. Kendilerinin orada tedris ettikleri terbiyevî dersler nazarı itibara alınırsa, bilhassa insiyakları ve ahlak üzerindeki derin tetkikleri düşünülürse, bize vereceği konferansın kıymeti kolayca anlaşılır ”.5
Bovet, ikinci gün İzmir Kız Lisesi ve İzmir Erkek Lisesi 'ni ziyaret etmiş ve okulların durumunu çok beğenmiştir. Vali Kazım (Dirik) Paşa tarafından kabul edilmiş ve Erkek Muallim Mektebi 'nde ,Randıman ” başlıklı ikinci konferansını vermiştir.6 Konferans serisinin üçüncüsünü ,Şahsi Mesai ” başlığıyla Erkek Muallim Mektebi 'nde sürdürmüştür.7 Bovet 'in İzmir 'deki seri konferanslarının dördüncüsü olan ve Erkek Muallim Mektebi 'ndeki ,Cinsî Terbiye ” başlıklı konferansını izlemeye Vali Kazım Paşa, Maarif Emini Fuat Bey, Sıhhat ve İçtimaî Muavenet Müdürü Dr. Mehmet Lütfü Bey, Maarif Müdürü Ali Naili Bey, Aydın Maarif Müdürü ve diğer zevat gelmiştir.8 Erkek Muallim Mektebi 'ndeki ,Mektep Cumhuriyeti ” başlığını taşıyan beşinci konferansı, izleyen gün aynı yer ve saatte yapılmıştır.9
Bovet, İzmir 'deki konferanslarının yanı sıra Türkiye 'deki eğitim uygulamalarını yerinde görmek amacıyla Vali, Maarif Emini, Maarif Müdürü, Mustafa Rahmi Bey ve önde gelen bazı eğitimcilerle birlikte İzmir Kemalpaşa 'nın köylerine giderek okulları gezmiştir. Yaptığı incelemelerden memnun ayrılmış, Kemalpaşa 'dan sonra Karabel mevkiindeki Hitit 'lerden kalma abideleri gezmiştir. Aynı zamanda İzmir Asar-ı Atika Müzesini gezmiş, Yıldırım Kemal Bey İlkokulu ve Misak-ı Millî İlkokulu 'nda bazı dersleri izlemiştir.10 Bovet, 7 Nisan 'da Bergama 'ya gitmiş, burada hem incelemelerde bulunmuş hem de Bergama öğretmenlerine hitap etmiştir. Dönüşte Reşadiye (Zeytindağ) ve Menemen 'de bazı okullarda incelemelerde bulunmuştur.11 8 Nisanda İzmir Kız Lisesi 'ne gelmiş ve son sınıf öğrencilerine ,Hayatın Gayesi ” başlıklı bir konferans vermiştir.12 1-9 Nisan 1930 tarihlerinde İzmir 'de eğitim kurumlarında inceleme gezilerinde bulunan, öğretmenlerle konuşan ve toplam beş konferans veren Pierre Bovet, İzmir 'de son derece önemsenmiştir. Başta Vali olmak üzere her kademeden kişiler konferansları izlemeye gelmiş ve hemen her akşam üst düzey yöneticiler tarafından onuruna ziyafet verilmiş ya da konser düzenlenmiştir.
İzmir 'den 9 Nisanda ayrılan Bovet Aydın 'da bir konferans vermiş13 ve 11-12 Nisan günlerinde Denizli 'de verdiği iki konferansla İzmir maarif mıntıkasına veda etmiş,14 13 Nisanda İstanbul 'a gitmiştir, İstanbul Darülfünun konferans salonunda iki konferans vermiş ve bu konferanslarında, ,sizin benden istediğinizi takdir ediyorum. Bana da cesaret veren budur. Türk 'ün terbiye sahasında elde ettiği neticelerden memnun olmamak kabil değildir ” sözleriyle Türk eğitim sistemini özetlemiştir. Bovet, 15 Nisan 'da Türkiye 'den ayrılmıştır.15 Bovet, İzmir, Aydın ve Denizli 'de vermiş olduğu konferanslarda şu soruların yanıtlarını vermeye çalışmıştır:
; Geleneksel eğitim anlayışı nedir?
Çağdaş eğitimin amacı ve belirgin özellikleri nelerdir?
; Geleneksel ve çağdaş eğitim anlayışında çocuğa bakış açısı nasıldır?
; Geleneksel ve çağdaş eğitim anlayışında çocuğun gözlenmesi arasındaki farklılıklar nelerdir?
; Eğitimde verimlilik nedir?
Eğitimin (okulların) verimliliği nasıl ölçülebilir?
; Etkin okul nedir ve amacı neye yöneliktir?
; Hangi tip öğretmenler yetiştirilmelidir?
; Okul, öğretmen ve öğrenci arasındaki ilişki nasıl olmalıdır?
; Vatandaş yetiştirmede eğitimin (okulun) rolü nedir?
; Bireye ve ülkeye yapılan yatırım arasındaki ilişki nedir?
; Okul ile aile arasındaki ilişki nasıl olmalıdır?
Yarınların toplumunu hazırlamada çocuğu incelemenin önemi nedir?
; Eğitimde bireysel farklılıklar nasıl gözlenmeli ve nasıl çözüm üretilmelidir?
; Ahlak eğitimi nedir?
; Yaşamın amacı nedir?
; Cinsel eğitim nedir?
; Cinsel eğitimde ailelere ve öğretmenlere düşen görevler nelerdir?
; Cinsel eğitimde izlenmesi gereken yöntem ve aşamalar nedir?
Bovet 'in konferanslarının temaları arasında özellikle 1990 'lı yıllarla birlikte Türkiye 'de gündeme gelip 2000 'li yıllarda ivme kazanan ve bazı eğitim kurumlarında uygulanmaya çalışılan ,aktif öğrenme ” konusu vardır. Bovet, okulun ve öğrencinin nasıl aktif olacağını, geleneksel eğitimle karşılaştırarak ele almaktadır. Bovet 'e göre, geleneksel eğitim çocuğu bilgi ile doldurulması gereken bir kap olarak görmekte ve öğretmenin işlediği bir kil çamuru gibi algılamaktadır. Çocuğa yaklaşım biçimi yeni eğitim anlayışıyla değişmiştir, yeni anlayışa göre çocuk her şeyden önce etkindir, el işleri ve özellikle oyunla bütün melekelerini geliştirmeyi amaçlayan genç bir organizmadır. Bu anlayışa göre, etkin okul çocuğun gereksinimlerine yanıt vermek ve çocuğun etkinliklerini körüklemek zorundadır.16
Bovet verdiği konferansında eğitimde verimlilikle ilgili olarak şunları ifade etmiştir Verimlilik konusu, gerçekten ciddi bir şekilde ele alınması gereken önemli bir konudur Yaşamlarını eğitime adayan öğretmenlerin çalışmalarındaki verimlilik düzeyi bilinmek durumundadır. Bu konu son yıllara kadar ihmal edilmiş bir konudur. Geleneksel eğitimde verimlilik üzerinde durulmadan sürekli olarak daha fazla öğretmek için çalışılmaktadır Okullarda verimliliğin incelenmesi okuma, yazma, matematik, yabancı dil gibi derslerden öğrencileri sınava alma ve öğrencilerin yeterlilikle ilgili olarak ne yapabildiğini ölçme yoluyla iki şekilde yapılabilir.17
Bovet 'e göre cinsel eğitim öncelikle aileler tarafından verilerek çocuk okula hazırlanmalı, sonra bu görev öğretmenler tarafından yerine getirilmeli ve cinsel bilgilendirme üç ayrı aşamada ele alınmalıdır:18
1) Hayatın kökeni ve cinsiyet farklılığın açıklanması konularındaki bilgilendirmeler çocukların ilk soru sordukları dönemlerde ve genellikle aileler tarafından yapılmalıdır. Çocukların sorularına aileler çoğunlukla doyurucu yanıtlar verememektedirler. Oysa sorulara doğru ve açık yanıtlar verilmelidir. Eğer aileler çocuklarının sorularına doğru ve net yanıtlar vermezlerse çocuklarının güvenlerini kaybedebilirler. O zaman ailenin söylemediği şeyi kendisinden yaşça daha büyük çocuklardan öğrenir ve o çocuklara güven duymaya başlarlar. Bu durum bazen tehlikeli sonuçlar doğurabilir. Çocuklar yedi yaşında okula başlarken temel cinsel bilgileri almış olmalıdırlar. Fakat uygulamada bu gerçekleşmez. Okulda çocukların cinsel eğitiminden öğretmen sorumlu olmalıdır. Öğretmen bu bilgilendirmeleri bitki ve hayvanların üremesi konularında işlemelidir.
2) Okul çağında özellikle erkek çocuklar istimna (onanizm, mastürbasyon) konusunda aydınlatılmalıdır. Bu konuda da sürekli yanlış bilgiler verilmektedir. İstimna yaparsan şöyle olur böyle olur denilerek bir takım felaketler sıralanmakta, çocukların bedensel ve ruhsal olarak çok şeyler kaybedeceği söylenmektedir. Oysa istimna, gencin kendi içine burkulup kalarak enerjisini verecek kendisinden başka bir yer ve kendisini yeterli oranda ilgilendirecek bir aşk bulamamasıdır. Bu konu gençle baş başa kalınarak anlatılmalıdır.
3) Öğretmenlerin gençlere vereceği üçüncü ders gençlerin fuhuşla buluştukları dönem olmalıdır. Zührevi hastalıklar, frenginin getirdiği sorunlar ve aile faciaları göz önünde tutulduğunda bu çeşit bilgilerin delikanlılar için önemi ortaya çıkmaktadır. Çocukları korkutarak değil, bilgilendirerek bu sorun aşılmaya çalışılmalıdır.
Bovet 'e göre hayatın amacı şöyledir: Sadece yasamak için yaşamaya çalışmanın bir anlamı olamaz, yaşama anlam katan daha başka şeyler vardır. Bazılarına göre yaşamın güzelliğinin bilimde saklı, bazılarına göre sanatta gizli olması, kimilerine göre ise yaşama anlam veren şeyin insani ilişkilerde olması söz konusudur. Bu üç öğenin üçünde de yaşamın amaçlan gizlidir ve tarih bunun örneklerini göstermektedir.19
Pierre Bovet, eğitimin amaçlarıyla ilgili olarak düşüncesini şöyle açıklamıştır: ,Eğitimin amacına yönelik iki ayrı görüş vardır: Birinci görüşe göre, eğitim bireyi her yönüyle, hem ruhsal olarak hem de bedensel olarak geliştirmektir. Fakat bu herkes için ideal bir eğitim amacı olarak görülmemektedir. İkinci görüşe göre, eğitimin bireyi toplum için hazırlanması gerekliliğinden söz edilmektedir. Bu görüşe göre birey toplumdaki işlevini eğitim aracığıyla öğrenebilecektir. Eğitimin bu iki amacı değişik dönemlerde öne sürülmüştür. Birbirine iki zıt görüş gibi görünmekte olan bu amaçların ortak noktalarından hareketle doğruyu bulmak en iyi olanıdır. Gerçekte birey eğitilmekle toplum da eğitilmiş olur. Bu nedenle bireyin eğitimine önem ve öncelik verilmelidir ”.20