11
EXE RANK
~TiM[e]-oVeR~
Fexe Kullanıcısı
Puanları
0
Çözümler
0
- Katılım
- 2 Kas 2008
- Mesajlar
- 11,101
- Tepkime puanı
- 0
- Puanları
- 0
- Yaş
- 39
- Web sitesi
- www.google.com
Bursa
Osmanlı'nın 1. Başkenti
.


Osmanlılar'ın Hüdavendigar Vilayeti
1071 yılından sonra Anadolu'yu fethetmeye başlayan Selçuklular; bölgeye Asya'dan getirdikleri Türk boylarını yerleştirme çabalarına girdiler. Selçuklu İmparatorluğu'nun zayıflayıp dağılmaya başlaması üzerine kurulan Anadolu beyliklerinden Osmanlı Beyliği
kısa zamanda gelişip çevresindeki Tekfurlar'ın arazilerini de alarak güçlenip büyüdü.

Osmanlı Beyliği'nin kurucusu
1258 yılında Söğüt kasabasında doğan Osman Bey'di. 1299'da Bilecik
Yenikent
İnegöl ve İznik de Beyliğin topraklarına katıldı. Altıyüz yılı aşkın hüküm sürecek olan Osmanlı İmparatorluğu'nun temelleri atılmıştı. Osman Gazi'nin başarılarıyla Osmanlı Beyliği'nin güçlenmesi karşısında kuşkulanmaya başlayan Bursa tekfuru Atranos
Bizans'tan dilediği yardımlara
Kestel ve Kite tekfurlarının güçlerini katarak 1301'de Koyunhisar'da Osmanlı ordusu ile çarpışmaya başladı. Savaşın galibi Osman Bey'in orduları oldu.





Artık Türkler'in hazırlıkları yavaş yavaş başlamıştı. Tekfurlar'ın bu olaydan sonra da birlik halinde çalıştıklarını gören Osman Bey
1317 yılında kenti kuşatmaya doğru ilk adımı attı. Öncelikle deniz ilişkisinin kesilmesi gerektiğinden
Kaplıca tarafında bir kale yaptırıp
kardeşinin oğlu Ak Timur'u kumandan tayin etti. Osmarı Bey'in kölesi Balabancık da dağ tarafına yapılan kaleden sorumluydu. Bu bölgelerden halkın kente giriş ve çıkışları engellenmişti. Atranos Beyce kalesini yıkan Türkler
Pınarbaşı'na karargahlarını kurdular. Osman Gazi kuşatma için gerekenleri yaptıktan sonra kumandayı
oğlu Orhan Bey'e devrederek Yenikent'e döndü.





Kuşatma sekiz yıl sürdü. Hastalıklarla boğuşmaya başlayan Osman Gazi'nin sefere gidip savaşacak dermanı kalmamıştı. Oğlu Orhan Gazi'ye kenti ele geçirme emrini verdi. Orhan Gazi önce Evrenos Kalesi'ni aldı. Kale tekfuru dağlara kaçtı. Artık hedef Bursa'ydı. Orhan Gazi
Bursa tekfuruna Mihal Bey'i gönderip
teslim olmasını istedi. Tekfur
Orhan Gazi'den bağışlanmasını isteyerek
kıymetli elbiseleri ile kırk bin altın gönderdi. Orhan Gazi babasının onayını aldıktan sonra
Tekfur'un ailesinin ve adamlarının kaleden ayrılıp Gemlik sahiline ulaşabilmeleri için gerekli izni verdi. Tekfur ve beraberindekiler buradan bir gemiyle İstanbul'a doğru yola çıktılar. 1326 yılında Bursa artık Türkler'indi.





Kentin alındığı haberi
hastalığı çok şiddetlenen Osman Gazi'ye ölüm yatağında ulaştırılabildi. Saltanatı Orhan Gazi'ye bırakan Osmanlı İmparatorluğu'nun ilk Sultanı yüzünde bir tebessümle yaşama veda etti. Bursa'nın alınması Osmanlı Beyliği için bir dönüm noktası olmuştu. Dedesi Ertuğrul Gazi'nin yaş***** yitirdiği 1281 yılında doğan Orhan bin Osman
artık Osmanlı sultanlarının ikincisiydi. Sultan'ın ağabeyi birgün huzura çıkıp
saltanat için üç şey yapması gerektiğini söyledi. İlki
adına sikke bastırmaktı. İkincisi diğer insanlardan farklı kıyafetler giymek
üçüncüsü ise yaya askerine hazineden uIufe tayin etmekti. Önceleri sikke
Selçuklu sultanları adına bastırılırdı. 1328'de Orhan Gazi
adına sikke bastıran ilk Osmanlı Sultanı oldu. Kılık kıyafette de yenilikler yapıldı. Kırmızı ve siyah renklerde giysileri olan askerler
artık beyaz renkte üniformalar giymeye başladılar.








Bithynia
Roma ve Bizans'ı yaşayan Bursa
1335 yılında Osmanlı'ya ilk başkent oldu. Saltanatı yaklaşık 35 yıl süren Orhan Gazi
1360 yılında yaşama veda ederken
yerini oğlu Murad'a bıraktı. 1326 yılında doğan Sultan Murad han bin Orhan bin Osman Gazi
Osmanlı sultanlarının üçüncüsüydü. Hüdavendigar adıyla ünlenmişti.





1362'de Edirne kenti ele geçirildi. Murad-ı Hüdavendigar bir gece düşünde
ak sakallı
nur yüzlü bir kimseyle yarenlik ederken
o kişi ona Edirne'de bir saray yaptırmasını söylediğinden
Edirne'de büyük bir saray inşa ettirildi. Daha sonra başkentliği Edirne üstlendi. Sonraki yıllarda da Bursa önemini hiç yitirmedi.




1399'da Yıldırım Bayezid
su tedavisine çok önem verilen Bursa Darüşşifası'nı kurdu. 1402'de kente giren Timur orduları medrese
cami gibi binalara büyük zararlar verdiler ve kentte yangınlar çıkardılar. 1429'da veba salgını kenti kasıp kavurdu. 1482'de Cem Sultan Bursa'da 18 günlük sultanlığına başladığında kendi adına para da bastırmıştı. Yetişen II. Bayezid ordularıyla çarpışmaya mecbur kalan Cem
kenti yenilmiş olarak terketti.



YAPILAR
Kentin alındığı haberi
hastalığı çok şiddetlenen Osman Gazi'ye ölüm yatağında ulaştırılabildi. Saltanatı Orhan Gazi'ye bırakan Osmanlı İmparatorluğu'nun ilk Sultanı yüzünde bir tebessümle yaşama veda etti. Bursa'nın alınması Osmanlı Beyliği için bir dönüm noktası olmuştu. Dedesi Ertuğrul Gazi'nin yaş***** yitirdiği 1281 yılında doğan Orhan bin Osman
artık Osmanlı sultanlarının ikincisiydi. Sultan'ın ağabeyi birgün huzura çıkıp
saltanat için üç şey yapması gerektiğini söyledi. İlki
adına sikke bastırmaktı. İkincisi diğer insanlardan farklı kıyafetler giymek
üçüncüsü ise yaya askerine hazineden uIufe tayin etmekti. Önceleri sikke
Selçuklu sultanları adına bastırılırdı. 1328'de Orhan Gazi
adına sikke bastıran ilk Osmanlı Sultanı oldu. Kılık kıyafette de yenilikler yapıldı. Kırmızı ve siyah renklerde giysileri olan askerler
artık beyaz renkte üniformalar giymeye başladılar.
[align=left]Bithynia
Roma ve Bizans'ı yaşayan Bursa
1335 yılında Osmanlı'ya ilk başkent oldu. Saltanatı yaklaşık 35 yıl süren Orhan Gazi
1360 yılında yaşama veda ederken
yerini oğlu Murad'a bıraktı. 1326 yılında doğan Sultan Murad han bin Orhan bin Osman Gazi
Osmanlı sultanlarının üçüncüsüydü. Hüdavendigar adıyla ünlenmişti.








[align=left]Bithynia





1362'de Edirne kenti ele geçirildi. Murad-ı Hüdavendigar bir gece düşünde
ak sakallı
nur yüzlü bir kimseyle yarenlik ederken
o kişi ona Edirne'de bir saray yaptırmasını söylediğinden
Edirne'de büyük bir saray inşa ettirildi. Daha sonra başkentliği Edirne üstlendi. Sonraki yıllarda da Bursa önemini hiç yitirmedi.




1399'da Yıldırım Bayezid
su tedavisine çok önem verilen Bursa Darüşşifası'nı kurdu. 1402'de kente giren Timur orduları medrese
cami gibi binalara büyük zararlar verdiler ve kentte yangınlar çıkardılar. 1429'da veba salgını kenti kasıp kavurdu. 1482'de Cem Sultan Bursa'da 18 günlük sultanlığına başladığında kendi adına para da bastırmıştı. Yetişen II. Bayezid ordularıyla çarpışmaya mecbur kalan Cem
kenti yenilmiş olarak terketti.



YAPILAR
Bursa üslubu
[align=left]Osmanlı yapı sanatında
önce zaptedilen Bizans ülkelerinin mimarisine doğru bir eğilim gözlendi. Bu ülkeler
yeni sahiplerine aynı zamanda eski mimari tekniğinde ustalaşmış olan birçok duvarcı
oymacı ve zanaatçılar da vermişti. Bu yeni yapılar
Anadolu beyliklerinin anıtlarından farklıydılar. Ve Bursa üslubu böyle doğdu. Bursa mimarisi İstanbul'un fethinden sonra da yaşadı. Edirne ve İstanbul'daki ilk anıtların yapımında genellikle bu üslup kullanıldı. T biçimi plana uygun yapı tipi de 14. yy'da gelişti ve Bursa'daki "selatin camileri"nin hemen tamamı bu plana uygun olarak inşa edildi. Üst kısmından yüksek horizontal bir hatla bağlanan "Bursa kemeri" ise
iki çeyrek daireden oluşur
fazla bir taşıma gücüne sahip olmadığından daha çok dekoratif işlerde kullanılırdı.
[align=left]Osmanlı yapı sanatında






Ulucami
Bursa Ulucami
ilk devir İslam mimarisinin payeler ve sütunlar üzerine düz çatı ile örtülü avlulu camiler gurubuna girer. 1399'da Yıldırım Bayezid tarafından mimar Ali Neccar'a yaptırılan Ulucami
20 kubbe
iki büyük minareden oluşan beyaz renkli heybetli bir camidir. Her biri dört köşeli 12 ayak üstünde duran hemen hemen birbirine eşit kubbelerinden ortadakinin üstü camlıdır. Cami'de ünlü hattatlar tarafından yazılmış yüzdoksaniki adet sabit veya levha olarak yazı vardır.



Yeşil Camii
Bursa üslubu
Yeşil Cami ile başlamaktadır. Yeşil Camisi
Çelebi Sultan Mehmed tarafından 1419'da mimar Vezir Hacı İvaz Paşa'ya yaptırıldı. Çini ustası Mecnun Mehmed'dir. Ön yüzü
pencereleri
kapısı
kitabeleri
kapı tavanı mermer işçiliğinin en güzel örneklerindendir. Bursa ve İznik'teki ilk camilerde
Doğu sanatlarına özgü her türlü abartılı süslemelerden uzak
uyumlu ve sade bir tarz kullanıldı. Osmanlı süsleme sanatının düzenlemedeki güzelliği de giderek yeni ustalarını kazandırdı. Osmanlılar devrinde ilk nakkaş
1423'de Yeşil Cami'nin bütün süslemelerini yaparak Ali İbn İlyas Ali adıyla tanındı.









Muradiye Camii
İkinci Murad'ın 1426-1428 yılları arasında yaptırdığı Muradiye Camisi
ters T planı ve bütün özellikleri ile Bursa mimari üslubunu taşır. 1855 yılında Bursa'ya büyük zarar veren depremde
Muradiye Camisi'nin de kubbeleri ve iki minaresi yıkıldı. 1902 yılında yeniden yapılırken
mihrab ve minberde günün modasına uygun olarak rokoko süslemeler kullanıldı.



Emir Sultan Camii
Emir Sultan Camisi'nin avlu revaklarında görülen ahşap kaş kemerler
Bursa kemerinin en güzel örneklerindendir. İznik ve Bursa'da yapılan dört köşe pencerelerin etrafı çok defa mukarnaslarla işlenerek
üstüne Rumi motiflerle süslü alınlıklar yerleştirildi.


Sivil mimari
Orhan Bey'in Bursa'yı fethinden sonra gelişen mimari tarzıyla yapılan değerli evlerde
süsleme hemen göze çarpardı. Çoğunun şömineleri vardı. Bu evlerin pencereleri yukarıda olup
alçı arasına renkli camlar yerleştirilir ve ahşap bir çerçeve ile çevrilirlerdi. Bursa evlerinin belli başlı süslemesi
duvarlarda
tavanlarda ve dolap kapaklarında bulunurdu. Ondokuz ve yirminci yüzyılın ilk dönemlerinin ürünü sivil mimarlık örnekleri kentin çok zengin bir kültür mirasına sahip olmasını sağladı.
[/align]



[/align]