17
EXE RANK
-k1nq`LioN*
Fexe Kullanıcısı
Puanları
0
Çözümler
0
- Katılım
- 15 Ocak 2010
- Mesajlar
- 17,143
- Tepkime puanı
- 0
- Puanları
- 0
- Yaş
- 32
Beşiktaş, İstanbul da 2-0 yendiği Helsinki'yi dün de kendi ülkesinde farklı mağlup ederek UEFA Avrupa Ligi'nde oynamayı hak etti. Beşiktaş dün hiç zorlanmadan hatta kendini sıkmadan rahat kazandı.
Beşiktaş'ın beğendiğim en iyi yönü; maçı 3-0 yaptıktan sonra bile oyun disiplininden kopmamaları.. Sahada maçın ilk dakikasından son dakikasına kadar oyunun tamamında Beşiktaş hakimiyeti vardı. Beşiktaş kazandı ama mutlak golleri kaçıran rakip oldu. Kartal'ı tebrik edelim kutlayalım ancak hatalarını da söyleyelim;
Rakip takımın üç topu direkten döndü. Dört tane mutlak golü kaleci Cenk önledi. İki pozisyonda da rakibin beceriksizliği vardı. Bunlardan şu sonucu çıkarabilirsiniz;
Beşiktaş'ın eski hastalığı hala devam ediyor... Beşiktaş rakibe inanılmaz gol pozisyonları veriyor. Bu Beşiktaş'ın müzmin hastalığı olmadan teknik direktör Schuster bu kanayan yarayı acilen durdurmalı. Böylesine zayıf bir takıma bu kadar pozisyon veren bir takım ileride daha güçlü takımlar karşısında bir hayli zorlanır..
Doksan dakika boyunca maçın en güzel hareketi Quaresma'nın, Helsinki kalesine gönderdiği füzeydi. Gerçekten dostun düşmanın ayakta alkışlayacağı bir goldü. Quaresma'nın bu golüne ilaveten inanılmaz kurtarışlar yapan kaleci Cenk'e de kocaman alkış..
Hilbert'i üç maçtır canlı izliyorum. Çok fazla artısını görmedim. Onu tanıyanlar biraz sabredin daha hazır değil. Kaldı ki Schuster sabrediyorsa bizim de etmemiz lazım herhalde. Genç Necip ve Fabian Ernst'te vasatın üstünde performans sergileyen oyunculardı. Beşiktaş'ı tekrar kutluyorum. UEFA Avrupa Ligi'nde başarılar dilerken, orasının çok daha zor olduğunu hatırlatalım.
Beşiktaş'ın beğendiğim en iyi yönü; maçı 3-0 yaptıktan sonra bile oyun disiplininden kopmamaları.. Sahada maçın ilk dakikasından son dakikasına kadar oyunun tamamında Beşiktaş hakimiyeti vardı. Beşiktaş kazandı ama mutlak golleri kaçıran rakip oldu. Kartal'ı tebrik edelim kutlayalım ancak hatalarını da söyleyelim;
Rakip takımın üç topu direkten döndü. Dört tane mutlak golü kaleci Cenk önledi. İki pozisyonda da rakibin beceriksizliği vardı. Bunlardan şu sonucu çıkarabilirsiniz;
Beşiktaş'ın eski hastalığı hala devam ediyor... Beşiktaş rakibe inanılmaz gol pozisyonları veriyor. Bu Beşiktaş'ın müzmin hastalığı olmadan teknik direktör Schuster bu kanayan yarayı acilen durdurmalı. Böylesine zayıf bir takıma bu kadar pozisyon veren bir takım ileride daha güçlü takımlar karşısında bir hayli zorlanır..
Doksan dakika boyunca maçın en güzel hareketi Quaresma'nın, Helsinki kalesine gönderdiği füzeydi. Gerçekten dostun düşmanın ayakta alkışlayacağı bir goldü. Quaresma'nın bu golüne ilaveten inanılmaz kurtarışlar yapan kaleci Cenk'e de kocaman alkış..
Hilbert'i üç maçtır canlı izliyorum. Çok fazla artısını görmedim. Onu tanıyanlar biraz sabredin daha hazır değil. Kaldı ki Schuster sabrediyorsa bizim de etmemiz lazım herhalde. Genç Necip ve Fabian Ernst'te vasatın üstünde performans sergileyen oyunculardı. Beşiktaş'ı tekrar kutluyorum. UEFA Avrupa Ligi'nde başarılar dilerken, orasının çok daha zor olduğunu hatırlatalım.