• Cimri Fıkraları

20
EXE RANK

OttoMaNs* ;яeiz

Fexe Kullanıcısı
Puanları 0
Çözümler 0
Katılım
20 Şub 2011
Mesajlar
32,869
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
37
Web sitesi
www.netbilgini.com
OttoMaNs* ;яeiz
Adamin birisi cinayet işlemiş mahkemeye çıkacakmış ve bir avukat tutmuş. Beni kurtar ne istersen veririm demiş ve anlaşmışlar.Av. , hakim ne sorarsa sen RIVRIVRIV diyeceksin demiş ve seni deli sanıp serbest bırakacak. Adam kabul etmiş, mahkemeye çıkmışlar. Hakim sormuş: adın ne? rıvrıvrıv, babanın adı? rıv rıv rıv , sen mi öldürdün? rıv rıv rıv , sen deli misin? rıv rıv rıv diye cevap vermiş. Av., hakim bey bu deli, bilinçsiz olarak işledi demiş. Hakim karar vermiş suçsuz bulmuş.Dışarı çıkmışlar ve avukat parasını istemiş, adam rıv rıv rıv demiş...........
 
İki avcı köye elleri boş dönerlerken biri ağaçtaki kargaya ateş edip vurur ve böbürlenmeye başlar:
“Gördün mü, bıldırcın vurdum.”
Arkadaşı gülerek: “Hiç kapkara bıldırcın olur mu? Bu resmen karga.”
Beriki hazır cevaptır: “Geçen hafta bunun eşini vurmuştum. Mateminden karalara bürünmüştür!”
 
Çok hassas birisini, av sırasında bir kaplan, belinden yakalayarak ağzına aldı ve kaçmaya başladı. Oğlu peşinden koşup tüfeğini ateş etmek amacıyla doğrultunca, kaplanın ağzındaki adam bağırdı:
“Ayaklarına ateş et! Sakın postu zedeleme!”
 
Cimrinin oğlu pratisyen doktor olmak istiyordu.
Babası:
“Aptal, diş doktoru ol daha iyi! Çünkü insanlarda bir kâlp var, fakat otuz iki diş” dedi.
 
Mahkeme salonundan çıkan İrlanda’lı, koridorda bekleyen İrlandalı arkadaşına:
“Tom kaç sene yedi?”
“Ömür boyu hapis.”
“Onu iyi bilirim. Ömründen de çalacaktır.”
 
Cimri, karısına soruyor:
“Odada ısı kaç derecedir?”
“On beş.”
“Dışarıdaki sıcaklık ne kadar?”
“Yirmi derece.”
“Öyleyse pencereyi aç ki dışarıdaki beş derece içeriye girsin.”
 
Bir hayır cemiyeti için verilen bir müsamerede bir takım cici bici eşya satıyorlardı. Bunlara karşılık verilen paralarla yoksullara yardım edilecekti. Cemiyet başkanı olan bayan orada bulunan çok zengin, fakat cimriliği ile tanınmış bir bayana kravat takdim etti:
“Lütfen siz de bunu alınız efendim!”
Hasis, yüzünü ekşiterek reddetti:
“Verecek bir şeyim yok!”
Bayan nezaketle gülümsedi:
“Olsun efendim, alınız! Biz yoksullara yardım ediyoruz.”
 
Cimriye bir gösteri uçuşunda oğluyla birlikte uçması için 1000 dolar önerdiler. Koşul, uçuş sırasında hiç konuşmamalarıydı. Nefes kesen gösterilerden sonra uçak alana inince pilot:
“Sizi kutlarım,” dedi. “uçuş sırasında hiç konuşmadınız. Bu nedenle yarışmayı yani 1000 doları kazandınız.”
Cimri derin bir oh çektikten sonra şöyle konuştu:
“Bir an bizim oğlan düşerken az kaldı bağıracaktım. Kendimi zor tuttum.!”
 
Cimrinin biri bir otele geldi ve sordu:
“Oda ücretleri ne kadar?”
Otelci: “Birinci katta 10, ikinci katta8, üçüncüde 5 ve dördüncüde 4 dolardır.”
Cimri düşündü ve gitmek üzereyken otelci:
“Fiyatlar sizin için çok mu yüksek?”
“Hayır, oteliniz çok alçak.”
 
“Komşum benden on bin lira borç istiyor, vereyim mi?”
“Evet, çünkü sen vermezsen, benden isteyecek.”
 
Hasta olan bir cimri arkadaşı ile doktora gider. Muayeneden sonra arkadaşı sorar:
“Yalnız baş ağrısı çektiğin halde neden kâlp çarpması ve mide ağrısı çektiğini doktora söyledin?”
“Kızım mide ağrısı ve eşim de kâlp çarpması çekiyor. Doktora kızım ve eşim için ayrı ücret vermemek için.”
 
İhtiyar bir cimri ölüm döşeğinde yatmakta ve uzun süre yaşayamayacağını iyi bilmektedir. Oğullarından birini yanına çağırır ve rica eder:
“Mutfaktan çilekli turta kokusu almaktayım. Annen çilekli turtaya bayıldığımı iyi bilir. Son bir kez arzumu yerine getirmekle meşgul. Gidip bana biraz getirir misin?”
Oğlan mutfağa sıvışır ve biraz sonra gülmekten katılarak gelir:
“Annem, turta cenaze töreninden sonra yenilecek dedi.”
 
Cimri, konuk olarak gittiği evde sağında oturan misafire sigara ikram etti.
“Ben sigara içmem.”
Bunun üzerine solunda bulunan misafire sigara ikram etmek istedi. O da:
“Ben sigara içmem.” Dedi. Bu kez karısı:
“Ev sahibine niçin ikramda bulunmuyorsun?” diye sorunca:
“O sigara içtiği için” yanıtını verdi.
 
Semt manavı, cimri müşterisine bir türlü meyve satamıyordu. Adam geliyor, iki limon, bir kaç havuç alıp gidiyordu. Mevsimine göre muz, üzüm, kavun, karpuz, portakal aldığı görülmemişti.
Bir gün manav, sağlığına da düşkün olduğunu bildiği müşterisine bir salkım üzüm göstererek:
“Günde bir kilo yeseniz vücudunuz temizlenir” dedi.
“Teşekkür ederim.” Dedi adam. “ben yıkanarak temizlenirim!..”
 
Sokakta karşılaşan iki cimri arasında:
“Üzgün görünüyorsun, neyin var?”
“Sorma, canım çok sıkılıyor.”
“Neden?”
“Tarağımın bir dişini kırdım da...”
“Aman canım, tarağın bir dişi kırıldı diye insan bu kadar üzülür mü hiç?”
“Evet ama, kırılan tarağın son dişiydi...”
 
Holywood’un ünlü komedyenlerinden Jerry Lewis, cimriliği ve faturalarını geç ödemesiyle tanınmış bir kişidir. Şöyle ki:
Jerry Lewis’e bir gün, terzisinden, altında şöyle bir not bulunan bir fatura gelmişti:
“Bu fatura tam bir yaşındadır.”
Jerry Lewis, faturayı ikinci bir notla geri gönderir:
“Doğum günü kutlu olsun!”
 
Bir tavşan soluk soluğa kaçarken Norveçli bir tavşanla karşılaşır. Norveçli tavşan: “Bu ne hal niçin kaçıyorsun? Der. “Sorma dostum, İsveçte geyik avı başladı”
-“E, sen geyik değilsin ki niye kaçıyorsun?”
-“Evet değilim bunu ben biliyorum ama onlar bilmiyorlar ki.”
 
İskoçyalı bir pastacı iş ve işçi bulma kurumuna başvurup, yeni açtığı dükkanında çalıştırmak üzere, eli işe yatkın ve dürüst bir tezgahtar istediğini söyledi.
Memur; “Peki,” dedikten sonra, “Nasıl olsun istersiniz?” diye sordu.
İskoçyalı düşündü ve iki kelimeyle cevap verdi:
“Göndereceğiniz kadın, şeker hastası olsun yeter...”
 
“Seni yemeğe ben davet ettiğime göre, hesabı benim ödemem gerekir. Hem aramızda sen ben meselesi var mı?”
“Yok, yok ama, ikimizi bir sayıp da, yalnız kendine yemek ısmarlarsın diye korkuyorum...”
 
Av mevsimi sırasında tarlasında traktörüyle dolaşmakta olan köylü, duyduğu bir tüfek sesinin hemen ardından kurşunun traktörünün çamurluğunu parçalamasıyla irkildi. Traktörden aşağı atladığı gibi kaçmaya başlar.
O sırada uzaktan bir ses: “Roger, geyik tamam, sıra yavrusunda.”
 
Geri
Üst