Kiğılı: ''Çözüm TFF'nin yanı başındadır''

17
EXE RANK

-k1nq`LioN*

Fexe Kullanıcısı
Puanları 0
Çözümler 0
Katılım
15 Ocak 2010
Mesajlar
17,143
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
32
-k1nq`LioN*
Kiğılı'nın açıklamalarından Ajansspor.com'un derledikleri şöyle:
"İki noktayı belirtmek isterim. Birincisi geçmişte federasyon başkanlığı yapmış biri olarak bir şeyler paylaşacağım. Bu sıfatımdan kaynaklanan sonuçları ön plana çıkarmaya çalışacağım. Olağanüstü toplantının gündemine sadık kalmak uygun bir tavır olacaktır. Ülkemizde 3 Temmuz 2011 tarihinden bu yana yaşanan ve şike yangını adı verilen olay hepinizin malumudur. Bu nedenle bilinenleri tekrara gerek yok. Bugünkü toplantı, TFF yönetimi ile delegasyonu arasındaki bir bilgilendirme toplantısı olduğu için bu eksende sadık kalarak değerlendirme yapılması gereklidir.

TFF yönetimi bu süreci sağlam ve tutarlı bir biçimde yönetememiştir. Çok zigzaglar yaşanmış ve kamu oyunda soru işaretleri yaratılmıştır. TFF yönetimi bu yangını hangi tarihte söndüreceği ile ilgili bugün de dahil bir fikre sahip değildir. Bugün, iyi hukukçulara sahip yönetimler daha kolay başarıya ulaşmaktadır ve daha az hata yapmaktadırlar. TFF yönetimimin bu konuda eksiklik yaşadığı için kargaşaya neden olduğu kanısındayım.

Bu olayın 3 tane ayağı vardır... İlki ceza davası, 2.'si disiplin soruşturması ve 3.'sü de UEFA. Şike olayında ceza davası bitmeden TFF'nin disiplin soruşturması bitemez. Bu yalın gerçek TFF'yi bağlar. TFF beklemek durumundadır. TFF bugün disiplin soruşturmasını bitirme telaşındadir. Buna gerek yoktur. İyi hukukçular yönetimleri başarıya ***ürürlerden yola çıkarak, çözüm TFF'nin yanı başında bekliyordur. Sayın Hasan Gerçek Tahkim Kurulu başkanıdır. Yönetim ona sorsa, hukuki gerçeği söyleyecektir. Kaleci Recep olayını takip etmişsinizidr. Bir futbolcuya, yargıdaki ceza davası sürerken; TFF çatısı altında verilen cezaya itiraz edilmiştir. Tahkim Kurulu da yargı davası bitmeden karar verilemez deyip durdurma kararı vermiştir.

Konu uluslararası eksende de böyle ele alınmıştır. İngiltere'den bir örnek vermek istiyorum. Doping, şike ve ırkçılık olmak üzere futbolun 3 sorunu vardır. Irkçılık en büyük problem olarak görülmektedir. Chelsea ve İngiltere Milli Takımı'nın Kaptanı John Terry'nin Queens Park Rangers maçında rakip oyuncu Anton Ferdinand'a ırkçılık yaptığı ortaya çıkıyor. Olay basına yansıyor. Savcılık soruşturma başlatıyor ve dava açılıyor. İngiletere Futbol Federasyonu ise Terry hakkındaki sportif cezayı, mahkeme sonucuna bırakıyor.

FIFA ve UEFA şikeden daha çok ırkçılığın sorun olduğunu düşünüyor. İngiltere Futbol Federasyonu, mahkeme sonuçlanmadan ben adım atam diyor. UEFA nasıl oluyor da İngiltere Futbol Federasyonu'na baskı yapmıyor. TFF de en az İngiltere Futbol Federasyonu kadar önemli bir kurum olduğunu ifade edebilmelidir.

Bu telaş niye? Ayrıca 58. maddenin değiştirilmesi yönünde bir karar alınsa, TFF bunu ceza davası bitmeden uygulayabilecek midir? Tabii ki hayır. Türkiye'de bu süreçteki en büyük sorun şu oldu; şike ve teşvik ile ilgili ceza davası ile TFF'nin açtığı disiplin soruşturması çakıştı. Olay sadece Disiplin soruşturması içinde kalsaydı; kısa sürede sonuç alınabilirdi."

 
Geri
Üst