- Katılım
- 5 Ocak 2010
- Mesajlar
- 2,559
- Tepkime puanı
- 1
- Yaş
- 34


Burçlar ilmi veya günümüz diliyle Astroloji
ilk defa ne zaman ve nasıl ortaya çıkmıştır
acaba?
Bildirildiğine göre
İlk Peygamber olan Hz. Adem'den
son Peygamber Hz. Muhammed s.a.v efendimize kadar 124.000 peygamber gelmiştir. Allah
insanlara
doğru yolu göstermeleri; onlara
kendi TEK'liğini bildirmeleri için
gönderdiği peygamberlerinin her birine
değişik konularda çeşitli ilim hazineleri vermiştir. Ve böylece her konunun başlangıcına temel teşkil edecek
rehber olacak bilgi kaynakları meydana gelmiştir.
Çok okuyan
kalemi bulan ve kalemle yazı yazabilen ilk peygamber olan İDRiS Aleyhisselam'a BURÇLAR İLMİ verilmiş
kendisi de bunu genişletmiştir.
Yeri
göğü
buradaki sistemi ve bunu yaratan Mutlak Varlığı
yakîn üzere bilen İdris Peygamber’in
Allah'ın izni ve kudretiyle göğe çıktığı; 4.cü kat sema boyutunun kendisine mekân olduğu
diğer sema katlarında (boyutlarında) da dolaşabildiği
eski dini kaynaklarda belirtilmektedir. .
İdris Peygamber
alm²¦ oldu*u vahye dayalı bir şekilde Burçlar ve yıldızların
gerek insanlar
gerek yeryüzünde mevcut tüm birimler üzerindeki tesir ve önemini anlatmağa çalışmıştır. Yani
vahye dayalı olarak okuduğu sistemi
o devrin idrak ve anlayışına göre anlatmıştır.
Bir başka anlatımla
İdris Peygamber
Allah`ın yaratmış olduğu sistemdeki düzenleme mekanizması olan burçlar ve yıldızlar sistemini açıklamış; bunların
Allah`ın ilim ve kudretiyle alemde ilahi tasarrufun oluşmasına vesile kılındığı sırrına işaret etmiştir!
O devirde yaşamış insanlar
İdris Peygamberin ne anlatmak istediğini hakkıyla çözebildiler mi acaba
.? Kimbilir
!
Kısaca
Yıldız ilmi veya Burçlar ilmi
İdris Peygamber'in mucizesi olup; daha sonra aynı çağda ilk defa Babiller tarafından
mevcut veriler ışığında düzenlenmiş ve genişletilmiştir. Bundan sonra da tüm insanlığa yayılarak
her devirde
bir şekilde insanların ilgisini çeken bir konu olmuştur.
Bu arada zaman içinde edinilen tecrübeler ve yaşanılan olaylar neticesinde
insanlar
burçlardan gelen ışınların etkilerinin
insan kaderi üzerindeki rolünü çok rahat ve açık bir şekilde tesbit etmişlerdir.
Ne var ki bu tesbit onları
bütün oluşların ardında yıldızlar olduğuna göre
o halde yıldızlar "tanrı" dır düşüncesine getirmiştir.
Böylece
başta Güneş olmak üzere
Ay ve çeşitli yıldızlara tapınma devri başlamıştır!.
Oysa
yıldızların yaydıkları bu etkiler Allah takdir ve kudretinin açığa çıkmasından başka bir şey değildir!.
Dolayısıyla esas amaçtan sapılarak
Astroloji ilmi
hak etmediği bir noktaya indirilmiştir.
Daha sonra
Hz. İbrahim Peygamber başta olmak üzere
tüm peygamberler
yıldızların tanrı olmadığını; bütün evreni ve evrende var olan her şeyi yaratanın
Mutlak Varlık olan Allah olduğunu sürekli olarak açıklamışlardır. Dolayısıyla
yıldızları mevcut özellikleriyle yaratan ve onlar üzerinde de
yegane söz sahibi olan
ALLAH’tır; gerçeğini insanlara idrak ettirmeğe çalışmışlardır.
Pek çok İslâm düşünürü de
yıldızlar konusunu inceleyerek
varlığın var oluşunda burçların ve yıldızların rolünü
çeşitli kitaplarında anlatmışlardır.
Ayrıca
bir ilim deryası olan
Kutsal Kitabımız Kur'ân-ı Kerîm’de
yıldızlarla ilgili 60 küsur Âyet ve "El- BURÛÇ" sûresinde anlatılanları bir düşünmek gerekir
.


Bildirildiğine göre








Çok okuyan


Yeri






İdris Peygamber





Bir başka anlatımla




O devirde yaşamış insanlar



Kısaca





Bu arada zaman içinde edinilen tecrübeler ve yaşanılan olaylar neticesinde



Ne var ki bu tesbit onları


Böylece


Oysa

Dolayısıyla esas amaçtan sapılarak


Daha sonra







Pek çok İslâm düşünürü de



Ayrıca




