20
EXE RANK
OttoMaNs* ;яeiz
Fexe Kullanıcısı
Puanları
0
Çözümler
0
- Katılım
- 20 Şub 2011
- Mesajlar
- 32,869
- Tepkime puanı
- 0
- Puanları
- 0
- Yaş
- 36
- Web sitesi
- www.netbilgini.com
Yazar: Sadettin MERDİN
Yayınevi: Timaş Yayınları
BİRİNCİ BÖLÜM:
Antik Felsefeden Modern Fiziğe
Korintoslulara Mektup 8\1: Hepimizin bilgisi olduğunu biliriz. Bilgi kibirlendirir. “Fakat sevgi bina eder.” şeklindeki ifade bilimi küçümsüyordu. Batı da; Abel Rey'in ifadesiyle “Bilim insanların faraziyelerinden dini özelliğin atılmasıyla başlar.” inancı içinde bir din-bilim kavgasıyla yola çıkıyordu.
Kilisenin ilim adamlarıyla yaptığı mücadele putperestlerle yaptığından fazlaydı.
1500'lü yıllarda dünya görüşü organikti. Avrupa'da buna bağlı ve Aristo ile kilise otoritesi hakimdi.
Bu yaklaşım 16. ve 17. yüzyılda değişime uğradı. Bu COPERNİCUS, GALİLEO ve NEWTON'un devrimci başarıları ile oldu. l7.yy bilimi Descartes’in tasarladığı “Doğanın Matematiksel Tasviri ve Analitik Akıl Yürütme” ve BACON'un “yeni araştırma yöntemine dayanıyordu”.
İlk devrim Copernic'in Batlamyus ve Kitab-ı Mukaddesin dünya merkezli evren görüşünü devirmesiyle oldu. Galileo deneyle ilmi gözlemleri matematiksel nicelikler olarak ifade eden ilk kişidir. Bu yüzden Modern Bilimin Babası olarak anılır. Galileo’nun maddesel niceliklere yöneltme stratejisi RUH, BİLİNÇ, AHLAK vb. değerleri ortadan kaldırıyordu.
Descartes, modern felsefenin kurucusu iyi bir matematikçidir. Descartes “Metod Üzerine Konuşma” adlı kitabıyla yeni prensipler getiriyordu.(İndirgemeci yaklaşım, her şeyden şüphe etme kartezyen ayrım gibi..). O, ruh-maddi alem düalizmini getiriyordu. İnsan bilimlerini zihinde, doğa bilimlerini maddede toplayan bu kartezyen ayrım Tanrıyı esas alıyordu fakat bu sonraki yüzyıllarda ters olarak işleyecekti. Descartes'e göre doğa mekanikti.
Newtoncu evren de tam bir mekanik evrendi. Newton aynı zamanda avukat, tarihçi ve kilisede vaizdi. Ona göre, Tanrı başlangıçta maddeyi ve kanunları koymuştu. Böylece evren bir saat gibi çalışmaya başladı ve o gün bugündür devam etmektedir. Daha sonraları PASCAL “İlk anda müdahalesi olan, sonra hiçbir şeye karışmayan Tanrı fikrine çok kızıyordu.
Bu mekanikçi yaklaşım l9.yy da Fransız Laplace tarafından uç noktalara ***ürüldü. O bütün kainatın tek formülle çözülebileceğini, geleceğin böylelikle tahmin edileceğini söyler. Hatta Napolyon “Sinyor Laplace! Büyük kitabınızı evrensel sisteminizi açıklamak için yazdığınızı söylediler ama tek kelime ile dahi Yaratan'dan bahsetmemişsiniz” der. Laplace`in cevabı şu olur “yer vermedim çünkü; böyle bir hipoteze gerek yoktu.”
Yayınevi: Timaş Yayınları
BİRİNCİ BÖLÜM:
Antik Felsefeden Modern Fiziğe
Korintoslulara Mektup 8\1: Hepimizin bilgisi olduğunu biliriz. Bilgi kibirlendirir. “Fakat sevgi bina eder.” şeklindeki ifade bilimi küçümsüyordu. Batı da; Abel Rey'in ifadesiyle “Bilim insanların faraziyelerinden dini özelliğin atılmasıyla başlar.” inancı içinde bir din-bilim kavgasıyla yola çıkıyordu.
Kilisenin ilim adamlarıyla yaptığı mücadele putperestlerle yaptığından fazlaydı.
1500'lü yıllarda dünya görüşü organikti. Avrupa'da buna bağlı ve Aristo ile kilise otoritesi hakimdi.
Bu yaklaşım 16. ve 17. yüzyılda değişime uğradı. Bu COPERNİCUS, GALİLEO ve NEWTON'un devrimci başarıları ile oldu. l7.yy bilimi Descartes’in tasarladığı “Doğanın Matematiksel Tasviri ve Analitik Akıl Yürütme” ve BACON'un “yeni araştırma yöntemine dayanıyordu”.
İlk devrim Copernic'in Batlamyus ve Kitab-ı Mukaddesin dünya merkezli evren görüşünü devirmesiyle oldu. Galileo deneyle ilmi gözlemleri matematiksel nicelikler olarak ifade eden ilk kişidir. Bu yüzden Modern Bilimin Babası olarak anılır. Galileo’nun maddesel niceliklere yöneltme stratejisi RUH, BİLİNÇ, AHLAK vb. değerleri ortadan kaldırıyordu.
Descartes, modern felsefenin kurucusu iyi bir matematikçidir. Descartes “Metod Üzerine Konuşma” adlı kitabıyla yeni prensipler getiriyordu.(İndirgemeci yaklaşım, her şeyden şüphe etme kartezyen ayrım gibi..). O, ruh-maddi alem düalizmini getiriyordu. İnsan bilimlerini zihinde, doğa bilimlerini maddede toplayan bu kartezyen ayrım Tanrıyı esas alıyordu fakat bu sonraki yüzyıllarda ters olarak işleyecekti. Descartes'e göre doğa mekanikti.
Newtoncu evren de tam bir mekanik evrendi. Newton aynı zamanda avukat, tarihçi ve kilisede vaizdi. Ona göre, Tanrı başlangıçta maddeyi ve kanunları koymuştu. Böylece evren bir saat gibi çalışmaya başladı ve o gün bugündür devam etmektedir. Daha sonraları PASCAL “İlk anda müdahalesi olan, sonra hiçbir şeye karışmayan Tanrı fikrine çok kızıyordu.
Bu mekanikçi yaklaşım l9.yy da Fransız Laplace tarafından uç noktalara ***ürüldü. O bütün kainatın tek formülle çözülebileceğini, geleceğin böylelikle tahmin edileceğini söyler. Hatta Napolyon “Sinyor Laplace! Büyük kitabınızı evrensel sisteminizi açıklamak için yazdığınızı söylediler ama tek kelime ile dahi Yaratan'dan bahsetmemişsiniz” der. Laplace`in cevabı şu olur “yer vermedim çünkü; böyle bir hipoteze gerek yoktu.”